Uluorta
“Yaralı serçe, benim için dua et:”
Gürültüde duyulmaz Tanrı'nın sesi. Çünkü O alçak sesle konuşur. Sadece hassas olanlar, dua edenler; kulaklarını, gözlerini, beyinlerini, kalplerini, ellerini ve ayaklarını açanlar duyabilir onu. Bazen bir bebeğin uykuda gülmesi, bazen bir çocuğun sürekli yinleyerek insanı bıktıran "Bu ne?" soruları, bazen bir sevgilinin elleri, bazen bir kadının şehvetli dudakları, bazen sabaha kadar uyutmayan bir acı, bazen sarılmanın dinginliği, bazen bir sabah güneşi, bazen de bir Kur'ân ayeti olarak konuşur. Sesini hiç yükseltmez genelde. Susmaz da.
Sayfa 147Kitabı okudu
Reklam
Yürümek istemediğiniz yerler vardı;pencere ya da kapı kilitleriyle ilgili ,perdeleri çekmek ve ışıkları açık bırakmak gibi önlemler vardı aldığınız. Yaptığınız bu şeyler dua gibiydi; onları yapar ve sizi koruyacağını umut ederdiniz.
FIRAT: IRMAĞIN YENİ ÖYKÜSÜ Fırat asırlardır insanlığın karşısına meydan okunacak bir nehir olarak dikiliyor. “Fırat’ı benden önce geçen olmamıştı. Onu ben, Büyük Kral, yaya geçtim” diyor Hitit kralı I. Hattuşili. Urartu kralı III. Sarduri ise bundan 2 bin 800 yıl önce, İzollu yakınlarında olduğu düşünülen bir yerden Fırat’ı geçme zaferini bir yazıtla taçlandırıyor. Şu anda baraj suları altında kalan İzollu yazıtında şöyle diyor: Fırat durgundu. Oradan karşıya geçen hiçbir kral yoktu. Ben Tanrı Haldi’ye dua ettim. Urartu Tanrıları Teişeba’ya, Şivini’ye dua ettim. İstekte bulundum. Tanrılar beni dinlediler, bana yol açtılar. Tumeiski önünde askerimin arasında karşıya geçtim.”
“Bu kız için dua edemem,” dedi. “Ve şunu... Ne ad vereceğimi bilmiyorum, vaftiz edemem.” “Niçin?” “Bunu siz de görüyorsunuz. Tanrımız böyle bir yaratık için utanç mı duysun?”
Sabah Namazımız, Allah'ın Himayesi Kaçmasın Diye... 1- Bu namazı emredenin Allah olduğunu, bedelinin cennet veya cehennem olduğunu bilelim. Sabah ezanını vakti hatırlatma olarak değil davet olarak anlayalım. Namazı önemli bir iş olarak değil en önemli görevimiz olarak görelim. Namazın hakkını verebilmek için Allah'a çokça dua edelim. 2- Gündüzleri ve akşamları, günah bataklığı olmaktan çıkaralım ki sabaha uyanacak kalbimiz olsun. 3- Gündüzü gündüz, geceyi de gece olarak değerlendirmeye alışalım. Erken yatıp erken kalkmadıkça akışın tersine yürümek zorunda kalmaya devam ederiz. Yatsıdan önce az da olsa uyumayalım ki gece uykusu bölünmesin. Akşam yemeğini uykuyu etkileyecek şekilde yemeyelim. 4- Namaz derdi olmayan bir çevreden, ezan duyulmayanbir semtten uzak duralım. Güne namazla başlayanlarla beraber olmaya gayret edelim. 5-Abdestli ve zikirli bir uyku uyuyalım. Sabah namazına kalkmaya kesin bir karar vererek uyuyalım. Saatlerimizi kuralim. Birbirimizi uyaralım. Eşler birbirine yardımcı olsun. Tek başına uyumamaya gayret edelim. 6- Gevşek uyanmayalım. Uyanır uyanmaz yatağı terk edelim. Abdest alalım. Hemen camiye koşalım.
Reklam
364 öğeden 191 ile 200 arasındakiler gösteriliyor.