Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Vay Anasını.....
Sultan 1.İbrahim Henüz iki buçuk yaşında olan kızı Fatma Sultanı bir vezirle evlendirerek şatafatlı bir düğün yapacaktı. 1645'te, elli yaşında olan Yusuf Paşa ile evlenmesi uygun görüldü.
"Bir kocadan nefret etmek da onu sevmek de zaman alırdı. Zeba bunu diğer kadınlarla yaptığı sohbetlerden biliyordu. Duygu dediğimiz olay ne düğün gecesinde ne de sonraki gecelerde kendini gösterirdi. Adını ister nefret ister saygıyla anlasın, bir kadının kocasına olan hisleri birlikte geçirdikleri yıllara göre şekillenirdi. Hazırlanan binlerce yemekten, dünyaya getirilen birkaç çocuktan, sevilen birini kaybetmekten, ayrı geçen birkaç geceden ve mevsimler gibi bir sıcak bir soğuk olan ruh hallerinden sonra ilişkinin rengi belli oluyor. Evlilik âdeta bir spordu, hem aşk hem de nefret açısından. Kalp ise skoru tutardı. Ay ışığında omuzları saran kocasının kolları...Kızlarının başından öpmesi...Zorlu bir günün ardından çamaşırlarına sinen ter ve demir kokusu...Tatillerde annesinin elinin öpme şekli...Bunlar sevgi göstergesiydi."
Reklam
Fakat birinin yüreğinden kopan çığlık diğerinde karşılık buluyordu, çünkü onların acıları akrabaydı.
Yani evliliklerin temeli çarşı pazar yüzünden, daha en baştan sağlam atılamıyor. Evin içi döşenirken, gençlerin gönlü boşalıyor. Maddiyata karşı muhabbet feda ediliyor. Düğün alışverişleri kız ve erkek aileleri tarafından ego savaşlarına dönüşüyor. Buna gençlerin kendi istekleri de eklenince çok fazla tatsızlık yaşanıyor. Bu yüzden, evlenecek olanların uyanık olması gerekiyor.
Sayfa 39
"Bir şey unutmuşum gibi geliyor." Gidenlere hep öyle gelir, bir şey unutmuşlar gibi. Oysa zaten bir şey unutmak için gider insan. Giderken bir şey unutmak sorun değil, insan çok daha büyük bir şeyi unutmak için gider. Geride kalanların ne anlamı olabilir ki?
Sayfa 187Kitabı okudu
“Kanaatimce birçoğu düğün hazırlıklarını hoş bir oyalanma olarak görüyor.” “Neden kaçmak için bir oyalanma?” “Hayatlarımızdan,” dedi kuru kuru. Sonra omuz silkti. “Ya da olmamasından.”
Sayfa 12 - serilda ve manfredKitabı okuyacak
Reklam
"Bu çocuklar bizim aynamız Kenan. Onlara bakarsan kendini görürsün; o yüzden şımarıklık yapan çocuk suçlu değildir. Suçlu sensindir. Önce kendine bak. Bak bi yerlerde bir hata yaptığını görürsün mutlaka."
Pakistan
Pakistan'la olan dostluğumuz sınanmış, test edilmiş bir dostluktur. Kurtuluş Savaşı esnasında bize en çok yardım eden halklardan biri de Pakistanlılar olmuş; yeni gelinler Anadolu'ya düğün bileziklerini göndermişlerdir. Hatta Kurtuluş Savaşı esnasında Muhammed İkbal Lahor'daki Minare-i Pakistan Meydanı'nda Pakistanlıları toplayıp onlardan büyük bir seferberlik başlatmalarını, ellerindeki tümimkânlarla Anadolu'daki Müslümanlara yardım etmelerini istemiştir. Bizim halkımız da Pakistanlıların zor günlerimizdeki yardımlarını unutmamış, Keşmir depremi esnasında destansı bir dayanışma örneği göstermiştir.
Sizin gözyaşlarınız, gözden gelen yaş sadece; benim gözyaşlarımsa, yalnız kaldığım­ da akacak, tabanlarımdan, köklerimden fışkıracak ve kandan daha kızıl olacak...
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.