Hayatın bir parçasıydı dokunmadan sevmek. Yaklaşmadan. Aşk bugün var yarın kaçtı kaçacak bir ada tavşanıydı sanki. Öylesine ürkek. Kimse yüzde yüz emin olamazdı aşka "sahip" olduğundan. Mülkü yok, tapusu yoktu. Daha mı anarşistti eskiden aşklar? Sahi "yarim" ne güzel kelimeydi. Ağızda akide şekeri. "Yarim" der, sonra
Dış görünüşleriyle ne yapıyor görünürlerse görünsünler, içlerinin derin özlemi ve meşguliyeti sebebiyle daima dalgın ve düşünceliler.
(Afgan Göçmenler Üzerine)
Emevîler döneminin önemli âlimi Zührî'nin kitaplara olan düşkünlüğü
Zührî evinde kitaplarıyla meşguliyeti esnasında bütün dünya meşgalesini terkederdi. Hatta bir gün hanımının ona "Allah'a yemin olsun ki bu kitaplar bana üç kumadan daha ağır geliyor" demek mecburiyetinde kaldığı söylenir.
Hayat teselli olmaktır . Kişi teselli bulduğu şeyle yaşar , onunla hayattadır .... Dünyanın oyuncaklarıyla teselli olan kişi 'DÜNYA İLE YAŞAYAN ' ; Rabbinin zikri ile meşguliyeti ile teselli olan kişi ise 'MEVLA İLE YAŞAYAN ' insandır..
.
.
.
Hâce Yusuf Hemedâni