Göz kapaklarım, kurşun ağırlığında, kapanmak için sabırsızlanıyor. Albayım, ruhum yorgun, bedenim bitkin. Bir uykuya dalmak istiyorum, belki yüzyıllar sürecek bir uykuya... Uykunun kollarında, belki unuturum bu anlamsız varoluşu. Belki kaybolurum sisli bir rüyada, belki de hiç uyanmam. Uyku, bir sığınak gibi, karanlık ve sessiz bir sığınak. Düşüncelerden, kederden, pişmanlıklardan uzak bir sığınak. Uyku, bir nehir gibi, beni bilinmeyene taşıyacak bir nehir. Belki de o bilinmeyen de aradığım huzuru bulacağım. Uyku, bir ölüm gibi, soğuk ve karanlık bir ölüm. Belki de o ölümde, sonsuza dek dinlenebileceğim. Albayım, uyumak istiyorum, bir yüzyıl belki de daha fazla. Belki de uyandığımda, dünya bambaşka bir yer olacak. Belki de ben bambaşka bir insan olacağım. Canım uyumak istiyor albayım. Bi uyusam... Yüzyıllar sürse... Kalktığımda huzur bulsam...
Köprüden Önce On Çıkış!
Rızık iki çeşittir: İsteyen ve istenen. Kim dünyayı isterse, ölüm onu dünyadan çıkarıncaya kadar ister. Kim ahireti isterse, dünya onun rızkının tümünü dünyadan alıncaya kadar ister. (İmam Ali (r.a.)
Reklam
Ölüm haktır. Evet şu hayat ve bu beden, elbette şu koca dünya, üstlerinde bina edilmesi için direkler olmaya kabiliyetleri yoktur. Çünkü bunlar, ebedî olmadıkları gibi, taştan ve demirden de değillerdir. Belki et, kemik ve kandan ibaret şeyler olup, bedende birbirine mütehalif halde bulunur iken, her an birbirlerinden ayrılmak üzere birkaç günlüğüne muvakkaten toplanmışlar. Binaenaleyh, dünyayı içine alan o emeller sarayı olan hayat, nasıl olur da şu boş ve bozuk esas, kurtlu ve çürük direk üstüne bina edilsin. Mesnevî-i Nurîye(Bd.)
Yaşlan ilerledikçe insanlan dine yönelten şeyin ölüm ve ölümden sonraki şey­lerin korkusu olduğunu söylerler.
Ölüm gerçeği herkes tarafından bilinse de, bunu daha çok dinler, dini bilgiler vurgulamaktadır. Bu dünyadaki ömrümüzün sınırlı olduğu, vaktimizi en iyi şekilde değerlendirmemiz gerektiği ve hatta nasıl bir dünya hayatı sürmemiz gerektiği dinimizde hep tavsiye edilmektedir, hatta bazı ayetlerde doğrudan emredilmektedir. Tabi inanıp inanmamak, bu tavsiyelere uyup uymamak herkesin kendine kalmış bir tutum ve inisiyatiftir. Din, özellikle mensubu olduğumuz son din, en başta okumayı emreder. Sevginin önemini ön plana çıkarır. Dürüst ve doğru olmayı, temiz olmayı öğütler. Dünya hayatının geçici ve bir imtihan olduğunu vurgular. Elbette bir ömür yolunda dünyevi mücadelenin içinde yuvarlanıp gitmek de var. ''Her şey olacağına varır'' düşüncesiyle bir boş vermişliğe düşmek de var. Ama imtihanların, diğer tanımıyla sınavların ne anlama geldiğini okuduğumuz okullardan biliyoruz. Sınavlardan alınan notlara göre sınıflar geçildiğini biliyoruz. Çalışan, öğrenen, bilen sınavlarda zorluk çekmeden geçer. Türk Dil Kurumu sözlüğünde sınavın, yani imtihanın ''sonucunda deneyim kazandıran zor bir durum'' olarak açıklandığı gibi, bu dünyada bunun için ne yaptığımız, zamanımızı nasıl kullandığımız, yani sınava nasıl hazırlandığımız çok önemli. Hele tüm bunların sonucu olarak, sınavdan nasıl geçeceğimizi ve ahiret hayatında bunların değerlendirileceğini bilmek, düşünmek de çok önemli.
Sayfa 41 - Az KitapKitabı okudu
Ölüm, en güçlü insanın da, en ünlü insanın da, en yakışıklı insanın da, en servetinin çokluğunun hesabını kendisi bile bilmeyen insanın da, en zeka seviyesi yüksek insanın da, ister dinli ister dinsiz olsun hiç kimsenin kaçıp kurtulamayacağı, hayatın en kati, en kesin gerçeğidir. Yani istisnasız hiç kimsenin kendini yüksek göremeyeceği, hiç bir şeye güvenemeyeceği kadar bir acizlik içinde olacağı en katıksız gerçektir. Bu gerçeği, hangi dine mensup olursa olsun, bir dine inansın ya da inanmasın herksin bizzat bildiği çok nettir. Kuranı Kerimde Al İmran süresinin 185. ayetinde ''Her can ölümü tadacaktır. Kıyamet günü mükâfatlarınız tastamam verilecektir. Kim cehennemden uzaklaştırılıp cennete gönderilirse, o gerçekten kurtuluşa ermiştir. Bu dünya hayatı aldatıcı bir metadır'' ifadesi, özellikle ölümle burun buruna geldikten sonra kendisine ikinci bir hayat bağışlandığını düşünen insanlar için daha bir anlamlıdır. Kendim için de anlamsızlığını anladığım şeyleri bu noktada daha çok idrak edebiliyorum.
Sayfa 37 - Az KitapKitabı okudu
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.