''Bir varmış, bir yokmuş...'' Bu paradoksal cümle, öykünün, hiçbir şeyin ilk göründüğü gibi olmadığı dünyalar-arasındaki-dünyada geçtiği konusunda, dinleyicinin ruhunu uyarmayı amaçlar. Öyleyse başlayalım.
Sivrisinek nedir? İnsana sinekleri sevdiren böcek.
Sayfa 246Kitabı okudu
Reklam
"Gün olur, alır başımı giderim, Denizden yeni çıkmış ağların kokusunda. Şu ada senin, bu ada benim, Yelkovan kuşlarının peşi sıra. Dünyalar vardır, düşünemezsiniz; Çiçekler gürültüyle açar; Gürültüyle çıkar duman topraktan. Hele martılar, hele martılar, Her bir tüylerinde ayrı telaş! Gün olur, başıma kadar mavi; Gün olur başıma kadar güneş; Gün olur, deli gibi... "
Çünkü tahayyül edilemezleri vardı aşkın, telaffuz edilemeyenleri, dünyalar bir araya gelse akıldan,hayalden, fikirden geçirilemeyenleri. Olmazları. Hesaba katılmayanları. Bizatihi aşkın varlık nedeniydi bu imkansızlık. Ama olmaz zannedilenlerden biri olduğu zaman, tahayyülün sınrları kırılyordu. O zaman aşkın olmazları olura doğru genişliyordu. Olumsuzluğa doğru yürüyen bir ihtilaldi bu. Kalbin, yürünmez zannedilen yolları yürüdüğünü fark etmekle başlıyordu tahayyülün sınırlarının yıkılması. Açılmaz sanılan kapı bir kez açılınca bir kez daha, sonra bir kez daha açılması artık işten bile olmuyordu.
Sayfa 185Kitabı okudu
İnsanoğlu ne boşu boşuna yaşar ne de boşu boşuna ölür.
Sayfa 214
Kendini dünyalar değerli sananlara kısa bir not; 'Dünya beş para etmiyor.'
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.