Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Dünyada ne yapıyorsan bil ki; ya Allah içindir ya nefsin için. Hep düşün bunu. Yaptığım kimin için diye. Allah için yapmak letafet ama nefs için yapmak felakettir.
Eğer bu adam derse ki: “Ben falcılık yoluyla olsun, tıp açısından olsun, bazı şeyleri inceledim. Denemelerim sonucu, bunların kimisinin doğru olduğunu gördüm ve içimden de bunun doğru olabileceği kanaatine vardım. Böylece bunların kabul edilemez olmadığını, kaçınılması ve uzak durulması gereken şeyler olmadığını gördüm. Oysa Nübüvvet yoluyla
Reklam
Hani anlatılmaz duygular vardır Hani şarkılar vardır Sevip söyleyemediğimiz Şiirler vardır unuttuğumuz Aşina çehreler vardır hani Zaman zaman hatırlayamadığımız İşte sen o kadar güzelsin Ve ben o kadar karanlıklar içindeyim ki Şunlar ellerindir diyorum, tutamıyorum Şunlar gözlerindir diyorum, bakamıyorum Düşün, kahrımdan ölmeliyim artık Ölemiyorum.
… Düşün ki şu anda çehresini hatırlayamıyorum bile, fakat hafızamdan daha derin bir yerde onun bir taşa hakkedilmiş kadar keskin bir tasvirinin, akılların almayacağı kadar eski zamanlardan beri mevcut olduğuna eminim. Şu kalabalığın içine gözlerim kapalı olarak karışsam bir kuvvet beni muhakkak hiç şaşırtmadan doğru ona götürecektir."…
Sayfa 18 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyacak
Dinle Franko, bu sana son ikazım! Görüyorum da tüm nefretin, tüm inançsızlık savaşın, bizleri harap etmek, bizleri yıldırmak için; adamlarıma uyguladığın yıldırma politikan artık çökmez üzere. Onlara, yalnızca kendinde olduğunu zannettiğin silahlar gösteriyor, öldürmekle tehdit ediyorsun, yapma! Bizler, bu zindanın içerisinde hapsolmuş zavallılarız. Ama unutma ki, en büyük zavallı da bu zindan içerisinde, benim. Bu sana bir tehdit olarak sunulmasın; ben bir yetimim, ne ailem var ne de beni sahiplenecek herhangi bir kimse. Dışarıda karanlıklarda volta atan serserilerden tek farkım, eyleme geçmiş olmamda yatar. Öldüğümde benim için kimse üzülmeyecek, kimse benim ne kadar iyi bir adam olduğumu konuşmayacak; bunların hiçbiri beni tedirgin etmiyor. Ufalanan kırağı gibi, parçalanıp gidiyorum zamanla. Bakışlarını kaçırma Franko, sen de biliyorsun ki birçok kez intihara yeltendim. Oturduğun sandalyede kaç kişinin öldüğünü sana gardiyanlar anlatmış olmalı. Her şeyin varlığının nedenini düşün, adamlarımı bir kez daha tehdit etme, bunu yapma Franko. İnsan olmanın değerini, anlamını biliyorum; bana kasvetli, tehditkâr günlerime dönme fırsatı sunma!
İnsanların sürekli yaslanacağı bir duvar olmaya ne kadar dayanabilirsin ki?
Reklam
Fark ettim ki kendimi kandırmaya tahammüllüm yok.
Beni Güzel Hatırla “Orhan Veli Kanık”
Beni güzel hatırla Bunlar son satırlar Farzet ki bir rüyaydım esip geçtim hayatından Yada bir yağmr sel oldum sokağında Sonra toprak çekti suyu kaybolup gittim Beklide bir rüyaydım Senin için.. Uyandın ve ben bittim Beni güzel hatırla Çünkü sevdim seni ben her şeyini Sana sırdaş oldum dost oldum koynumda ağladın Yüzüne vurmadım hiçbir
Düşünməyi bacarmayanlar elə bilirlər ki, düşünürlər və odur ki, doğrudan da, düşünə bilən adamların müqəddəratını həll edirlər.
"Düşün oğlum Hikmet. Düşün ki bunlar başına gelmesin ha-ha. İyi şeyleri düşünmekten kaçın sadece. Onlar başına gelsin."
Sayfa 395 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Bir kere düşün... Vatan ki, herkesin hakkını, hayatını muhafaza ederken, onun muhafazası gerekince vatanın evlatlarını sınır boyuna kırbaçla sürüyorlar. Vatan ki, herkesin gerçek annesi iken birçok adam sağlığında sutünden, hastalığında ilacından geçinmeye çalışıyor; vatan ki, her karış toprağı ecdadımızdan birinin kanıyla yoğrulmuşken, kimse üzerine iki damla gözyaşı dökmek istemiyor!.. Vatan ki, kırk milyon can besliyor; hala uğrunda isteyerek can verecek kırk kişiye sahip olmamış!.. Vatan ki, bir zaman kılıcının gölgesinde birkaç devlet yaşarken, şimdi birkaç devletin yardımıyla kendini koruyabiliyor. Vatan ki, hâlâ erkeklerimiz manasını bilmiyor, kadınlarımız adını duymamış, işte kibir say, gurur say, delilik say, her ne sayarsan say; ben o vatanı sana bana muhtaç göruyorum."
'Sen ben' gördüğün herşey ! O'ndan bi yansıma bu gölge'ler alemine ! Canlı cansız herseyin Öz'ünde o var ! O'ndan bi parça taşıyorsun içinde Hani neydi ? *Siz benim parçalarımsınız elbet bana tekrar döneceksiniz!
‘Senin haline ben bu cüzi irademle merhamet ediyorsam, düşün ki ‘O’ külli iradesiyle nasıl merhamet duyuyordur, ya da duyacaktır…’
Genel olarak biliniyor ki, Allah, Peygamberini bir gece Mescid-i Harâm’dan Mescidi Aksâ’ya götürmüş, oradan da göklere yükseltip Sidretü’l-Müntehâ’ya ulaştırmış ve ona çok büyük ayetlerini göstermiştir. Hz. Peygamber miraçta Allah’ın melekûtunu (hü­kümranlığını, gaybî alemlerini) görmüş ve böylece hem dünya hem de âhiret gerçeğine vâkıf olmuştur. Miraçta Rabbine, iki yay miktarı hatta daha az olacak kadar yaklaşmıştır. Bütün bu sırlara vâkıf olmuş biri­nin sahip olduğu ilmi bir düşün ve sonra da yaptığı şu duaya bir bak: “Rabbim, ilmimi artır!” (Tâhâ: 114). Al­lah, hepimize kendisini bilmeyi, hidayet nuruyla nimetlenmeyi ve kendisine boyun eğip itaat etmeyi nasip etsin! Hepimizi keremi, cömertliği ve nimeti ile sevdiği kullarının arasına katsın! Şüphesiz O, böyle kullarının dostudur...
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.