Eğitim.
Eğitimin amacı sadece sizi belli sı­navlara hazırlayıp hayatınızın geri kalanım -memur, avukat, ev hanımı ya da çocuk yetiştirme makinesi olmak gibi- yapmayı istemediğiniz bir şeyi yaparak geçirmeye zorlamak ol­mamalıdır. Sizi korkusuzca özgür düşünmeye sevk edecek, kavramanıza, sorgulamanıza, araştırmanıza yardım edecek bir eğitim almakta ısrarcı olmalı, öğretmenlerinizden bunu talep etmelisiniz. Aksi halde hayatınız boşa gider, değil mi? "Eğitimli" oldunuz, mastır veya doktora sınavlarını geçtiniz, sırf para kazanmak zorunda olduğunuz için hoşlanmadığınız bir işe girdiniz; evlendiniz, çocuk yaptınız ve hayatınızın ge­ri kalanını bu şekilde geçireceksiniz. Sefil, mutsuz, huysuz olacaksınız; daha fazla bebek, daha fazla açlık, daha fazla se­falet dışında sizi geleceğe bağlayan bir şey olmayacak. Eğiti­min amacının bu olduğunu söyleyebilir misiniz? Hiç kuşku­suz eğitim size çok ince düşünme konusunda yardım etmeli­dir. Ancak bu sayede hayatınızın geri kalan bölümünde, sap­lanıp kalacağınız sefil bir şeyi değil de sevdiğiniz şeyi yapa­bilirsiniz..
Epub
"Düşünmek lanetli bir eylemdir, suçtur, daha doğrusu Lider'e ihanettir. Sessiz ve sakin ortam, insanı düşünmeye sevk ettiğinden, kitleleri ikide bir bu gürültülü yürüyüşlere çekmek, insanların beyinlerini yıkamak ve onları düşünme suçunu işlemekten korumak için gereklidir."
Sayfa 19
Reklam
Ölerek, beni sevenleri hayal kırıklığına düşürmek istemiyorum. İsteyerek ölmek bir hayli bencilcedir ve bazı dostlarım beni adeta büyüleyerek kendimden başkalarını da düşünmeye sevk ediyorlar.
İnsanlarımızı önce düşünmeye, doğru düşünmeye sevk etmek lazım. Konuştukları dili düşünsünler, kullandıkları kelimeleri düşünsünler ve her şeyden önce de bir bilimsel araştırma yaparken ne yaptıklarını, ne yapmak istediklerini, nereye varmak istediklerini düşünsünler..
Sayfa 176 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Yaratılış
Kur'an, yaratılış olgusunun ayrıntılarını vermekten ziyade inananları, yaratılışın amacı ve gayesi hakkında düşünmeye sevk etmektedir. Nitekim Kur'an, "Yeryüzünde dolaşın da Allah başlangıçta nasıl yaratmış bir bakın." ikazıyla insanın, sahip olduğu akıl ve duyu gibi melekelerle, buna dair bir fikir edinebileceğini ima etmektedir. Buna göre kainattaki her şey, yaratılanların çoğuna üstün kılınan insan için yaratılmıştır.
Gnostisizmde de insan yüce Tanrı'dan uzaklaşma neticesi olan düşüş ile kötülük dünyasında günah ve ölüme tutsak olmuş bir mahkumdur; düşüşün sarhoşluğunu üzerinde taşımaktadır. Ancak kurtuluş için insanın uyandırılması, kendisinin ve çevresinin gerçek mahiyetini düşünmeye, kavramaya sevk edilmesi gereklidir.
Reklam
"Freud basit bir süreci tanımlıyor: Açsınız, leziz bir yemek fantazisi kuruyorsunuz, bu fantazi sizi doyurmuyor, beslenmenize ya da doymanıza yol açmıyor ve tahayyül ettiğininz bu yemeği gerçek dünyada nasıl bulabileceğinizi düşünmeye başlıyorsunuz. Burada sürecin başında halüsinasyonlar yani fantaziler vardır ve sonunda da arzuladığınız yemeği gerçek dünyada elde etmeye çalışırsınız. Bu yemek en iyi ihtimalle esas istediğinize yaklaşmaktan öteye geçemez, ama gerçekten yiyebileceğiniz bir şey olma avantajını taşır. Kritik nokta beklenen tatminin gerçekleşmemesi, hayal edilenen gelmemesidir; arzu eden bireyi gerçekliğe sevk eden şey hayal kırıklığıdır. Hüsran karşısında bireyin müracaat ettiği ilk yol, fantazi vasıtasıyla mükemmel ve hüsran yaratmayan bir figür oluşturarak kendini tatmin etmektir. Bu başarısızlığa uğrayınca geriye sadece gerçekliğe dönmek kalır. Önceden arzulanan tatminin başarısızlıkla sonuçlanması daha gerçekçi bir tatmin olasılığına yol açar. Fantazi yoluyla tatmin işe yaramayınca birey "dış dünyadaki gerçek durumlara dair bir tasarım oluşturmaya karar verip onları fiilen değiştirmeye çalışma yoluna gider," der Freud."
Sayfa 27 - Metis YayınlarıKitabı yarım bıraktı
sorular, sorular
Ama bugün ayni zamanda bir lütuf, çünkü insanlığımızın değerli bir dalıyla gerçekleştirdiğimiz hiç beklenmedik buluşmayı pekiştiriyor. Bu erkek ve kız kardeşlerimizi yitirmiştik ve aslında kendimizi de yitirmiştik. Bu gün bizi yeniden düşünmeye ve kim olursak olalım hepimizi kendimize su temel soruları yöneltmeye sevk etmelidir. Biz kimiz? Nereye gidiyoruz? Ne olmak istiyoruz? Nasıl bir dünya inşa etmek istiyoruz? Ve bunu hangi değerlere dayanarak yapacağız? Kendimize bu tarz sorular yöneltmemiz pek alışıldık bir durum değil. Olağan koşullarda gündelik kaygılar veya benim gibi sorumlu mevkilerdekiler için, devlet işlerinin gündelik idaresi bütün vaktimizi işgal ediyor Ama beklenmedik kardeşlerimizle bu buluşma hepimiz için rotamızı gözden geçirmek, yoldan nerede saptığımızı anlamak ve dümeni yeniden doğru yöne kırmak için bir fırsat oluşturmalıdır."
Sayfa 207Kitabı okudu
*Kur'an-ı Kerim'i yüksek sesle okumak, okuyanın kalbini diri tutar. Onu okuduğu âyetler üzerinde düşünmeye ve onlara kulak vermeye sevk eder. Uykusunu giderir ve daha canlı olmasını sağlar. Kur'ân-ı Kerîm'i yüksek sesle okumak başkalarının da uykusunu ve dalgınlığını giderir, onları da canlandırır.*
1,000 öğeden 751 ile 760 arasındakiler gösteriliyor.