Yalnızca neşeli anıların kaldığını düşünsene, dedi. Belki o zaman, hüzün denen şeyin ne olduğunu hiç bilmeyecektim.
Sayfa 29Kitabı okudu
Yakamoz&Papatya-2
Papatya: Beni affedebilecek misin, Yakamoz?
Yakamoz: Niçin öyle dedin, Papatya? Sen affedilecek ne yapmış olabilirsin ki?
Papatya: Sana çok acılar çektirdim, sevdiğimden ötürü.
Yakamoz: Ah, Papatya, ah! İyi yürekli meleğim, ben seni çektiğim acılarda buldum.
Papatya: Nasıl yani?
Yakamoz: Düşünsene, sevdiğim hiç özlemeseydim, seni yazar mıydım şiir? Düşer miydi göz yaşlarım fotoğraflarının üstüne birer birer? Yanar mıydı yüreğim güzel gözlerini düşleyince? Dualarımın baş tacı olur muydun mesela? Hiç çekmeseydim acı, gelir miydin rüyalarıma? Önce kendimi sonra seni bulabilir miydim? Duyduğum her şarkıda...
Yakamoz: Ağlıyor musun, Papatya?
Papatya: Gözüm doldu, Yakamoz. Sen de iyi bilirsin, aşıkların tebessümüdür gözyaşları. Onlar asıl susunca ağlar...
Özgür Vural
Yakamoz& Papatya [1-8] hepsini okumak isteyenlere...
Aşk lafını ağzına almazdı Yakamoz. Nerede aşık görse garipser, aşk acısı gördü mü dayanamaz, gülerdi. Çok ketumdu, kimseye hiçbir şey söylemezdi. Bir kadının onu seveceğine inanmazdı, gerçek aşkın onu bulacağına ihtimal bile vermezdi. Sonra bir gün onu gördü, onu Papatyasını bakmaya kıyamadığı o narin çiçeğini hayatında hiç böyle hissetmemişti.
ne ağlaması ya
Sana tek bir şey soracağım dedi bartu “kozanın söylediğini tekrar soracağım eğer ben olmasaydım lalin sevgisine karşılık verirmiydin “ “bartu dedim sert bir sesle ne saçmalıyorsun “” ikimizin de bunu duymaya ihtiyacı var bence helin seni rahatsız etmiyormu aralarında ki bağ düşünsene sürekli tercih ettiği lal oluyor sürekli ama sarılmak istiyorsun sarılmıyor gidiyor lal e sarılıyor ölüyorsun endişeden gidip lalin elini tutuyor her şeyde ona koşuyorsun o gidip ona koşuyor ve diyorlar ki hak etmiyorsun onu
Sayfa 119 - bartu sarca / helin sarcaKitabı okudu
"Senin beni kısıtladığını düşünsene!"
"Sevdiklerimizi olmasını istediğimiz gibi görmeye zorlamamalıyız. Aksine, onları olduğu gibi sevmek daha sağlıklı."
"Yani, sen hiç mi beni kıskanmadın?"
"Her insan sevdiğini kıskanır. Erkek ya da kadın fark etmez. Parfümünün kokusunu, saçının güzelliğini, enerjisini, gülüşünü... Ama bunu belli etmek, ondan değişmesini talep etmek doğru değildir."
Sayfa 349Kitabı okudu
"Yalnızca neşeli anıların kaldığını bir düşünsene," dedi. "Belki o zaman, hüzün denen şeyin ne olduğunu hiç bilmeyecektim."
Sayfa 29Kitabı okudu
