Şimdiyse o sevgili ruha, yeniden benimle konuşsun, çoktan yaşlanmış hâliyle bana, yaşlanmakta olana eşlik etsin diye Homeros’un zamanındaki gibi kendi kanımı içirmek istiyorum.
Bazen durmak, sessiz kalmak, tepki vermemek, düşünmek gerekiyor. Ki varlığımız konuşsun, ruhumuz tepki versin.
Biz susalım ki ruhumuz duysun.
Sayfa 128Kitabı okudu
Sen ki Yaşanmışlığım
Kokusuna süreyim nefsimi, nasiplenir belki şeytanlarım.
Şimdi susayım devletim konuşsun.
Susmasın yüreğim şeytanlarım boğuşsun.
Sayfa 8 - YenidevirKitabı okudu
Türküler,insanlar dertlerini anlatmak için uzun uzun zahmet etmesin,anlatmak için yorulmasın, onların yerine birileri konuşsun, kederlerini dünyaya haykırsın diye vardır belki de.
Sayfa 19
1. Bölüm
Çocuklarımız kendilerini iyi hissettikleri zaman iyi davranış sergileyeceklerdir.
Sayfa 19 - Doğan Kitap
"İnsana bir dil iki kulak verilmiştir ki, bir konuşsun iki dinlesin" diye bir söz vardır. Aşağı yukarı her dile yerleşmiş olan bu söz, dinlemenin konuşmaktan daha derinlikli ve yüce bir çaba olduğunu doğrular. Sanki, dinlemek, başka bir ruha kendi ruhunda yer ayırmak gibidir. En çok da dinlendiğinizi gördüğünüzde, size kulak verildiğini müşahede ettiğinizde, kendi varlığınızı hissedersiniz.
Timaş YayınlarıKitabı okudu
