Belma Uyar

Kukla
Geceler geçmez bazen. Zor gelir konuşmadan bağırmak ve hiç anlasilmadigini bilmek. Susmak... ve susmak. Kelimeler döndürmek, beyin hulahopunda. Hafızanın acımasız oyunları içinde kırık bir topaç misali dili dönmemek, uyumsuz beyin dil beceriksizliginde. Bir güneş hüzmesine hasret, karanlığı ve mutluluğu tüketmek; konuşamayıp söyleyemediklerin yüzünden. Hasta olmadan ateşlenmek gibi, İçim acıyor dediğinden biraz da. Organların yer savaşında, bir nefese, derin bir yer bulamamak. Kırılır mı beden gerçekten? kemiksiz bir sertlikle. Yıpranır mı hersey? Bütün güzellikleri, bir avaz rüzgarı alıp götürür mü? ve herseye rağmen uykunun boşluğuna bırakılınca beden denen kukla, hiçbir şey yokmuş ve herşey boşmuş gibi uyanır mı riyakarca? Savaşır gibi daha ne kadar yaşar insan... ve kalpler sevismezse, ne yapar riyakar kukla?