Ebru YAVUZ

Ebru YAVUZ
@ebruyavuz
This text has been automatically translated from Turkish. Show Original
"...and everyone who smiles is looking at heaven." İhsan Oktay Anar
Türk Dili Ve Edebiyatı Öğretmeni
Neptün
114 reader point
Joined on April 2016
·
Not rated
Hakan Günday okumayı severdim aslında ama bu kitabının içine bir türlü giremedim. Kolay kolay kitapları yarım bırakan biri değilim ama okudukça beni mutsuz etti. Sanırım zamanı değil.
Zamir
ZamirHakan Günday · Doğan Kitap · 20214,655 okunma
Reklam
296 syf.
·
Not rated
·
Liked
·
Read in 15 days
Yazarımız ön söz kısmında o zamanlarda roman adının çok ucuzlaştığından ve Avrupa'dan alınan roman içeriklerinden şikayet etmektedir. Ahlaki yozlaşmanın bu kadar artmasının normal olmadığını söyleyerek bu şekilde içerikler olmadan da roman yazılabileceğini göstermek için bu eseri yazmıştır. (Sevgili Mizancı Murat günümüzde yazılan eserleri görseydi sanırım edebiyata küser,kitapları görmek bile istemezdi.) Kitabın içeriğine gelecek olursak yazarımız dediğini yapmış ve Avrupai hayata özenen karakterlerle İslami hayat süren karakterleri bir arada işlemiş. Tanzimat döneminde yazılan romanda devlet işlerinde başlayan bozulmalar sıklıkla işlenmiş. Adam kayırmaların, yolsuzlukların, rüşvetlerin normalmiş gibi yaşanmaya başlamasını bolca tenkit etmiş. Aynı zamanda günlük hayata da yansıyan bu bozulmalar kınanmış. Romanın sonunda ise Tanzimat dönemi romanlarında sıkça görülen ödül ceza yöntemi uygulanmış iyi karakterlerle kötü karakterler ayrılmıştır. Hayatımızı iyi yaşarsak iyi olur, kötü yaşarsak kötü olur mesajı verilmiştir.
Turfanda mı Yoksa Turfa mı ?
Turfanda mı Yoksa Turfa mı ?Mizancı Mehmed Murad · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20191,720 okunma
184 syf.
·
Not rated
·
Read in 12 days
Nedendir bilmem Semerkant'ı okurken aldığım hazzı malesef bu kitabı okurken alamadım. Yazarın okuduğum ikinci kitabıdır. Karakterlerin yaşadıkları olayları çok hızlı ve yüzeysel geçildiğini düşünüyorum. Bir olay gelişmeye başlıyor ve ışık hızıyla sonuca ulaşıyor. Eşiyle ayrı kalması sonucu olanlar,geri dönememesi, kardeşinin durumu, kızının gelip onu kurtarmak için çok hevesli olup sonra bir anda her şeyden vazgeçmesi gibi bir çok olay havada kalmış. En çokta sonunun bir anda oldu bittiye getirilip bağlanmasına üzüldüm. Eee ne oldu şimdi diye kaldım. Adının Doğunun Limanları olduğunu görünce o zamanlarla ve o mekanlarla ilgili bilgi edinirim diye düşünmüştüm tıpkı Semerkant'ta olduğu gibi. Yanılmışım. Bakalım darısı yazarın başka kitaplarının başına.
Doğu'nun Limanları
Doğu'nun LimanlarıAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 202132.7k okunma

Reader Follow Recommendations

See All
60 syf.
·
Not rated
·
Read in 5 days
60 sayfalık kısacık ama bir o kadar tadı damağımda kalan bir hikaye oldu. Öyle güzel bir kurgusu var ki elinize aldığınızda bitirmeden bırakmak istemiyorsunuz. Hatta biraz daha devam etse ne güzel olurdu diye düşündüm. Hikayemizin baş karakteri olan doktoru ve onun inandığı şey uğruna yaptığı fedakarlıkları işlemiş yazarımız. Bunu da amok koşucusu kavramı üzerinden şekillendirmiş. Amok bir çıldırma, sarhoşluk durumuymuş. Hedefine doğru kilitlenme ve gözü hiçbir şey görmeme durumu. Tam da bizim hayatlarımız işte. Bazı şeyleri hayatımızın merkezine koyuyoruz ve ona doğru durmadan koşmaya çalışıyoruz. Bu koşu anında da yanımızda akıp giden esas güzellikleri yani hayatın kendisini kaçırıyoruz. Kısacık kitaptan bir sürü ders çıkar mı demeyin çıkıyormuş, kitap sayesinde görmüş oldum. Size de vakit kaybetmeden okumanızı tavsiye ederim.
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021112.7k okunma
234 syf.
·
Not rated
·
Liked
·
Read in 11 days
Alexandre Dumas Fils, Monte Kristo Kontu'nun yazarı olan Alexandre Dumas'ın oğluymuş bilgisiyle başlamak istedim incelememe. Bu bilgiyi kitabı okumaya başladığımda öğrendim. Dumas Fils babasının evlilik dışı ilişkisinden doğmuştur. Kendisi de babasının izinden giderek Alphonsine Plesis isimli bir hayat kadınıyla birlikte olmuştur. Hatta kitaptaki karakterimiz ile gerçek hayattaki sevgilisinin birçok ortak noktası vardır. Her ikisi de Paris'in köyünden daha iyi ve lüks yaşam sürmek için şehre gelmişlerdir. Ve malesef her ikisinin de hayatı aynı hastalıkla son bulmuştur. Dolasıyla romanın otobiyografik izler taşıdığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Yazar düşmüş kadınların yaşamının sıkıntılarla, sorunlarla dolu olduğunu anlatır. Çevrenin de etkisiyle ellerinden tutulmayan adeta kullanılacak eşya gözüyle bakılan kadınlar bu hayatlarından isteseler de kurtulamamaktadır. Alexandre Dumas bu kadınlara toplumda hoşgörü ortamı oluşturmak ve davranışlarda duyarlılık kazandırmak için bu romanı yazmıştır. Bakış açımızı değiştirmek farklı çevrelere dair izlenimler edinmek için okumamız gereken bir kitaptır.
Kamelyalı Kadın
Kamelyalı KadınAlexandre Dumas (fils) · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201917.9k okunma
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam