Ecem Kahraman

Hz.Musa Kıssasından Manaları Hayatımıza Uyarlamak
Allahu Teala'nın Hz.Musa ve Hz.Harun'a hitaben, "Ona yumuşak söz söyleyin, ola ki öğüt alır yahut korkar" buyruğu, Firavun'un ilahlık iddiası ile bağlantılı düşünüldüğünde fazlasıyla yorum ve çıkarımı beraberinde getiriyor. Mesela, Allah; ezeli ve ebedi ilmiyle olan ve olacaklarını bildiğinden, Firavun'un hiçbir şekilde ıslah olmayacağını önceleyip "yumuşak söz" uyarısını yapmayabilirdi. Bu uyarı olmasa, Hz.Musa, Firavun'a gittiğinde "sen ilah falan değilsin, saçmalıyorsun, haddi aşıyorsun" diye sertçe muamelede bulunabilirdi. Ki burada psikolojik bakış devreye giriyor; böylece Firavun'un ilahlık iddiasına rağmen, Allah, onun ola ki "öğüt alıp korkacağını" söylüyor. Haddi aşmaların en büyüğünü işleyerek ilahlığını ilan eden zalim Firavun'a bile yumuşak sözü tavsiye eden Allah'ın kulları olduğumuzu ikrar ve tasdik ettiğimize göre; Firavun'dan daha kötü olmayan arkadaş/eş/akraba/patron/işçi/liderlere hitabımızda itidali ve yumuşak sözü korumamız gerekmez mi? Üzerinde düşünülmesi gereken soru...