Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
• e.
• e.
@edakrslnn_
"..sonra odam: masa, karyola, kitaplar. Benim inim.⚘"
2237 okur puanı
Ağustos 2016 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
Babamın masasının üzerinde görüp, bir iki sayfa okurum diye çantama attığım bir kitaptı ilk başta.. lakin sonradan unuttuğumuz şeyleri bir bir hatırlatan değerli bir kitap oldu benim için ♡ umarım okuduklarımı sadece okumuş olmam, hayatıma geçiririm..'
• Bir öğretmen hayatınıza dokunup, güzel bir şekilde değiştirebilir..
• Aytmatov en sevdiğim yazarların başında gelir. Her kitabını ayrı bir merak, ayrı bir ilgiyle okurum..Kendisini tanıma fırsatım olabilseydi, çoookk isterdim.. Ruhu şad olsun.
• Kitabı bir kaç saat içerisinde bitirebilirsiniz. Kısacık bir kitap olmasına rağmen bir hayli dokunaklı.. Bazı yerlerde gözlerim dolmadı değil :') Öğretmen olmamasına rağmen çocukları okutma isteği olan Düşeş ile öğrencilerinden olan Altınay'ın birbirlerine olan inanç, sevgi, bağlılığını gözleri önüne sermiş Aytmatov. Her şey bitti dediğin o an, öğretmenin tarafından sana uzanan o el...
•Sadece kitabın sonunda keşke soru işareti kalmasaydı, Altınay ile Düşeş yıllar sonra karşılaştılar mı, ne oldu bilmek isterdim..
• Bir öğretmen hayattaki şansımızdır..Okurken aklıma çocukluk öğretmenim geldi :) Kendisi benim için hala çok özel ve çok güzel. Hülya öğretmenime sevgi ve saygı ile..
▪︎ Merhabalar, öncelikle yazarın okuduğum ilk kitabı. Ne hissettiğimi, nasıl hissettiğimi anlayamıyorum..sadece net olarak bildiğim kitabın devamı 'Zeynonun Oğlu' nu hemen sipariş verdim, okumak olacak.
• 300 sayfalık bir kitap bir gün de biter mi? evet biter..bittikten sonra şöyle içim acıdı ya, içli bir üzüntü duydum..boş gözlerle baktım 'ben ne okudum ya? hemen nasıl bitti ?' derken buldum kendimi.. ve ben en çok Zeyno karakterini sevdim..Canım Zeyno..
•ilk sayfasından itibaren sizi içine çekiyor ve kitabı elinizden hayatta bırakamıyorsunuz.. Kitabın içerisine girmek çok istiyorum, lakin okumayan arkadaşlara ipucu vermek istemiyorum.. sadece alın ve okuyun.
• Diyeceğim tek şey acaba biz olsak ne yapardık? birden gelen sevda karşısında ne yapabilirdik? Kitaptaki tüm karakterlere üzüntü duyduğumu dile getirmek isterim, yeri de geldi sinirlendim..yazar tüm karakterlerle aramda bir bağ oluşturdu...oturup düşündüğüm zaman sanki hepsini neyi, neden ötürü yaptığını anladım ve kızgınlığım gitti..Sadece Hasan'a olan kızgınlığım bir hayli var..sona yaklaştıkça ne olacağını tahmin etmiştim..tahminim de doğru çıktı. ikinci kitap için de tahminlerim var ama bakalım.. gözüm yolda, kitap elime gelir gelmez hemen okuyacağım!
Okur Takip Önerileri
•Henry...çıkan yangın sonucu, içerde kalan çocuğu kurtarmak için yangına dalan, ve bu yüzden yüzü yanan..kahraman ilan edilmesi gerekirken, insanların ondan korkup kaçması, canavar diye adlandırması içimi burktu diyebilirim..kitabın daha uzun olmasını isterdim. Sonunda Henry'e ne oldu? Kimse olan yakın durdu, sohbet etti mi? Neler oldu devamında bilmek isterdim..kitap yarım kaldı gibi bir şey oldu benim için..keşke Henry'nin iç sesini dinleseydik, yüzünün yanması yüzünden insanların ondan korkuyla kaçarken ne düşündüğünü, ne hissettiğini, iç sesini okumayı çok çok isterdim..
.
.
- 1 saar içerisinde bitirebileceğiniz bir kitap, keyifli okumalar '
Refet..
• Refet'i merak ederek daha önceki aylarda listeme ekleyip,alıp okumadan bir arkadaşıma hediye etmiştim. Tekrar kitap siparişimde eklemeyi tabiki de unutmadım, iyi ki de unutmamışım :)
• Refet sefalet içinde büyüyen, babası ve annesinin aileleri tarafından ihtiyaçlı oldukları, bunu bildikleri halde yardım görmeyen kızımız. Kızımızın gece gündüz hiç durmadan, yemeden içmeden çabalayıp geldiği nokta tüm okurlara mutluluk gözyaşları döktürdü eminim :')
• Durumu iyi olmayan ailelerin çocuklarının bu denli çaba ve hırsı, oturduğumuz yerden bir şeyleri başaramayacağımızın, bir meslek edinme gayretine şahit olup, sebeplerine bakıp birden fazla ders çıkaracağımız, oturup hamdedip, şükretmemize sebep olan bir kitap. İnsanlar ne fedakarlıklar edip, nerelere geliyor. Biliyorlar çünkü elbise yok, yemek yok, yatacak yer yok, para yok, yardım eden yok..iş başa düşüyor, oldukları yerden kalkmak için de var gücüyle çaba harcanıyor..Böyle emeğiyle bir yerlere gelenlere helal olsun!
.
.
keyifli okumalar'
• 18 yaşında üniversite okumaya giden gencin herkes tarafından çelimsiz, zayıf, utangaç, kendini ifade edememe ile alay konusu olan bir çocuk..bu durumdan gün geçtikçe rahatsız oluyor ve hırslanıyor. Öyle bir hâl alıyor ki tam doktor olma hayalinden, hayatından vazgeçecekken hiç ummadık bir anda birilerinin ona minnetle, dalga geçmeden, büyük bir istekle yardım etmelerini ister..Ve tekrar güzel günler yaşar. Yardım ettiği kişiye aşık olur,mutlu ve bahtiyardır..Kendine tekrar güvenir, birilerinin ona inanması güç verir. Derkennn....kitabın devamını anlatmıyorum okumayanlara ayıp olmasın :)
• Bu kitap bir çok kişi tarafından incelenmiş, okurlar ikiye ayrılmış pedofili içeren bir kitap, içermeyen bir kitap diye. Ben eski yaşantıya göre incelememi yapacağım önceden evlilikler küçük yaşlarda olduğundan ötürü 13 yaşındaki birine aşık olması normal gibi geldi. Kendisi de 18 girmiş bir üniversite öğrencisinden bahsediyoruz. Karla veya diğer kızlara hissettiği aşk veya sevgi değildi ki. Onlara karşı hissettiği bir nevi istek. Ama burada saf sevgiden bahsediyoruz. Yani ön planda olan saf duygudan..O yüzden yazar küçük yaşı ele almış diye düşünüyorum. Ayrıca şuanki durumlara veya yaşantıya göre kitabın konusunu ele almak komik olur bence. Kitap yeni yazılan bir şey olsa neyse de, 1900lü yıllarda çocuk düşkünlüğü mü vardı, pedofili mi vardı yani?
• İlk 10/15 sayfasını kesinlikle anlamayıp, kitapta mı ben de mi bir problem var diye düşündükten sonra kitabın akışının bir an değişip, sürükleyici bir hâl alması gerçeği'
•Atakan'da yaşayan kabile reisi Naass.. yıllardır süren kan davasını bitirmek için karşı tarafın kızı Unga ile evlenir. Sadece kan davası için değil, bir takım hisleri de bulunuyor Ungaya karşı..evlendileri gün denizden çıkıp gelen sarı saçlı adam eşini alıp kaçırıp gidiyor. Naass Unganın adamın düşer, dünyayı dolaşır, Ungayı bulacak, neticede eşi..hırs, öfke, çaba, uğraş, soğuk, açık.. Neyse Ungadan da çok emin Naass. Atakan'ı, kendisini özlediğini düşünür.. sandığı gibi olmaz :)
● " Unga beni tanımadı. Netice itibarıyla ben o zamanlar toy bir delikanlıydım, ama o muazzam bir hayat yaşamıştı ve kendisi için hesap edilemez bir başlık ödeyen birini tanıyacak zamanı yoktu.."
• Naass'a üzüldüm, sonu keşke böyle olmasaydı diye düşündüm..
• Keyifli okumalar'
• İçerisinde birden fazla hikaye bulunuyor. İlk hikayenin içerisinde duygularını bizimle paylaşan bir at var :) Alacalı olduğu için insanlar tarafından tercih edilmeyip, hor görülen.. At diyince aklıma direkt olarak 'Siyah İnci' geldi. Eğer hala okumadıysanız lütfen bir an evvel okuyun, çok seveceksiniz :)
• Diğer hikayelerin genel konusu ölüm. Ölümün ne zaman geleceği, ne zaman geleceği, ne tür geleceği asla bilinmez..Zengin olalım, fakir olalım hepimizin gideceği yer, sahip olacağımız tek şey bir mezar taşı..'
• ister açık havada bir bankta, ister okulda, ister işyerinizde, isterseniz de odanıza çekilip elinize kahvenizi, çayınızı alıp arkadan bir fon açıp okuyacağınız, veya dinleyeceğiniz güzel bir şiir kitabı'
•"Biraz gül yahu vallahi değmez bu dünya!"
• Bu kitaptan önce yazarın iki kitabını daha okuyup yazarın kalemi muazzam derken bu kitap sayesinde hayranlığım kat kat arttı! nasıl olur da diğer kitaplarından daha az okunmuş ve bu kadar bilinmeyen bir kitap aklım almadı açıkçası..
• İlk sayfaları okurken ' anlamıyorum,bu ne ya çok karışık, karman çorman ' diyip böyle devam edeceğini umarken, hiç umduğum gibi olmadı. Kitabın içerisine bir zamandan sonra giriyorsunuz, ve çıkışınız kolay olmuyor..
• Yalnızız..hepimiz yalnızız değil mi? bazen ailemizin yanında, bazen sevdiğiniz eş dostlarımız yanınında yalnızız değil mi? bunca kalabalıkta insan böylesine yalnızlık nasıl yaşar?
• Bazen kaderine razı olmalı insan. onu seven düşünen insanlar varken, fedakarlıkları elinin tersiyle itmeyip o sevgiye, saygı ve şefkate bağlı kalmalı. Gideceğimiz yön, olacağımız, anılacağımız şekil bir nevi bize bağlı. Bizim hareketlerimiz, söylemlerimze ve ne isteyip ne istemememize..
• Kitaptaki karakterlerin o duygu düşünce yoğunluğu, o içsel çatışmaları, fevkalade idi..Her karakter kendine has, her karakterin duygusunu yakinen hissetmek mümkün..
.
.
.
• Okuyun, okutturun..Keyifli okumalar |
• - diğerlerini, esas ahlaki niteliklerini ele al. merhamet,cömertlik, yüce gönüllülük, nezaket gibi bereketli tohumları yani. onlar dış etkenlerin yerleştirilmesiyle, sözlüklerde adı geçen erdemlerin harmanlanıp karıştırılmasıyla büyüyorlar. insan, o tohumların herhangi birini üretiyor mı yoksa onlarla doğuyor mu?
• - onlarla doğuyor.
• - onları kim üretiyor o zaman?
• - Tanrı.
• - itibarları kimin hakkı?
• - Tanrı'nın.
• - daha önce bahsettiğin görkem ve alkışlar kimin hakkı?
• - Tanrı'nın..
• - öyleyse insanı aşağı seviyeye çeken, sensin. sahip olduğu her değerli şey için övgü, yaltaklık, şam talep etmesini istiyorsun. onların hepsi ödünç alınmış şeyler oysaki. tamamı hem de. zerre kadarını bile kendi kazanmadı. en küçük detayını dahi çalışarak oluşturmadı.."
Siyah İnci...
- uzun zamandır kitaplığımda bekliyor..erteleye erteleye bu günler de okumak nasip oldu , öyle sevdim kiiii
- hayvanlar konuşamıyor diye hisleri de yok mu sanıyoruz ? evet...çoğu kez öyle sanıyoruz sanırım..öyle sanmasak bunca eziyet yapılır mı?
- siyah inci bir at. atın dilinden, atların neler çektiğini, ne yapınca neler hissettiklerini anlıyoruz..hissettiklerinin yanı sıra hayvanlara nasıl yaklaşırsak, öyle karşılık alacağımızı vurgulayan bir kitap :')
- lakin kitabı okurken düşünmemek elde değil.. sevgi gören insanlar da değer bilir mi? insanoğlu da böyle vefa bilir mi? insanoğluna küçücük bir iyiliğin dokunduğu için bunu hatrı seneler geçte de akılda kalır mı? sanmam...hayvanlar kadar bile olamıyoruz aslında biliyor musunuz..
.
.
°okuyun, okutturun'
seneler önce okudum, tekrar açtım, tekrar okudum..el altında, yanı başımızda olması gerektiğine inandığım kitaplardan birisi. her hikayesini çok severek okuyorum ve her okuduğumda sanki ilk defa okuyormuşum gibi hissettiğim o duyguyu çok seviyorum.
• insan neyle yaşar?
• insan sevgiyle yaşar'
~Böyle Söyledi Zerdüşt~
•herkes için/hiç kimse için
•İlk sayfalarını okumaya başladığımda bir cümle okudum,durdum..iki cümle okudum,durdum.. üç cümle okudum,durdum..dört, beş, altı, on, on beş, yirmi...kaç cümle okursan oku şöyle bir arkana düşünüp durmak lazım. burada ne oluyor ? burada ne anlatılıyor ?'diye. Ama yazarın söylemek, anlatmak istediklerini mi anladık, kendi anlamak istediğimiz kadarını mı anladık, hepimiz aynı mı anladık...orası meçhul. Aceleye gelmez bu kitap! dedim ya bir cümle okuyup beş dakika düşüneceğiz.. zaten siz isteseniz de istemeseniz de kendinizi düşünürken de buluyorsunuz' düşünmeden olmaz !
~ - Beni anlamıyorlar. Ben, bu kulaklara göre ağız değilim..
•bir yerler var "hah!" diyorsun "şurama dokundu,şuramda hissettim..", "ne kadar bizden biri,aynı düşünceler,aynı his,aynı duygu.."..bazı yerler var "hayır,katılmıyorum"..eleştiriye ve övgüye oldukça açık bir kitap. ama neye göre, kime göre?
~ - İnsan aşılması gereken bir şeydir: onu aşmak için siz ne yaptınız?
• İnsan...insan nedir? ne kadar insanız? insan nasıl olmalıdır? insan...beş harfli bir kelime olmasına rağmen ne kadar uzun! insan...insanlık adı altında hayvanlaşan, çirkinleşen, nefret edilesi bir varlığa dönen...
~ - Şimdi tanrıyı seviyorum: sevmiyorum insanları..tamamlanmamış bir şeydir insan benim gözümde. insanları sevmek mahvederdi beni.'
• uzun zaman sonra tekrar okuyacağımı biliyorum, okumalıyım da.. sizde okuyun! okuyun, kafanızı ağrıyana kadar zorlayın, zorlayın!
- yirmi yaşında olmadığımız halde bizler de mutlu olduğumuz anları gözden geçirsek, bütün kâinatın karşısında titrediği şu kelimeye ulaşmaz mıyız ?
" h i ç ! "
