Bir diktatörlüğün işlediği suçlar işkence görenlerin, katledilenlerin ve kaybedenlerin yer aldığı listelerle sınırlı değildir. Makine kendini kurtarmak için ikiyüzlü ve adice davranman gerektiğini öğretir.
Çocukların dövüldüğü yerde kölelik cinayet, düşmanların organlarını sakat etme, işkence, kadınları hoşgörme ve günlük yasama olağanüstü varlıkların müdahale ettikleri inancı hüküm sürmektedir.
İnsanlar kendileri için hırsızlık yapmaz. Adice davranışlara katlanmaz, bir sineği bile öldür- mezler. Fakat üyesi oldukları partinin başarısı için, ait olduk- ları sınıfın çıkarları için veya kendi düşünceleri uğruna yalan söyler, dolandırıcılık yapar, en adi davranışlarda da bulunur, işkence eder ve hatta öldürür. Sahip oldukları dürüstlük, vic- dan ve sevgi sadece kendi kişisel faaliyetleri için yeterlidir. Daha büyük işler için yeterli vicdanları yoktur.
Mehmet Akif Ersoy 'un avrupa seyahati dönüşü kendisine sorulan: "nasıldı?" sorusuna :
"İşleri dinimiz gibi, dinleri işimiz gibi. " cevabını veriyor.
Rönesans döneminin en büyük hiciv ustalarından olan Erasmus'un Deliliğe Övgü adlı kitabı ilk olarak 1511 yılında yayımlanmıştır. Erasmus, deliliği bilgelikle eşdeğer görür ve