"İnsanda yok ise 'Edep', neylesin medrese, mektep!Okusa Alim olsa yine merkep, yine merkep..!"
Necip Fazıl Kısakürek
Hainler, katiller bile nezaket kurallarını benimsiyor, ödevlerini bundan ibaret sayıyorlar. O kadar ki, haksızlığın kibarlıktan yana, kötülüğün edepten yana bir eksiği olmayabiliyor. Ne yazık ki kötü insan budala da olmayıp kötülüğünü edep altında saklamasını beceriyor.
Benden on üzerinden on bu alıntıya...
Yerçekimi sebebiyle değildir ayakların yere basması.
O, tamamen, vicdan, merhamet, edep ve tevazu muhasebesi.
Yoksa ortam uçmaya çok elverişli.
Yerçekimi bedene söz geçirir ama ruh öyle durabilir mi?
Biri verir havayı, bulutların üstüne çıkar.
Gün gelir, biri iğneyi batırır.
Boş balon misali oraya buraya çarpar.
Hayat bu.
Gaza gelip yükselmemeli, sonra da ansızın sönmemeli.
Herkes kendi irtifasını belirlemeli.
Zamanı geldiğinde, kendi iradesiyle alçalmak veya yükselmek sadece erdemli olanların işi...
Sayfa 73 - Destek YayınlarıKitabı okudu
Güzel Kokuları Alamıyorsan..
Hazret-i Mevlânâʼnın şu ifadeleri ne güzel bir edep tâlimidir:
“Kur’ân-ı Kerîm’in âyetlerini ve Hazret-i Peygamber’in hadîs-i şeriflerini okumadan evvel, kendini düzelt!
Gül bahçelerindeki güzel kokuları duymuyorsan, kusuru bahçede değil, gönlünde ve burnunda ara!..”
#Kalemimineliyok.
Yok
Vicdan yok,yüz yok
Curcuna ve sahipsiz başlar
Akşamlar pahalı
Sabahlar kara borsada
İnsanların elleri kirli
Kolları uzun,başları dik
Ve ses geçmez evleri
Ne ibrettir kızarmak bilmeyen çehren,
Bırak kardeşim tahsili; git önce edep hayâ öğren,
Mehmet Akif Ersoy