“… Mesela Uzun sokak kalabalığında, İstiklal Caddesi’nde, ya da Halep Çarşısı’nda veya benzer bir yerde yaşadığım o duygu. Bir an için başımı kaldırır, etraftaki telaşlı, koşuşturmalı, hep bir şeylere yetişmeye çalışan kalabalığa bakardım. Haklarında bir şey bilmezdim ama kesin olan tek bir şey var olurdu. ‘Bunların hepsi bir gün ölecek.’ “