Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hamza Efe

Ülkem için kaybedecek tek bir hayatım olduğuna üzgünüm
Sayfa 173Kitabı okudu
Reklam
Yıl 1919
Ali Sait Paşa, "Musa, bu vatana çok hizmet ettin, emeklilik için dilekçe ver kabul edeyim." der. Zenci Musa şöyle bir etrafına bakar ve "Paşam ben bu fakir milletin parasını kabul edemem." der.
Bir kadına tutsak olmak şeytana kul olmak demektir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Geri Gelen Mektup
.... Ey sen ki kül ettin beni onmaz yakışınla, Ey sen ki gönüller tutuşur her bakışınla! Hançer gibi keskin ve çiçekler gibi ince Çehren bana uğrunda ölüm hazzı verince Gönlümdeki azgın devi rüzgarlara attım; Gözlerle günah işlemenin zevkini tattım. Gözler ki birer parçasıdır senden ilâhın, Gözler ki senin en katı zulmün ve silahın, Vur şanlı silahınla, gönül mülkü düzelsin; Sen öldürüyorken de, vururken de güzelsin! ...
Sayfa 240Kitabı okudu
Reklam
Ruhun mu ateş, yoksa o gözler mi alevden? Bilmem, bu yanardağ ne biçim korla tutuştu? Pervane olan kendini gizler mi alevden? Sen istedin, ondan bu gönül zorla tutuştu...
Sayfa 239Kitabı okudu
Öyleyim..
Çünkü sen yarınında hiçbir ümit ışığı olmayan adamsın.
Sayfa 232Kitabı okudu
İnsanların zevcelerine boyuna ihanet edecek olması seni ürkütmesin. Zaten insanlığın bugünkü manzarası nedir? Hatta bu ihanet karşılıklı değil mi?
Sayfa 184Kitabı okudu
Kesilmiş bir koyunun kasap dükkanındaki manzarası hoşa gitmez, hatta bazılarına iğrenç görünür. Fakat usta bir aşçının elinde nefis bir et yemeği olduğu zaman, dükkandaki manzarasına bakamayanlar bile onu iştahla yer. Aşk da böyledir. Aslında şehvettir yani hayvani bir istek. Fakat romantik bir muhayyele onu o kadar süsler ve güzelleştirir ki aşkın ilahi bir duygu olduğuna inanırız.
Sayfa 181Kitabı okudu
Yalnızlıktan hoşlanıyor yahut hoşlanıyorum sanıyordu.
Sayfa 178Kitabı okudu
Reklam
Hayatında zaten huzur diye birşey tatmamıştı, ama bu kadar bezginlik ve bunalma da görmemişti.
Akşamları bazen tek başıma dolaşmam bir ruh sporudur.
Sayfa 150Kitabı okudu
Anlatması imkansız olan öyle bir an ki, Hülyadaki ses varlığının gayesi sanki... Bak emrediyor: Daldığın alemden uyan ki Mutlak seveceksin beni, bundan kaçamazsın...
Sayfa 139Kitabı okudu
Musa peygamberi firavunun sarayında büyüten ve onun eliyle besleyip koruyan Allah, peygamberimizi de başka bir Allah düşmanının; kur' anda, karısıyla birlikte alevli bir ateşe gireceği bildirilen amcası Ebu leheb'in eliyle koruyordu.
Azılı müşriklerden gaytala'nın oğlu, ona(Hz. Muhammed) sövüp saldırmak üzereyken, Ebu leheb yetişti ve o adamı döverek yere düşürdü. İnanılmaz bir olay yaşanıyordu.
Reklam
İğrenç görüntüsü belki ilk kez işe yarayacaktı.
Hoş ve puslu bir anı... Bir şapkacı dükkanında kasiyer olarak çalışan, Gregor'un gönül bağladığı, ama elini çabuk tutamadığı için elde edemediği bir kız...
İnsan meziyet sahibi olmaya mecburdur. Anormal olan: kusurdur. Bir asker cesurdur diye alkışlanmaz ama korkarsa ayıplanır.
Sayfa 120Kitabı okudu
İnsanlar acayip yaratıklar. Bir şeyi bir defa nasıl bellerlerse sonuna kadar öyle gidiyorlar. Artık hiçbir şey onların gözünü açmıyor.
Sayfa 105Kitabı okudu
Râm ol bana, ruhun yeni bir aleme girsin... Yazmış kaderin: Aşkıma ömrümce esirsin! Aklınla, şuurunla, hayalinle bilirsin: Mutlak seveceksin beni, bundan kaçamazsın...
Gönlüm dolu âh u zâr kaldı... Bir gönülün âh u zâr ile dolmasının ne demek olduğunu gönlü rahat olanlar anlayamazdı.
Reklam
Herkes aslına doğru yürür, Herkes aslını bulur bir gün. Ya bir tan alacasında, Ya da bir gün ortasında. Kırk yıl uğraştığı kilitler, Kendiliğinden açılıverir bir gün...
Hararet ve su, benim yatağımdır: yanmak ve boğulmak. İşte benim ayinim!
Sayfa 127Kitabı okudu
Yürürken düşerse insan, en fazla çizilir bedeni, kolayca kalkar, devam eder. Ama koşuyorsa insan,düşmenin faturası çok daha ağır olur. Ya düşersem diye vaz mı geçer peki, korkar mı koşmaktan? Onu düştüğü yerden hızlıca kaldıracak, kalkabilmesi için omuz verebilecek kardeşleri varsa, korkmaz!