Köprüden Önce On Çıkış!
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) bana yedi şeyi vasiyet etti: Fakirleri sev. Dünyalıkta kendinden aşağı olana bak. Senden uzaklaşsalar bile akrabalarınla bağını kesme. "La havle Vela kuvvete illa billah" sözünü bol bol söyle. Acı da olsa gerçeği söyle. Allah'a çağırma konusunda kınayıcıların kınamasına aldırış etme. İnsanlardan hiçbir şey isteme. (Ebu Zerr (r.a.)
Sayfa 131Kitabı okudu
Ebû'l-Hasan Harakâni (r.aleyh)
"Bir din kardeşini incitmeden sabahtan akşama çıkan bir mü'min, o gün akşama kadar Rasûlullah (s.a.v.) Efendimiz ile beraber yaşamış gibidir."
Sayfa 42 - Yüzakı YayıncılıkKitabı okuyor
Reklam
Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurdu: “Başına bir sıkıntı gelen kimsenin yapacağı duâ şudur: Allah’ım! Ben senin rahmetini istiyorum. Beni göz açıp kapayıncaya kadar bile nefsimin eline bırakma. Benim bütün işlerimi yoluna koy. Senden başka hiçbir ilâh yoktur”
Resulullah efendimiz (s.a.v) şu hadîs-i şerifiyle bildirmişlerdir; “Öyle bir zaman gelecek ki kişi aldığının helal mi haram mı olduğuna dikkat etmeyecektir.” Yaşadığımız zamana bakılırsa, içinde hayat sürdüğümüz devir olduğu anlaşılacaktır.
Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurdu: “Başına bir sıkıntı gelen kimsenin yapacağı duâ şudur: Allah’ım! Ben senin rahmetini istiyorum. Beni göz açıp kapayıncaya kadar bile nefsimin eline bırakma. Benim bütün işlerimi yoluna koy. Senden başka hiçbir ilâh yoktur” (Ebû Dâvûd, Edeb 100)
BEN NAMAZ KILAN GENÇLERİM BENİM GÖZBEBEĞİMDİR 🤲❤️HZ.MUHAMMED EFENDİMİZ (S.A.V)🤲❤️
Reklam
Peygamber (s.a.v) Efendimiz, namaz kılıp arkasından dua eden, ama Allah'a hamd ve Resulüne salât'ta bulunmayan bir şahsı görerek: "Adam amma da aceleci!" demiş, sonra onu çağırıp şöyle buyurmuştu: "Biriniz dua edeceği zaman Allah'a hamd ve sena ile başlasın, Resulüne salâvat getirsin ve bundan sonra artık dilediği duayı yapsın".
(Ebû Dâvud, Salât 358 (Vitr 23); Tirmizi, Deavât 65)Kitabı okuyor
Hz.Osman'ı tanıdıkça Resûlullah'ı daha iyi anlıyoruz...
"...Hz.Ali gelip Fâtıma'yı istiyor. Efendimiz (s.a.v.), Hz.Ali'nin elinde maddiyat namına bir şey olmadığını bilmesine rağmen kızı için mehir istiyor. Bu önemli bir adımdır. İnsanları öyle bedavacılığa alıştırmak yok... Zaten Hz.Ali de bu konuda takdir edilecek hâldedir. İmkânım yok filan demiyor, hemen gidip zırhını satılığa çıkarıyor ve onu bir Yahudiye satıyor. O paranın büyük bir kısmıyla mehir bedelini ödüyor, geri kalanıyla da düğün hazırlıklarını başlatıyor. Hz. Osman pazarda dolaşırken Hz. Ali'nin zırhını görüp tanıyor. Hemen satın alıp o zırhı düğün hediyesi olarak Hz.Ali'ye veriyor. Bundan dolayı Hz.Osman ile Hz. Ali arasında çok farklı bir muhabbet vardır..."
Sayfa 55 - Profil KitapKitabı okuyor
"...Efendimiz (s.a.v.) hayatı boyunca sevinçleri ve hüzünleri hep bir arada yaşadı. Hiçbir zaman doyuncaya kadar bir sevinç yaşamadı. Bu hakikati bildiğimizde bazı şeyleri daha doğru anlamaya başlıyoruz. Unutmayalım ki bu dünya Resûlallah'ı (s.a.v.) bile güldürmedi, bizi mi güldürecek? Yaşadığımız dünya imtihan dünyasıdır. Bizler cefa yurdundayız, sefa yurdunda değiliz. Bunları unutmazsak imtihan ve dertlerimiz ile barışık hâle gelir ve en zorlu anlarda sahâbenin yaptığı gibi Resûlullah'ın (s.a.v.) çektiklerini hatırlayıp sükun buluruz..."
Sayfa 46 - Profil KitapKitabı okuyor
Peygamber efendimiz (s.a.v) hanesinde hizmet eder,ailelerine yardımda bulunur. Hamur yoğurur, bazen evini süpürür,elbiselerini diker,yırtılanı yamar ve koyunlarını sağar. Kendi işlerini kendi görürdü. Hizmetçisi ile beraber yemek yer, bazı işlerde hizmetçisine yardım ederdi. Bütün insanlardan adil, emin, sıdk-ı bütündü.
Sayfa 66 - 1.Cilt
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.