yaşmaya deyerese ölüm guzel
Yokluğun buz gibi soğuk Uzaklardan bir ses olmanı isterdim, bir selam, bir nefes... 'Üşüme' diye seslenmeni isterdim... Bir el olmanı isterdim, bir kol... 'Özledim' deyip sarılmanı... En karanlık yerinde düşlerimin çıkıp gelmeni isterdim kınalı bir bahar gibi, umut ışığı olmanı isterdim hayatıma... Gelseydin ve yaslasaydım başımı omuzuna,
Sayfa 457 - özlem ve ölüm
#omerhayyam
bir sır daha var, çözdüklerimizden başka! bir ışık daha var, bu ışıklardan başka. hiçbir yaptığınla yetinme, geç öteye: bir şey daha var bütün yaptıklarından başka niceleri geldi , neler istediler, sonunda dunyayi bırakip gittiler. sen hic gitmeyecek gibisin, degil mi? o gidenler de hep senin gibiydiler.. geçmis günü beyhude yere yâd etme, bir
Reklam
Ana-Beyit mezarlığının bir efsanesi, Juan-Juanlar’ın bozkırı işgal ettikleri çağlara dayanan bir hikâyesi vardı: Sarı-Özek’i işgal eden Juan-Juanlar tutsaklara korkunç işkenceler yaparlarmış. Bazen de onları komşu ülkelere köle olarak satarlarmış. Satılanlar şanslı sayılırmış, çünkü bunlar bazen bir fırsatını bulup kaçar, ülkelerine dönerek
Sayfa 142 - Ötüken
Derin sularda yalnız bir mümin: Garaudy 1
Yıldız Ramazanoğlu son aylarda Roger Garaudy okumaları yapmakta idi. Okumalarının sonucunda Garaudy’nin Türkçedeki mütercimi Cemal Aydın ile uzun, dolu dolu bir söyleşi gerçekleştirdi. Garaudy üzerine yapılmış bu derinlikli ve ne yazık ki bir “ilk” olan önemli söyleşiyi sizlere sunuyoruz. Cemal Aydın, 1948 Isparta, Şarkikaraağaç doğumlu. İstanbul
Rahip dizlerinin üstünde ona doğru süründü. “Sana yalvarıyorum,” diye haykırdı, “içinde yürek diye bir şey varsa beni reddetme! Seni nasılda seviyorum! Sefilin biriyim ben! Bu adı telaffuz ettiğin zaman, talihsiz kızcağızım, sanki yüreğimin bütün liflerini dişlerinin arasında eziyorsun! Merhamet et! Eğer cehennemden geliyorsan, bırak seninle birlikte oraya gideyim. Bunu hak etmek için her şeyi yaptım. Senin bulunacağın cehennem benim için cennettir; seni görmek Tanrı’yı görmekten daha büyüleyicidir! Söyle, beni istemiyor musun? Bir kadının böyle bir aşkı reddettiği gün, dağların yerinden oynayacağını sanırdım. Ahh, bir isteseydin!.. Öyle mutlu olabilirdik ki! Kaçardık, seni buralardan kaçırırdım, başka bir yere giderdik, dünyadaki en güneşli, en ağaçlı, gökyüzünün en mavi olduğu yeri arardık. Birbirimizi sever, ruhlarımızı birbirine akıtırdık, birbirimiz için giderilmez bir susuzluk çeker ve hiç kurumayan aşk pınarından sürekli birlikte içerek bu susuzluğu dindirirdik.”
Eğer içinde "yürek" diye bir şey varsa
"Merhamet et! Eğer Cehennem’ den geliyorsan, bırak seninle birlikte oraya gideyim. Bunu hak etmek için her şeyi yaptım. Senin bulunacağın cehennem benim için cennettir.. .. seni görmek Tanrı’yı görmekten daha büyüleyicidir! "
Sayfa 355Kitabı okudu
51 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.