Glashow, "madde Büyük Patlamadan 10 üzeri-38 saniye kadar sonra ilk olarak ortaya çıkmıştır ve belki de şu andan 10 üzeri 40 saniye sonra hepsi yok olacaktır" derken, GUT kuramcılarının evrenin doğumu ve ölümüne nasıl baktıklarını özetlemiş olmaktadır.
Sayfa 154 - Odtü Yayıncılık Michio KakuKitabı okudu
Genişleyen evren, sıklıkla şişirilmekte olan bir balona benzertilir. Balonun yüzeyine plastik noktacıklar yapıştırıldığını düşünün. Balon şişirildikçe noktalar (galaksiler) birbirinden uzaklaşacaktır. Biz, balonun yüzeyinde yaşamaktayız, bu nedenle bütün yıldızlar bizden uzaklaşıyormuş gibi görünmektedir.
Sayfa 151 - Odtü Yayıncılık Michio KakuKitabı okudu
Başka bir deyişle, sorun bizim büyük makineler inşa etmeyi başaramamamızdan değil, on boyutlu bir evrenin nasıl olup da dört boyuta düştüğüne dair matematiksel anlayışımızın bu noktada çok ilkel olmasından ileri gelmektedir. Dolayısıyla bir sonraki adımımız, en büyük "laboratuarı", zamanın başlangıcında ki evreni inceleyerek süper simetriyi araştırmak olacaktır.
Sayfa 145 - Odtü Yayıncılık Michio KakuKitabı okudu
Julian Schwinger in GUT kuramına ilişkin yorum yaparken söylediği gibi, "Birleştirme, bilimin nihai amacıdır, bu doğru. Fakat bu, şimdi birleştirme şekline dönüşürse - işte bu, aşırı kibir anlamına gelir. Henüz erişemediğimiz dünya kadar enerji var."
Sayfa 145 - Odtü Yayıncılık Michio KakuKitabı okudu
Fizikçi Maurice Goldhaber'in Yunan mitolojisinden ödünç alarak belirttiği gibi, "Antaeus, yaşayan en güçlü insandı, annesi olan toprakla temas halinde olduğu sürece yenilmezdi. Toprakla temasını kaybedince zayıfladı ve yenildi. Fizik kuramları da bunun gibidir. Güçlü olmak için yere değmeleri gerekir."
Sayfa 144 - Odtü Yayıncılık Michio KakuKitabı okudu
Bu evrimi, yüz binlerce yıl ormanlarda yiyecek arayarak geçen insan evrimi ile kıyaslamak mümkündür. Atalarımız,cins meyve veya av bulacaklarını asla önceden bilmiyorlardı. Bu eziyetli, rastgele bir süreçti. Biz tarım kurallarını öğrenip tahil hasadı yapmaya, küçük ve büyükbaş hayvan yetiştirmeye başladığımız, dolayısıyla besin kaynaklarını kaderin insafından kurtararak kontrollü koşullar altında aldığımız zaman, büyük devrim gerçekleşti.
Sayfa 142 - Odtü Yayıncılık Michio KakuKitabı okudu
Süper simetrinin doğada hiç bulunmaması, biraz komiktir. Şimdiye kadar yalnızca kâğıt üzerinde var olmuştur, fakat o denli güzel ve ikna edici bir kuramsal araçtır ki, fizikçilerin çoğu süper simetrinin eninde sonunda keşfedileceğine muhakkak gözü ile bakmaktadırlar.
Sayfa 139 - Odtü Yayıncılık Michio KakuKitabı okudu
Simetri, benzer şekilde fiziğin dışında kalan alanlardaki problemlerin çözümü için de kullanılabilir. Örnek olarak diyelim ki bir terzi, bir gelinlik dikmiş olsun. Düğünden hemen önce terzi, gelinliğin bir tarafının hafifçe uzun olduğunu fark eder. Önünde iki seçenek vardır. Giysinin bütün kalıplarını masaya serebilir, uzunlukları farklı olan parçaları zahmetli bir şekilde orijinalleriyle karşılaştırabilir ve fazla olan kısmı dikkatli bir şeykilde kesebilir. Veya, simetrinin gücünden yararlanarak gelinliği basit bir şekilde ortadan katlayabilir, iki kenarı üst üste getirerek fazlalığı kesebilir. Simetri, sağ ve sol yarıların ıraksaklığı ortadan kaldırmak ve istenmeyen fazlalığı izole etmek için kullanılabilir.
Sayfa 136 - Odtü Yayıncılık Michio KakuKitabı okudu
Feynman, herhangi bir kuram öngördüğümüz zaman kendimizin en insafsız eleştirmeni olmamız gerektiğini söylemişti.
Sayfa 135 - Odtü Yayıncılık Michio KakuKitabı okudu
Lisans eğitimine Harvard'da matematik öğrencisi olarak başladı, fakat 1962 yılında bir fizik öğrencisi olarak mezun oldu.
"Matematikten usanmaya başlamıştım," diye anımsıyor. "Çok eğlenceli olmakla beraber, amacının ne olduğunu anlamıyordum. Fakat, doğanın ortaya koyduğu soruyu yanıtlamaya çalışmak, işte bu, bana daha odaklanmış bir çalışma şekli gibi göründü, ayrıca daha da tatmin edici geldi."
Sayfa 131 - Odtü Yayıncılık Michio KakuKitabı okudu
Başka bir deyişle, bugün dört kuvvet görüyor olmamızın nedeni, evrenin böylesine yaşlı ve böylesine soğuk olmasıdır. Eğer Büyük Patlama'ya şahit olabilseydik ve eğer kuram doğruysa, maddenin tümüyle süper sicimin simetrilerini, sergilediğini görecektik.
Sayfa 130 - Odtü Yayıncılık Michio KakuKitabı okudu
Eğer simetri asla kırılmasaydı, evren epeyce sıkıcı bir yer olurdu. İnsanlar var olamazdı (çünkü hiç bir atom olmazdı), yaşam mümkün olmazdı ve kimya çökerdi. Dolayısıyla, evreni böylesine ilgi çekici yapan şey, simetrinin kırılmasıdır.
Sayfa 128 - Odtü Yayıncılık Michio KakuKitabı okudu