Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ali Ç.

Ali Ç.
@elbistanli81
aşçı
lisans
sakarya
20 okur puanı
Mayıs 2021 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Ülkü annesine sarılıp “Anne?” dedi yine, Semiha kızının saçını okşarken “Hımm?” diye mırıldandı yine, “Biz çok güçlüyüz biliyosun demi?” diye sordu Ülkü. “Bilmem mi! Sizi ben doğurdum,” dedi Semiha. Güçlüydüler, en zor günlerde bile aralarındaki sevgiyi kaybetmemiş, canları pahasına birbirlerine sahip çıkmış ve her şeye rağmen birlik içinde hayatta kalmışlardı! Güçlü olmak öğrenilen bir çabaydı.
Reklam
Arkadaşlık, dostluk, sırdaşlık zor şeyler herkesle olunmuyor, hele ki bu devirde 😔
Yoklukla savaşanlara duygular fazla gelirdi, utanç her yanı kış gibi sarar, eksiklik içinde yaşamanın zorlukları fırtınaya dönüşür, hisler buz tutar ve- yargılar ağır basardı. İnsan akıllıysa, işte bu zamanlarda hep duygularından kaçardı. Çünkü o duygular hayat mücadelesinde olanlara sanki haramdı.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
milattan önce 2 bin yılına kadar da Mezopotamya’nın insanı Sümerce konuşmuş, o kadar yaygın bir dilmiş.4 Binlerce yıl konuşulmuş. Hatta bugün sizTürklerin kullandığı, Ural-Altay dil kuşağından gelen diliniz de Sümerlerin etnik dilinden türemiştir.5 Sümerlerin etnik dilinden türeyen yegâne dildir tüm Türk dilleri. Bir düşünün çocuklar, Sümerler sizin gibi konuşuyorlarmış! Bir örnek vereyim, Sümerlerin dört ayrı diyalektiği vardı ve edebiyatta kullandıkları Sümer diyalektiğine Eme-sal, diyorlardı.6 Eme-sal, ince ayar, iyi dil demek. Sizin dilinizdeki emsal kelimesi ile aynı anlamda.7 Bu gezegende ilk konuşulduğu düşünülen dilin torunlarısınız. Bunun yanında, ilk defa yazı yazanlar da Sümerlerdir! Peki, Sümerlerin tüm bunları bildiğini biz nereden biliyoruz? Bu bilgilerin gerçek olduğu, daha doğrusu, binlerce yıl önce Sümerler tarafından bilindiğine dair elimizde delilimiz var mı?”
İlmiye: “Sümerler ondalık sayılar kullanmak yerine 6’lık sayı sistemi kullanıyorlardı. Altışar altışar sayıyorlardı, bugün bizim için 10 ne ise Sümerler için de 6 oydu. 360 derece Sümerlerden geliyor. O yüzden de saatleri 60 tane dakikaya, dakikayı da 60 tane saniyeye, saniyeyi de 60 tane saliseye böldüler. Yani bugün hâlâ kullandığımız zaman dilimi taa Sümerlerden kalma bir hesaplamadır ama nedenini bilmiyorum.”
Reklam
Evin zenginliği öyle bir boyuttaydı ki nutku tutuldu Fehmi’nin, savaş sonrası böylesine bir zenginlik nasıl olabilirdi? Kendini küçücük hissederken bir daha hissetmeyeceğine yeminli olduğu bu duygu iliklerine yine işledi. Birilerinin abartılı zenginliği başka birilerinin daha da fakirleşmesi değil miydi? Kapının girişindeki altın varaklı konsolun detaylarına, girişin ortasındaki cam kubbenin altında duran altın heykelin parlaklığına bakarken azaldı da azaldı Fehmi, buradaki zenginliğe şahitlik etmek; açlıktan ölen çocuklara, emek tembelliğinin yarattığı cahilliğe, yokluk içinde birbirine düşen fakirliğe şahitlik etmek gibiydi.
Derviş devam etti: “Önce insan olacaksın, sonra Müslüman ya da Hıristiyan ya da Yahudi... Tüm bu dinler, insana insanlığı öğretebilmek için sunulmuşlardır. Sen, insan olmayı başarabilmek için doğduğunu anlamadıysan, hangi dine inandığının hiçbir anlamı yok. Çünkü din gidilen bir yoldur, varılan yer değil. Yaradan’ın suretinde yaratıldığını, onu temsil ettiğini, yaşama duyduğun saygının ölçümü için burada testte olduğunu unutmayacaksın. İlla taraf tutacaksan tek bir taraf olduğunu, yaşamın tarafında olman gerektiğini unutmayacaksın! İnsan olmak, asıl önemli olanın ne olduğunu anlamakla başlar ve asla unutmamakla şekillenir.”
Ali parmağı havada, Fred’in izin vermesini bekleyemeden kelimelere döktü hayretini “Beş kitap! 160 bin sayfa! Nasıl olur da insanlar beş kitaba sığacak bilgiyi 1300 yıl hiç unutmadan ezberleyebilirler öğretmenim?!” “Güzel bir soru Ali. Hayret verici, sarsıcı bir soru, ancak cevabını ben de bilmiyorum çocuklar... Kimsenin bildiğini de sanmıyorum,” 
"Karnının doymayacağı yerde açlığını belli etme" derler, ne güzel sözdür, her insana dert açılmaz, her insanla dertleşilmez.
Varım ama yok gibiyim
Kimsenin konuşmadığı bir dil gibiyim... Kimsenin inanmadığı bir deli ... Yazarının bile okumadığı bir kitap... Hiç çalmayan bir şarkı.... Hiç vatandaşı olmayan bir ülke ... Hiç sorulmayan bir soru gibiyim... Kalabalıklar içinde varım ama yok gibiyim.
Reklam
"Bir binanın camlarımın çoğu kırıksa, insanlar diğer camları kırmaktan çekinmez ve bunu suç olarak görmezler. Eğer insanlara kırıklarınızı gösterirseniz, acılarınıza taş atmaktan ve sizi daha fazla kırmaktan asla çekinmezler."
Ali Ç.

Ali Ç.

, bir kitabı okumayı düşünüyor
Balıkçı ve Oğlu
Balıkçı ve OğluZülfü Livaneli
8/10 · 26,8bin okunma
Okumanızı tavsiye ederim.
insanı anlamak için insanlığı anlamak lazım, insanlığı anlamak için inancı anlamak lazım, inancı anlamak için dini anlamak lazım, dini anlamak için tüm dinleri anlamak lazım ve tüm dinleri anlayabilmek için anlamaya en baştan başlamak lazım... Çünkü hedefimiz gerçek bir Müslüman olmak! Kitabımızdaki Amentü Duası, İslam’dan önce indirilen dinlerin kitaplarına ve yaşamış peygamberlere de inanmayı imanın şartları arasında sunar bize. Ve gerçek Müslüman her şeyden önce bir düşünürdür, bir lokomotifin nasıl motoru varsa ve o motor sayesinde kendi kendine gidebiliyorsa, gerçek Müslüman’ın da kendi fikri olmalı, düşünmeli. Gerçek Müslüman aldım kullanır. Bilgi toplamadan nasıl aklını kullanacaksın?! Gerekli ve doğru bilgi olmadan sonuca varmaya çakşırsan elinde eksik rakamlarla toplama yapmaya çalışmış olursun ve sonuçların daima hatalı çıkar! Sen öğreneceksin Orhan! İslam her şeyi öğrenmek için çabada olmayı gerektirir! Senden önce kim ne yapmış, neden yapmış hepsini öğreneceksin Orhan, çalışkan olacaksın ve ondan sonra Müslüman’ım diyeceksin! Çabada olduğunu göstereceksin!
129 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.