Tarihin en uzun ömürlü, en büyük devletini kuran Osman Bey' in , bu kuruluş süreci ve öncesinde kendi iç dünyasında yaşadıklarını, öfkesini dizginlemesini, ehilileşmesini, Osmancıktan Osman Bey, Osman Bey'den Osman Gazi oluşunu, kayıya ve Oğuza olan bağlılığını çok güzel bir şekilde anlatıyor.
Soyca benimsenen inançların, ülküler in, amaçların çok büyük dediğimiz dünyayı nasıl küçülttüğünü, Osmancığın büyük dünyasını da, Osman Gazi olma yolunda nasıl küçüldüğünü; bunun yanı sıra devlet içinde düzen sağlamanın da bir gaza, bir sefer olduğunu bunun kaleler düşürmek kadar hatta daha da önemli ve gerekli olduğunu vurguluyor.
Tarık Buğra ilk okuyuşum ve son olmayacak inşallah. Kendine has yorumunu, böyle bir kuruluş hikayesinde okumak çok güzeldi. Tavsiye ederim..