·
Not rated
"İşçi haklarının savunulduğu ender kitaplardan biri"
"Pelageya Nilovna haksızlığın, adaletsizliğin, emekçilerin yanında dimdik duran, o eli öpülesi kadın! Kadın gibi kadın. Ana gibi ana. Ana dediğin budur işte. Ana yalnızca doğuran, yediren, içiren değildir. Aynı zamanda düşüncelerini herkese, her şeye rağmen özgürce haykırabilen, evladının gittiği doğru yolda, ona inanan, onun yanında duran, sonuna kadar onu destekleyen kadındır da ana. Kitabın finali çok acıklı, çok hüzünlü ve ana için çok gururlu bir final!
Okurken tüylerinizi diken diken edecek, yer yer düşündürücek, yer yerde köpürten bi kitap!
Umudun eşsiz örnekleri...
Farklı hayatlarda farklı zorluklarla birbirini bağlayan 3 kadının hikayesi...Umudun eşsiz örnekleri dedim ben onlara. Hepimizin içinde bulunan ama bazılarımızın bastırdığı, bazılarımızın kabullendiği, bazılarımızın ise savaştığı umutlar... Bizi biz yapan ve bizde can bulan umutlar. Bu hikayede de bunu apaçık bir şekilde görüp onlarla umudunuzu
Türkan saylanın hayatını ele alan bıyografı turundekı eserı yazarımız bütün kitaplarında oldugu gibi yalın bır dille ele almıstır. Nerden oldugunu bıle hatırlamadıgım bır ınsanken kıtap sayesınde hem Turkan saylanın cocukluktan başlayan doktorluk hayallerine başta arkadaşına yazıdıgı mektuplarda cokça yer verilmiştir. Türkan doktorluk hayallerini aşka tercih etmiş sonunda oda aşka yenilmiş kendı gibi doktor olan bırıyle evlenerek bu yolda onu ancak bır doktorun anlayacagına inanarak yuva kurmuştur. aşkı ikinci plana atan türkan hem anne hem eş. Hemde doktorlugu göğüslemeye çalişmış sonucta hastaları için herşeyı ikinci plana atan doktorumuz evliliğini yüretemeyerek zor bı şekılde bıtırerek hayatını herkesın kacıp uzak durdugu cuzzam hastalıgına feda etmiş o hastalarla ilgilenmiş yaralarını sarmıs kacmayı düşünmeği gibi onları sarıp sarmalaayarak hayatlarına yardım etmiş , az bır bütçeyle zor sartlarda yanında öğrencileriyle yerı gelip doğunun en ücra yerlerınde kapı kapı gezerek hastalıgı erken teshıs etmek, onları iyileştirip hayata kazandırmak için kendi gibi fedakar öğrencilerle emekler vermiş, yetmemiş kardelenler yetiştirmiş, meslek sahıbı yaparak onlarla başlayan sayıları bınlere ulaştırmış eli öpülesi kadın. Meyve veren agac taşlanır mısalı sureklı gavurlukla ınancsızlık ve terör yandaşlıgıyla suclanmayı umursamayıp amacından şaşmamiş bır kahraman olarak hayata gözlerini yummuştur.
Hem fedakâr hem bencil olabilir miyiz? Eğer bu iki durumu tek bir kişiye gösterecek olsak birbine zıt olan bu iki duyguyu aynı anda aynı kişiye besleyemeyiz fakat farklı kişilere besleyebiliriz. Yani birine bencilken diğerine fedakâr olabiliriz. Tezatlar kraliçesi Henriette.. Kocasına ve çocuklarına fedakârken, sevdiği insana bi o kadar bencil.
Alev Alatlı bence Türkiye'nin gelmiş geçmiş en iyi kadın yazarlar arasında yer alıyor. Üslubu ağır olsa da ben çok severim. Aklındakileri cümlelere bu kadar harika dökebilen, entelektüel bilgi birikimini okuyucunun anlayabileceği tarzda kaleme alan bir yazar nadir bulunur. Ne diyeyim eli öpülesi yazar. Alev Alatlı seviyorum seni.
116 syf.
·
Not rated
Ahmet Rasim'le tanışma ve son dönem Osmanlı hakkında
Ahmet Rasim'le tanışmam geç olsa da güzel bir tanışma oldu diyebilirim . Gözlemciliği ve sade diliyle kendi çocukluğundan yola çıkarak yazdığı anı kitabı olan Falaka çok yerinde bir başlangıç oldu . Çoğu anı kitabının aksine taraflı bir gözlemden ziyade olaylara daha bütüncül bir şekilde bakması benim çok hoşuma gitti .
Yetim bir şekilde
