"Hayır Mahir amca," diye lafa atıldı Yankı. "Sen her zaman en iyisiydin, bana yaptıklarını asla unutamam." Son cümleyi kurarken babasının tam gözlerinin içine bakıyordu. "Ben unutsam yaşadıklarım unutturmaz. Yaşadıklarım unuttursa çocukluğum unutturmaz. Seni hep hatırlayacağım, başkaldırmayı ben senden öğrendim."
Ama bir beklediğiniz varsa genellikle gelmez. Beklemek çünkü, bir olmazı oldurmayı umanların safdilliğidir. Gelecek zaten kalbinizi yormadan gelir. Bekletmek, gelmeyeceklerin işidir. Bu yüzden en çok gelmeyecek olanlar beklenir.
Didn’t every woman feel like a little girl when their dad gave them a good hug? Didn’t everyone just want to stay there until the monsters went away?
No?
Well, good for you and your independence then. Pop some champagne and celebrate. Congrats, you made it into adulthood. Me, not so much. I would take my dad’s hugs over anything.
“Ok, you did good. I have more to tell, but you can’t freak out okay? Because if you freak out, I’ll freak out, and I can’t freak out.”
“Jesus, you’re already freaking me out with all the don’t freak outs.”
“I love you,” said Shane. “Dramatically, violently, and forever.”
She kissed the top of his head, smiling brighter than the sun.
“I’ve always loved you,” he whispered.
“What a coincidence,” she whispered back. “I’ve always loved you,
too.”