elif

elif
@eliffkr
・。.・・.per aspera ad astra・。.・・.✭
208 syf.
·
Not rated
Günden Kalanlar
Günden KalanlarKazuo Ishiguro
7.8/10 · 5.3k reads
Reklam
Çok sonraları anladım ki yoksulluk ve sefalet içinde yaşayan Rus halkı, kendilerini acıyla eğlendirmeyi, onlarla çocuklar gibi oynamayı pek seviyor ve mutsuz olmaktan nadiren utanıyordu. Bitip tükenmek bilmeyen tekdüze çalışma günlerinde acı bayrama, yangın da eğlenceye dönüşebiliyordu; anlamsız, bomboş bir yüzde bir sıyrığın süs olması gibi...
Sayfa 200Kitabı okudu

Reader Follow Recommendations

See All
-Ölmek büyük bir marifet değil, sen yaşamayı becerecektin asıl!
Sayfa 272Kitabı okudu
Hayatımız bizi her türden rezil, aşağılık yanlarının bolluğuyla şaşırrtığı kadar; bunca pisliğin, rezilliğin ortasında aydınlık, insancıl bir hayat yaratacağımıza ilişkin sarsılmaz bir umudu var eden ışıltılı, sağlıklı, yaratıcı, insancıl, iyi bir şeylerin karşı konulmaz biçimde gelişip durmasıyla da şaşırtır.
Sayfa 256Kitabı okudu
Reklam
Sessiz... sakin... ama inatla yaşa!
Sayfa 236Kitabı okudu
-Bari gidip bir çay içelim, -dedi dedem, elini omzuma atarak.- Anlaşılan, kaderin benimle yaşamak, kardeş... Kibritin tuğlanın üzerinde bıraktığı iz gibi sen de benim üzerimde iz bırakacaksın.
Sayfa 235Kitabı okudu
Çocukluğumda bir kovan gibi görürdüm kendimi: Basit, sıradan insanlar, hayat üzerine bilgilerinin, düşüncelerinin balını arılar gibi kovanıma taşır, sunabildikleri ne varsa ruhumu zenginleştirmek üzere getirip cömertçe sunardı. Bal her zaman temiz olmazdı, hatta çoğu kez acı olurdu. Ama her bilgi, yine de baldı!
Sayfa 149Kitabı okudu
Tüm toprağı, her şeyi saran sessizlik insanın içine doluyordu. İnsanda en arı, en ince düşünceler de böyle anlarda doğuyor sanki; ama bunlar örümcek ağı gibi saydam, uçucu, ele geçmez, söze dökülmez şeyler oluyor... Bu düşünceler insanın ruhunu üzüntüden yakıp tutuşturarak, onu aynı anda hem yatıştırıp hem de rahatsız ederek, kayan yıldızlar gibi bir an parlayıp kayboluyorlardı ve ruh kaynayıp eriyor, hayatımız boyunca koruyacağı kesin biçimini alıyor, kişiliği oluşuyordu.
Sayfa 139Kitabı okudu
"Yapayalnızım" dediğinde yüzünün nasıl değiştiğini, allak bullak olduğunu görmüştüm. Bu sözlerde benim de anlayabildiğimm, yüreğime dokunan bir şeyler vardı. Peşinden gittim.
Sayfa 138Kitabı okudu
Reklam
-Ey göklerin ölümsüz efendisi! Sana ne sunabilirim ya da yaptıklarımı nasıl telafi edebilirim ey yüce Tanrım... Bizi tüm hayallerden koru... Tanrım, beni bazı insanlardan uzak tut... Gözyaşlarımı kurutma ve ölümlü olduğumu unutturma...
Sayfa 119Kitabı okudu
İnsan sevgisi pazarda satılmaz ki, gidip alasın.
-Annen seni şu koca dünyada yapayalnız bırakıp gitti be kardeş...
Her şey alabildiğine tuhaf ve rahatsız ediciydi. Buradakinden başka bir hayat bildiğim yoktu, ama hayal meyal hatırladığıma göre annemle babam başka türlü yaşarlardı: Konuşmaları başka türlüydü, neşeleri başka türlüydü; birlikte yürür, birlikte oturup kalkarlardı; birbirlerine yakındılar. Akşamları pencerenin önünde oturup sık sık ve uzun uzun gülerler, bağıra bağıra şarkı söylerlerdi.
3,186 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.