Bu devrin zorluğuysa dış dünyamıza ulaşım imkânları değil, iç dünyamıza ulaşım imkânlarıdır. Dışarıyla o kadar meşgul olduk, oluyoruz ki içeride bir şeyleri ihmal etmiş, iletişimi koparıp uzaklaşmış durumdayız.
"Son pişmanlık fayda etmez" denir, son nefes havaya karıştığında, ardımızda bir hoş seda, güzel tanıklıklar, hayırlı işler, yasemin kokuları bırakabildiysek ne mutlu bize. Yüzümüzü döndüğümüz o ebediyet yurdunda, azığımız onlar olacaktır.
Anıları hatırlamakta mahirdi, anılar ne zaman kapısını çalsa kapıyı sonuna kadar açıp içeriye buyur ederdi onları. "Mazi, olduğundan farklı hatırlandığı için mi kutsaldı, yoksa sahiden geçmişe ait her şey güzel miydi?