120 syf.
10/10 puan verdi
İnsanlık Tarihine Bir Katkı: İslâm Medeniyeti
İnsanlık Tarihine Bir Katkı: İslâm Medeniyeti            ⁂ ⁂ ⁂ İslâm Medeniyeti, geniş bir araştırmaya sahip tarihi bir olgu demek, tanım için yetersiz kalır. Bu olgunun sınırları çizilmesi, pek imkansız olduğunu söyleye biliriz. Roger Garaudy, “İslâm Medeniyetinin İnsanlığa Katkısı” 1946’da ilk baskısı yapıldı, giderek ilaveler yapılarak
İslam Medeniyetinin İnsanlığa Katkısı
İslam Medeniyetinin İnsanlığa KatkısıRoger Garaudy · Timaş Yayınları · 2020219 okunma
Endülüste Lengüistik & Edebiyat Tarihi
“Filoloji, gramer ve leksikoloji dahil lengüistik alanında Endülüslü müslümanlar Iraklılardan hemen sonra ilk sırayı alırlar. Edebiyat tarihi bakımından özellikle Abbasiler, Murabıtlar, Muvahhitler dönemi, üzerinde durulması gereken dönemlerdir. Emevîler zamanında atılan kültür ve medeniyet tohumlarının meyveleri bu dönemlerde devşirilmeye başlanmıştır. Ve Batıyı büyük ölçüde etkilemiştir…”
Reklam
223 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 days
Kitap, isminden de anlaşıldığı gibi, Hz. Muhammed'in vefatından bir kaç gün öncesinden başlayıp, vefatı sırasında ve sonrasındaki 50 yıllık bir zaman diliminde olan olayları anlatıyor. Bu dönemde, gerek peygamberin ailesi içindeki yaşanan olaylar ve gerekse sahabe'nin birbirleriyle yaşadığı olumlu ya da olumsuz tüm olaylar, en ince ayrıntısına
Peygamberden Sonra
Peygamberden SonraLesley Hazleton · Kitabix Yayınları · 2013543 okunma
170 syf.
8/10 puan verdi
Türkler bir gecede mi Müslüman oldu?
Türklerin Müslüman olması süregelen bir tartışmadır. Bu konuda yaygın iki görüş vardır. Bunlardan ilk akla geleni tarih kitaplarında bize öğretilen Türklerin, eski inançlarına benzerliği ile İslam dininin bir takım konularda benzer özellikleri sayesinde bu dini kabul etmeleridir. Diğer bir görüş ise çok az kişinin kabul ettiği daha doğrusu kabul
Araplar'ın Türkistan'a Girişi
Araplar'ın Türkistan'a GirişiZekeriya Kitapçı · Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı · 20003 okunma
393 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 30 hours
ATATÜRK ATEİST MİYDİ
Bir insanın kendine karşı en büyük ödevi hakikati keşfetmektir. (#73093133) ______ En hoşlanmadığım hususların başında aklımla dalga geçildiği hissi yaşamak veya başka bir ifadeyle aldatılmışlık hissi yaşamak gelir. Bu hissi en çok yaşadığım hususların başındaysa Atatürk’ün şahsının ve onun icraatlerinin din ve
Din ve Allah
Din ve AllahDoğu Perinçek · Kaynak Yayınları · 201449 okunma
1253 syf.
10/10 puan verdi
Kitap daha çok okunsun diye amme hizmeti
Kadı Abdulcebbar köklü reddiye geleneğinin önemli temsilcilerinden derya deniz bir abimiz. Kendisi İslam dışında diğer dinler ve mezhepler hakkında da oldukça bilgili. Bununla beraber tarih bilgisi ve rivayetler üzerinden yaptığı temellendirmeler de fikri yetkinliğini gösteriyor. Kitabın birçok yerinde bunu görüyorsunuz. Bugün din eleştirmeye
Tesbitü Delailü'n-Nübüvve
Tesbitü Delailü'n-NübüvveKadî Abdülcebbâr · Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı · 201714 okunma
Reklam
Şeriat
Arkadaşlar bazı ülkeler şeriat yönetim biçimi ile yönettiklerini söylüyorlar fakat bu durum asla böyle değil o ülke ve insanlara bakıp şeriat şöyle şeriat böyle demeyin araştırın Zaten hadis te de geçiyor peygamberimiz diyor ki benden sonra gerçek ve doğru şeriat sadece 30 yıl devam edecek diyor Bunun 2. Buçuk senesi Hz Ebu Bekir dönemi 10 senesi Hz Ömer dönemi 12 senesi Hz Osman dönemi 4 yıl 9 ay Hz Ali dönemi 6 ay ise Hz hasan dönemi dir Bunlar toplanınca ortalama 30 yıl ediyor ondan sonra emeviler dönemi başlıyor zaten Yani tam anlamıyla layıkıyla uygulanan bı şeriat günümüzde mevcud değil başka ülkelere ve insanlara bakıp dininizden soğuyup yadırgamayın araştırın.
464 syf.
7/10 puan verdi
Anadolu Türkleri'nin Aleviliği Nedir?
Öncelikle Aleviliğin kökenleri hakkında birçok farklı görüşün olduğunu belirtmeliyim. Alevilik hakkında yazanlar, genelde kendi ideolojik ve dinî görüşlerinin etkisi altında oldukları için, yanlı bir bakış açısı ile Aleviliği tanımlarlar. Bu kitapta yanlı bir bakış açısından kurtulamamış. Yanlı bir bakışı derken Aleviliği eleştirmemiş, sadece
Alevilik Anadolu'nun Gizli Kültürü
Alevilik Anadolu'nun Gizli KültürüNejat Birdoğan · Kaynak Yayınları · 09 okunma
176 syf.
·
Not rated
·
Read in 35 hours
"Tarihi, hayatı anlamak ve anlamlandırmak için okuyanlara..." diyerek başlıyor kitap. Emevîler döneminde iktidara gelen 14 halife 90 yıla yakın hüküm sürmüşlerdir. Hz. Muaviye olabildiğince iyi biri olarak anlatılmış. Bana biraz değişik geldi... Ya da ben çok önyargılıyım. Muaviye ölümünden sonra Yezid'i halife olarak bırakmıştır. Halifelik veliaht sistemine geçmiştir. Bu dönemde Kerbela olayı gerçekleşmiştir. Hz. Hüseyin ve 70 den fazla erkek katledilmiştir. (Acı verici...) Kerbelâ hadisesi birkaç yıl içinde etkileri görülen birçok tepkinin sebebi olduğu gibi asırlar süren bir yas geleneğinin de gerekçesidir. Emevi halifeleri içinde iyi yönetim sağlayıp, adından söz ettiren kişi olarak Ömer b. Abdülaziz görülmüştür. Öyle ki kendisi beşinci Râşid halife olarak kabul edilmiştir. Emevi Devleti'nin yıkılışını hızlandıran etkenler: *Hanedan içi çatışmalar *Kabilecilik *Arap mevali rekabeti *Muhalefetle çatışmalar *Toplumsal değişim *Mali yönetim *Toprak politikası *Adalet ve güven duygusunun zedelenmesi *Kültürlerin karşılaşması Emeviler dönemi, fikri ve dini hayat açısından çok canlı bir dönemdir. Dönemin tartışma konusu olan fikirlerin çoğunda mevalinin etkisinin olduğunu söylemek gerek. Mücessime, Müşebbihe, Mutezile, Mürcie gibi akımların hemen hepsinde mevalinin etkisi vardı.
Emeviler
EmevilerAdnan Demircan · Beyan Yayıncılık · 201564 okunma
160 syf.
6/10 puan verdi
Hz. Muhammed ve Arap- İslam Kültürü Dönemi
Hz. Muhammed ve Arap- İslam Kültürü Dönemi
August Bebel
August Bebel
İncelemeye başlamadan önce şunu belirtmek isterim. Kitabın yazarı bir ateist. Ateist olduğundan mütevellit tüm dinlere eşit mesafede ve ölçülü yaklaşmış. Yazar eserinde kronolojik olarak İslamiyet'in doğuşu ve Arap ırkı ve Arap kültür çevrelerini anlatıyor. Öte yandan yazar tabiri caizse "Sezar'ın hakkı
Hz. Muhammed ve Arap- İslam Kültürü Dönemi
Hz. Muhammed ve Arap- İslam Kültürü DönemiAugust Bebel · Kapra · 202193 okunma
Reklam
Ömer b. Abdulaziz şunu diyor: "Ben veya başka bir halife, Allah'ın Kur'an'la çizdiği İslám yolunu takip ettiğimiz müddetçe bize itaat vardır. Şayet Allah'ın kanun ve buyruklarından ayrılırsam O'nun kanunlarını değil, kendi keyfi kanunlarını tatbik etmeye kalkışırsam, bana itaat yoktur." İste, İslâm'in "ulu 'l-emre itaat" kanunu da budur.
96 syf.
·
Not rated
·
Read in 3 days
Türk Memlüklerin Faziletleri
Makdisi; 1416'da Remle'de doğmuştur. Kahire'de 1483 yılında 67 yaşında iken ölmüştür. Memlük Devletinin, Yavuz Sultan Selim tarafından yıkıldığını görememiş, bu yüzden kendi zamanına kadar olan sultanların hayatlarına değinmiştir. Dört halife dönemine, ardından Zalim hükümdarlık başladı diyerek Emeviler, Abbasiler, Fatımiler, Eyyûbiler, en sonunda ise Memlükler dönemine -diğerlerine oranla biraz daha ayrıntılı- şekilde anlatmıştır.  Türk memlük devletinin sona ermesi ve akabinde  Çerkes Memlükleri'nin başa geçmesine ve 1468 yılında Eşref Kayıtbay'ın sultan olmasına kadar olan dönemi anlatarak bitiriyor. İkinci ve üçüncü bölümlerde Türklerden bahsediyor. Türklerin Mısır'a gelmesini bir nimet olarak görüyor. Onların diğer insanlardan ayrıldığını ve bunun bir Allah vergisi olduğunu söylüyor Makdisi. Sonra başlıyor Türklerin özelliklerini saymaya. Bu özelliklerin Müslüman arap çocuklarından sadece birinde dahi nadir bulunduğunu da söylemeden geçmiyor. İki kişi kavga etse bir türk elindeki asayla dürtüklese veyahut kırbaçlasa kavga anında biter, ayrılırlar. Ancak bu kavga esnasında bir kadı yada fakih geçse kavgalarına devam ederlermiş. İki hasımdan biri diğerine "askere gidelim, soralım." Dediği an haksız olan hemen kaçarmış. Bir kez daha Türklerin baskın olduğunu görüyoruz Maksidi'nin anlattıklarına bakarak.
Mısır'daki İslâm Devletleri ve Türk Memlüklerin Faziletleri
Mısır'daki İslâm Devletleri ve Türk Memlüklerin FaziletleriMuhibbeddin Ebu Hamid Makdisi · Yeditepe Yayınevi · 201915 okunma
Dünyanın neresinde olursa olsun,devlet adamları ile sıradan vatandaşa aynı hukuk tatbik ediliyorsa,bir devlet yetkilisi ile bir çoban aynı mahkemede,aynı tarafsızlıkla muhakeme edilebiliyorsa,o zaman o ülkede adalet vardır;nizam vardır;huzur vardır...Bütün bunların olduğu hürriyet dolu bir ülkede de elbette anarşi yoktur,terör yoktur.Ve böyle bir ülkenin her tarafına, Hz.Ömer'in şu sözünü yazabilirsiniz artık: "Adalet mülkün temelidir!"
İnsanlar şunu görmek istemiyorlar ki, Batı emperyalistleri, sömürdükleri Afrika'dan defolup çıksalar, dünyada aç kalmayacak... Tabii ki, oluşturdukları küçük devletlerin başlarına koydukları kukla Devlet Başkanlarını da beraberlerinde götürmek şartıyla!..
684 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.