Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Tanrıkut Mete Han
Metehan kendisi itaat eden ve emrini sorgulamayan bir ordu kurmak istiyordu. Bunu gerçekleştirmek için sesli bir ok icat etti. Süvarilerine ok atma talimi yaptırırken “sesli okun atıldığı hedefe ok atmayan idam edilecektir” emrini verdi. Daha sonra hep birlikte ava çıktılar. Sesli okun atıldığı hedefe ok atmayanlar hemen orada öldürüldüler. Emir kesin ve netti.Bundan sonra Metehan ıslıklı ok ile kendi en iyi cins atını vurdu.Yanındakilerden ata ok atmaya cesaret edemeyenler hemen öldürüldüler. Bir süre sonra Metehan sesli oku kullanarak kendisini seven bir hanımını vurdu. Yanındakilerden bazıları yine ok atmaya cesaret edemeyince onlarda öldürüldüler. Kısa bir zaman sonra Mete babasının cins atını okladı vurdu. Bu kez emrindeki askerler artık hiç tereddüt etmeden hep birlikte ok attılar. “Sevdiğine ok atanların safındayım bende”.
Dualarımız neden kabul olmuyor?
Bir gün, İbrahim Ethem hazretleri, Basra şehrinde dolaşırken, Basra'lılar yanına yanaşıp: "Ey hazret! Allah'u Tealâ Kur'an-ı Kerimde: "Bana dua edin, (dualarınızı) kabul edeyim." buyurduğu halde, biz çok zamandır dua ediyoruz, dualarımız kabul olmuyor. Sebebi nedir?" diye soru sordular. Bu soruya Hazret şöyle cevap
Reklam
Hayvan çiftliği - 1984
Şimdi... 1984’ün henüz yarılarında olsam bile hayvan çiftliği ile olan ütopik benzerliğin çok fazla olduğunu anlamak zor değil. Şöyle bir bakalım. İlk olarak 1984’de insanların ne geçmişe dair anıları var ne şimdiye dair şikayetleri, tabii neler olduğunun farkında olan insanlar hariç. Hayvan çiftliğine benzeyen ilk yön buradan başlıyor. Şöyle ki, çiftlikte devrim olduktan sonra hayvanlar alfabeyi öğrenmeye başladı bununla beraber düşünmeye de başlamışlardı, sonrasında her şeyi hızlıca unutsalar bile öğrenmek için çabaları vardı. Napolyon başa geldiğinde ise sadece kendi çocukları için okul açmıştı. Hayvanlar tam bu zamanda bir bağnazlığa düşüp Napolyon’a kayıtsız güvenmeye başladılar. Sorgulama yok, tam itaat. Geçmişte olan şeyleri unuttular. 1984’de ise hemen hemen aynı şey. Devrim oldu, Büyük patron başa geldi ve insanlar “düşüncesuçu “ yapmasınlar diye kelimeler yok edilmeye başladı. Bu yolla insanlar tam itaate bağlandı. Değinmek istediğim diğer nokta ise kurallar. Hayvan Çiftliği’nde bozulmamış 7 Emir’in 7. maddesi: “ Bütün hayvanlar eşittir”. Daha sonrasında bu emir, “ Bütün hayvanlar eşittir ama bazıları daha eşittir” olarak değiştirildi. 1984 de ise toplumun eşit olmadığının farkında olan çok az kişi var. Bu paragrafı toparlayacak cümle ise 1984’de :“ Savaş barıştır, özgürlük kölekiktir, cahillik güçtür.” Anlatmak istediğim şey bu kadar. Engellenseniz bile, yetersiz olsanız bile düşünmekten kaçınmayın 🙃
1984
1984
Hayvan Çiftliği
Hayvan Çiftliği
GERCEK DİN KÖKTENGRİ SONRASINDAKİ ÜTOPİK VE SEMAVİ DİNLERİ ( 1 ) Bütün bu ikili tipolojik tasnifleri Türk din tarihine uyguladığımız zaman bu tasniflerin Türk din tarihinin iki dönemine uygun düştüğünü ve bu dönemleri karşıladığını görürüz. İşte bu tasniflerden hareketle biz, Türklerin dini tarihinin ilk dönemini “Geleneksel Türk Dini“, ikinci
Hazret-i Mevlânâ, musibetlerden ibret ve nasihat almanın ehemmiyetine dair şöyle buyurur: “Rüzgârın Âd Kavmi’ne ne yaptığını görmedin mi? Suyun da Tûfan’da ne yaptığını işitmedin mi? Kızıldeniz’in Firavun’u nasıl helâk ettiğini; Kârûn’un nasıl yerin dibine geçtiğini!.. Ebâbil kuşlarının fil ordusuna ne yaptığını, tanrılık iddiâ eden Nemrud’un başını küçücük bir sineğin nasıl yediğini!.. Lût’un ahlâksız kavmi üzerine taşların nasıl yağdığını ve onların nasıl karanlık ve mülevves bir göle gömüldüğünü bilmiyor musun? Dünyadaki cansız zannedilen varlıkların (cemâdâtın) sanki akıllı insanlar gibi, peygamberlere yardım ettiklerini uzun uzadıya söylesem, Mesnevî o kadar büyür ve o derece hacim peydâ ederdi ki, kırk deve onu taşımaktan âciz kalırdı. Eğer gözüne, sana cefâ vermek için emir verilse, gözün senden yüz türlü intikam alır. Eğer dişine, seni muzdarip etmesi için emir verilse, sen dişinden ne acı cefâlar görürsün. Tıp kitabını aç da hastalıklar bahsini oku! Ten askerinin neler yaptığını gör! Mâdemki her şeyin canının canı Allah’tır; o hâlde canın canına âsî olmaktan kork! O’nun emirlerine itaat et!” osmannuritopbas.com/09-nisan-2020.html
Abdullah b.Vehb er-Râsibî (Abdullah b.Sebe):
Abdullah b.Vehb er-Râsibî (Abdullah b.Sebe); Muhakkime Hâricîleri’nin ileri gelenlerinden biri. Kaynaklarda adına ilk defa, Hz.Ali’nin safından ayrılarak Harûrâ’da toplanan Hâricîler’den bahsedildiği zaman rastlanmaktadır. Orada toplanan 4000 kadar Hâricî, anlayışlı, ileri görüşlü, kahraman, hatip ve aynı zamanda çok secde etmekten dizleri
Reklam
YAKIN TARİHTE ARAP TÜRK SAVAŞLARI, KATLİAMLAR VE İHANETLER Tam Makale. - 1916 yılının Şubat ayında tarihi Erzurum Kalesi düşmanın sürpriz bir saldırısıyla düştüğünde, bu durumun Osmanlı ordusundaki Arap subaylarının Çarlık Rusyası’nın komutanlarına verdiği bilgiler sayesinde gerçekleştiği anlaşıldı. OSMANLI SALTANATINI YIKMA ZAMANI
673 öğeden 441 ile 450 arasındakiler gösteriliyor.