İyi Bilirdik!
Sözü Nankör cenaze merasimlerinin ritüeli oldu. Fakat acı tarafı bu soruya cevap veren yakınlar için bu son söz iken musalla da olan mevta için artık sözün bittiği amellerin kaldığı yer... İşte tamda burada bir Müslüman olarak sevdiklerimize karşı iyiliği emretmek kötülükten onları nehyetmenin ne kadar önemli bir farziyet olduğunu idrak etmemiz gerekiyor. Birey ve toplum olarak İslâm'ın istediği bir hayat dan uzak olan, sevdiklerimizi sağırlaştıran İslâm dışı hayata güzel demek onları kötü bir akıbete doğru sürüklerken, duyanların ve bilenlerin bu vakıa ya sessiz kalması tıpkı cenaze merasiminde görenlerin kör, duyanların dilsiz olduğu yerde sağırların anlamadığı ve herkesin keşke dediği fakat herkes için hüzün ile biten bir senaryoya dönüşür. Kendimiz ve sevdiklerimiz için asıl iyilik iman esaslarını anlamak ve imanın gereği olan salih amelleri yaparak şahit bir hayat ve salih bir amelle Rabbimize kavuşmak olmalı Rabbimiz bizleri salih amel ile huzuruna giden ve şahit bir hayat yaşayanlardan eylesin.
Münzevî
Bir gün yaşlı bir münzeviye sorarlar:    Sürekli yalnız olmaktan bıkmıyor musun? Yaşlı adam cevap verir: Yapılacak çok işim var. İki şahin eğitmem gerekiyor… Ve iki kartal... İki tavşan sakinleştirmek ve yılanı eğitmek. Eşeği gütmek ve aslanı evcilleştirmek. Ama senin etrafında hiç hayvan göremiyoruz! Neredeler? Onlar, içimizde yaşayan
Reklam
ALLAH Rasûlü (sa) da şöyle demiştir: "Üç şey dışında insanların konuşmaları kendi aleyhlerindedir. Bu üç şey iyiliği emretmek, kötülüğü nehyetmek ve ALLAH Teâlâ'yı zikretmektir." Tirmizî
"Kur’ân-ı Kerîm okumak, emr-i ma‘rûf (iyilikleri emretmek) ve nehy-i münker (kötülükleri yasaklamak) için konuşmak dışında ancak çok lüzum olursa konuş." ~Muhammed b. Suka (k.s)
Gerçek şu ki, Kilise'nin nefret ettiğim yanı, toplumun nefret ettiğim yanıydı. Yani otoriter kişiler. İktidar manyakları. Katı dogmacılar. O her şeyi yönetmek isteyen, açgözlü, sevgi ve cinsellik açısından zayıf salaklar. Bizler yaşamakla meşgulken -tat almakla, denemekle, kucaklaşmakla, öpüşmekle, hata yapmakla, büyümekle meşgulken- onlar
Çocuğumuzu Oruca Alıştırmak...
Çocuğa farz olmasa bile, alışkanlık kazanması ve eğitimi için, oruç tutmasını emretmek daha fazîletlidir. Bu sahâbeden bir grup tarafından rivâyet edilmiştir, Ömer B.Hattâb Ramazân’da sarhoş bir kimseyi gördüğünde ona vurmuş ve şöyle demiştir: “Bizim çocuklarımız (dahi) oruç tutuyor?!” Bu yüzden çocukları, gündüzün sadece bir kısmı da olsa, azar azar oruca alıştırmak güzel olandır, ta ki orucu alışkanlık edinsinler. Süleymân El Ulvân
Reklam
Kavga esnasında işler kızışmış iken vuruşa geçmemek en iyisi. Öfkelendiğiniz an geçici olarak uzaklaşın ve sorunu düşünüp konumunuza açıklık kazandırmaya zaman ayırın. Şunları düşünebilirsiniz beni öfkelendiren durum nedir, burada asıl sorun nedir, ulaşmak istediğim şey ne, değiştirmek istediğim şey ne, yapacağım veya yapmayacağım şey nedir. Belaltı taktiklere girme (suçlamak, yorumlamak, teşhis koymak, damgalamak, irdelemek, vaaz vermek, ahlak dersi çıkartmak, emretmek, uyarmak, sorgulamak, dalga geçmek, söylev çekmek, kişiyi hafife almak). Bir şey söyleyeceksiniz ben düşünüyorum ki, ben korkuyorum ki, ben istiyorum ki şeklinde gerçek kendi bildirimini yap kendi tepki ve duygularından onu sorumlu tutmadan benliğinle konuş. Yani şunu yapma ben senin kontrol etme eğiliminde ve ben merkezci olduğunu düşünüyorum demek ben dili değildir. bulanık taleplerde bulunma benim ihtiyaçlarıma karşı duyarlı olmalı istiyorum deyince spesifik bir şey anlatmış olmuyorsunuz karşı tarafın aklını bulandırmış oluyorsunuz. Ne istediğini açıkça anlat şu anda bana yardım etmek için yapabileceğin en iyi şey dinlemek diyebilirsin şu anda senden öneri istemiyorum diyebilirsin kendi ihtiyaçlarını kendin anlatabilirsin insanların sizin ihtiyaçlarınızı tahmin etmelerini ya da talep etmediğiniz şeyleri yapmalarını beklemeyin sizin seven kişiler bile düşüncelerinizi okuyamazlar
Geceyi, kendisini durmadan takip eden gündüze katan, güneşi, ayı ve bütün yıldızları da buyruğuna tabi olarak yaratan Allah’tır. Dikkat edin, yaratmak da, emretmek de yalnız O’na mahsustur. | A'râf 54
Şüphesiz ki sizin Rabbiniz, altı günde gökleri ve yeri yaratan, sonra arşa istiva eden Allah’tır. Gündüzü, ısrarla kovalayan geceyle örter. Güneş, Ay ve yıldızları emrine amade kılıp, boyun eğdirendir. Dikkat edin! Yaratmak da emretmek de Allah’a aittir.2 Âlemlerin Rabbi olan Allah, ne yücedir.(7/A'râf) Allah (cc) yaratma sıfatıyla emretme/hükmetme/yasama sıfatını aynı cümlede zikretmiştir. O, yaratmasında ortak kabul etmediği gibi hüküm ve yasamada da ortak kabul etmez. (18/Kehf, 26) Yaratmak, kayıtsız şartsız Allah’a (cc) ait olduğu gibi egemenlik de kayıtsız şartsız Allah’a (cc) aittir. Bu yetkiyi Allah (cc) adına millete, krala, parlamentoya verenler Allah’a (cc) ortak koşmuş ve O’nun dışında rabler edinmişlerdir. ( 9/Tevbe, 31 12/Yûsuf, 40)
Seçime Dair
Hamd göklerin yerin ve ikisi arasındakinin sahibi olan Allah'adır. İnsan kafasını kaldırıp gökyüzüne bakmaz mı yıldızlarla nasıl süslendiğine, Ay'a, Güneş'e, gece ve gündüzün nasıl bir birini kovaladığına bunlarda bu düzende bir eksiklik mi var! Dağlara bakmaz mı insan nasıl görkemli ve yerinde olduklarına, bulutların havada süzülüp
Reklam
1- Yüce Allah bu pek büyük yaratıkları altı günde yaratmıştır. Dileseydi bunları bir anda dahi yaratırdı. Ancak O, hikmetinin gerektirdiği şekilde sebebler ile sonuçlar arasında belli bir bağ takdir buyurmuştur. 2- O, Arş’a istivâ etmiştir, yani celâl ve azametine yakışan bir surette özel bir şekilde Arşın üzerine yükselmiştir. Bu ise mutlak egemenliğin ve malik oluşun kemalini gösterir. 3- Yüce Allah geceyi, gündüze bürür. Yani geceyi gündüze örter. Gece tıpkı güneşin ışığı üzerine indirilen ve onu örten bir perde gibidir. 4- Yüce Allah güneş’i, ay’ı ve yıldızları kendi emirlerinin mahkûmu olarak yaratmıştır. O kullarının maslahatına olmak üzere bu varlıklara dilediği emirleri verir. 5- Yaratmak ve emretmek başkasının değil de yalnızca O’nun olduğundan ötürü, O’nun mülkü (mutlak sahipliği) her şeyi kapsar ve egemenliği de mükemmel ve eksiksizdir. 6- O’nun rububiyeti bütün âlemleredir ve hepsini kapsar. •Şerhu Selaseti’l Usul/Dinde Üç Temel Esas ve Delilleri, İbn Useymin #tercüme #pdf
Gayemiz, Müslümanları Haram Yemekten Uzak Tutmaktır
11. yüzyılın meşhur âlimlerinden
Maverdi
Maverdi
ve Ebû Ya‘lâ’nın bu husustaki tanımları, çoğu bilim camiası tarafından en uygunu olarak görülmüştür: “Alenî olarak terk edildiğinde ma‘ruf’u (iyiliği) emretmek ve açıktan işlendiği takdirde münkerden (kötülükten) nehyetmektir.” Bu tarif, gelecekte vuku bulacağı düşünülen ve gizliden olanı kapsamamaktadır. Zira tecessüs denilen gizli hallerin araştırılması da zaten men edilmiş bir tutumdur ki hüküm, zahire göre verilmektedir.
Yedikıta Dergisi - Sayı 187 (Mart 24)
Yedikıta Dergisi - Sayı 187 (Mart 24)
ŞEYTANIN DÜZENİ/REJİMİ Allah'ın hükümlerinin kaldırıldığı ve yerine beşerî ideolojilerin hakim kılındığı her düzen şeytanın düzenidir.. Bu tür sistemlerdeki her düzenleme (!) şeytanın insanlara vermiş olduğu vesveselere dayanır. Dolayısıyla bu tür sistemlerin başında kim olursa olsun sistem bütün organlarıyla şeytana hizmet eden bir
BÜTÜN İNSANLIĞIN KURTULMASINA VESİLE OLANLAR KURTULACAKLARDIR .
🌹🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🌹 Emri Bil Maruf . Yapmak 👇 Yani İyiliği Emretmek 🌹🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🌹 Nehyi Anil Münker Yapmak 👇 Yani Kötülükten Sakındırmak Ve Men Ettirmektir . Bütün Müslümanların Vazifesidir ... 🌹🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🌹
430 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.