İtaat, iradeyi emir sahiplerine teslim etme değil. İtaat, sınırlarını Kur’ân’ın ve Sünnet’in belirlediği temel ilkeler çerçevesinde bilinçli ve şuurlu bir şekilde o toplum içerisinde yer almak, ilkeler aşıldığında veya çiğnendiğinde kim olduğuna bakmaksızın iyiliği emretmek, kötülükten ise menetmektir.
103:3 tefsirinden
Ve Hakk'a vasiyetleşmişlerdir. Yani bütün azimleri Hakk'a yönelik; imanları da, amelleri de, sözleri de hep Hakk'a
sarfedilmiş. Çünkü Hakk'a sarfedilmeyen her şey batıldır, hasardır. Ziyan olmayacak iman ve amel de ancak Hakk'a iman ve Hak yolunda çalışmaktır. Onun için bunlar, büyük küçük birbirlerine, aynı cinsten olduklarına gösteriş, münafıklık, ziyankârlık, ilişiksizlik veya riyakârlık ve dalkavukluk etmeyip, bütün iyilik Hakk'ın elinde olduğunu bilerek ve fanî, geçici, aldatıcı, yıkıma götürücü şeylere aldanmayıp, her şeyin hakkını gözeterek hep birbirlerine Hakk'ı tavsiye etmişler, her işte Hak, sabit, doğru olanı yapmayı, Hak üzere birleşmeyi, hep Hakk'a davet etmeyi, emri bil'l-maruf (iyiliği emretmek)u ve nehyi ani'l-münker (kötülüğü yasaklama)i, kısaca Hak ve doğruluk üzere hareketi tavsiye ve nasihat etmişler, öyle yemin edip, o yolda muamele etmişler, imanları da, amelleri de hep Hakk'a sarfedilmiş.
Namaz ve cocuk
Fakat şer'an yedi yaşına gelen bir çocuğa namaz gibi farzlara peder ve vâlideleri onları alıştırmak için, teşvikkârane emretmek ve on yaşına girse şiddetle namaz kıldırmak ve alıştırmak şeriatta var.
Emirdağ-2 - 66
Her devletin olduğu gibi, İslam devletinin de birçok vazifeleri vardır. Ancak İslam devletinin bünyesinden çıkan ve faik bir hususiyet taşıyan vasfı da, emr-i bil mâruf ve nehy-i anil münker şeklinde ifade edilen, yani doğruları emretmek ve kötülüklerinden ise sakındırmak vazifesidir.
"Plassans, politikadan yana pek tuhaf bir yerdir. Hükümet darbesi burada başarı kazandı, çünkü şehir muhafazakardır, ama her şeyden önce, kral ve Orléans hanedanı taraftarıdır; öyle ki, imparatorluğun hemen ertesi günü, kendi şartlarını emretmek istedi, dinlemediler, öfkelendi, muhalefete geçti. Evet, rahip efendi, muhalefete..."
Sayfa 58 - Yordam KitapKitabı okudu
... fakat, ikna etmek bir şeydir, emretmek ise başka bir şey; biri tartışmalarla kabul ettirilir, diğeri cezalarla.
Sayfa 36
5 Mayıs 1807'de Ostró'dan şöyle yazıyordu Napoléon: "Halkım ne kadar çok çalışırsa ahlaksızlık o denli azalacaktır. Erk bendedir [...] ve pazarları ayin saatinden sonra dükkanların açılmasını, işçilerin de işlerine gitmesini emretmek niyetindeyim."
Sayfa 17 - Çalışmanın KutsanmasıKitabı okudu
İslam on esas üzerine bina edilmiştir.Ondan bir esası dahi işlemeyen hüsrandadır :
1- Eşhedü en lâ ilâhe illellâh'tan ibaret olan şahadet kelimesidir.Bu şeriat ve dindir.
2- Namaz ki,o kadim bir ibadettir.
3- Zekâttır ki,o tuhre (temizliktir) malı temizler.
4- Oruçtur ki,o cehenneme karşı kalkandır.
5- Hacdır ki onda kurban kesmek yolda ibadet etmek meşru kılınmıştır.
6- Cihattır ki,o düşmanları perişan etmekten ibarettir.
7- Emr-i bil ma'ruftur. (İyiliği emretmek) ki,o sözünde durmaktan ibarettir.
8- Nehy-i anil münkerdir. (Kötülükten men etmek) ki,o Cenabı Hakk'a karşı elde bulunan bir delildir.
9- Cemaattır ki,o mü'minlerle kaynaşmadan ibarettir.
10- Taattır ki,o sahibini dünyevi ve uhrevî bütün fenalıklardan korur.
