248 syf.
8/10 puan verdi
·
10 günde okudu
atam.gov.tr sitesinde böyle bir inceleme görünce burada yayınlamak istedim. YRD. DOÇ. DR. MUSTAFA YILMAZ Armstrong ilk kitabı olan Turkey in Travail da, Türk Milli Mücadelesi’ni (1918-1923), açıklamaya çalışmıştır. Armstrong Birinci Dünya Savaşı sırasında Türkler tarafından tutuklanmış ve savaş tutsağı olarak cezaevine konmuştur.
Bozkurt
BozkurtH. C. Armstrong · Kamer Yayınları · 20131,441 okunma
Mustafa Kemal'i gördüğüm ilk anda anlamıştım. Onun da başına gelecekti. Kutsallaşacaktı. Hiçbir hamlesi hiçbir yerde tartışılmayacak, sözleri dogmalara dönüşecek, İstiklal Savaşı'ndan geriye kalan tek isim olacak, ilkelerinden heykeller yapılacak, ekonomisi için çırpındığı ülkesinin değeri düşmüş banknotlarına yüzü resmedilecek ve hatta politikasının aleyhinde fikir beyan etmek bile kanunen yasaklanacaktı. O kadar etkileyici ve güçlü bir kişiliği vardı ki, bütün bunlar olacaktı. Önce düşmanı sonra saltanatı yenmiş olan Mustafa Kemal, en sonunda da kendisiyle savaşacaktı. Özgürleştikçe körleşen halk, onu ve devrimini çiğ çiğ yiyecekti. Tarihe bir V harfi çizdirecek kadar keskin bir dönüş yaptırmış olmasına rağmen, halkı tarafından delik deşik edilecek ve geriye sadece fotoğrafları kalacaktı.
Sayfa 214Kitabı okudu
Reklam
240 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Sizlere kitabın içeriğini nasıl anlatsam diye düşünüyorum. Hani bir Mehmet var, babası Çanakkale Savaş’ında şehit olmuş ve ondan kalan mektuplar Mehmet’in Atatürk’e karşı sevgisini perçinlemiş ve hayellerine sirayet etmiş. Yani bu şekilde anlatılınca düz bir hikâye gibi duruyor lâkin İsmail Bey’in kaleminin sihri ile bu hikâye şahane bir edebiyat
Mustafa Kemal Düşüyle
Mustafa Kemal Düşüyleİsmail Uluöz · Edebiyatist Yayınevi · 202249 okunma
İlişkilerin temeli konusunda hissedilen güvensizlik, ilişkiyi ne paha­sına olursa olsıın muhafaza etmek isteyen bizleri genellikle, abartılı di­ğerkâmlık edimlerinde bulunmaya, ilkesel olarak her türlü çatışma ola­sılığından kaçınarak ilişkiyi neredeyse mekanik bir biçimde güvence al­tına almaya iter. Hislerimizin geri dündürülemezliğinden ve
#omerhayyam
bir sır daha var, çözdüklerimizden başka! bir ışık daha var, bu ışıklardan başka. hiçbir yaptığınla yetinme, geç öteye: bir şey daha var bütün yaptıklarından başka niceleri geldi , neler istediler, sonunda dunyayi bırakip gittiler. sen hic gitmeyecek gibisin, degil mi? o gidenler de hep senin gibiydiler.. geçmis günü beyhude yere yâd etme, bir
Çanakkale Harbi'nde iki yüz elli üç bin genç şehit verdik. 331 bin düşman öldürdük. Neden? Niye? Seyit Onbaşı 276 kilogram ağırlığındaki mermiyi tek başına kaldırdı. İngilizler'in en büyük Ocean adındaki zırhlı savaş gemisini denizin dibine gömdü. Neden? Neden? Niye? Üstelik gemi, bacasından isabet alarak imha oldu. Allah, bu yardımları bizi niye yaptı? Çanakkale, anlatılamayacak kadar büyük bir savaştır. Göğüs göğse, süngü ile sağdan soldan vızır vızır mermilerin altında, siper etrafına düşen top, bomba, şarapnallerin altında Çanakkale Boğazı cehenneme dönüşmüştü. Mehmetçik bu anda kalbindeki imanla dağlara sığmadı. Şehit olmak için yarışıyorlardı. Ama bu savaş, bugüne kadar bu vatan evladına gereği gibi anlatılmadı . Eğer Çanakkale geçilseydi bugünkü bu Türkiye kalmayacaktı! Şu an düşman hala fırsat kolluyor. Hazırlığımız var mı? Güçlü olmak için birlik ve beraberlik şarttır. Ama bugün yöneticiler halkla uğraşıyor. Adam olmak için tarihi misyonumuz bize yeter ama bakanlar nerede? Un ve şeker var ama helva yapan yok! Beyin gücü, planlama mantığı nerede? Çanakkale'deki o ruh ve dinamizmi sen sanayiye, teknolojiye aktar, bak neler oluyor neler!
Sayfa 161 - KUBBEKitabı okuyor
Reklam
205 öğeden 111 ile 120 arasındakiler gösteriliyor.