"Herkes için ve hiç kimse için bir kitap"
İfadesiyle başlayan eser, Zerdüşt'ün farklı konularda üstinsanı anlatma, ulaşma çabasının sözcüklere dökülmesiyle devam ediyor.
.
Birbirinden farklı konularda üstinsana ulaşmak için halka öğretiler veren Zerdüşt'ün hikâyesi var. Farklı konularda halka öğüt vermesi Halil Cibran'ın "Ermiş" kitabına benziyor. Her iki kitapta en çok okunan kitaplar arasında. Öğüt dinlemeyi sevmeyen insanların kitaplardan öğüt alma konusundaki hevesliliği şaşırtıcı.
.
Kitabı dil ve üslup yönünden incelediğimde şunları açıkça söyleyebilirm: Söylem gücü yüksek, ikna edici, tatminkâr, eğlenceli, düşündürücü, okurken satırlar arası gezmemi sağlayan bir eser.
Dil; sade, anlaşılır, söz sanatları var. Kesinlikle tek düze değil. Anlatmak istediklerini derinlikle anlatan bir kitap. Felsefi bir kitap ve okurken keyif aldım. Çoğunlukla cümleleri iki kere okuyup düşünme ihtiyacı hissettim.
.
Kitap, bakış açısı katabilir okuyanlara lakin okumak için en azından lise düzeyinde olmanızı tavsiye ederim.
"Çünkü gök ile yer arasında yolculuk eden ne kadar mutluluk varsa, konaklamak için aydınlık bir ruh arar kendine; şimdi mutluluktan sakinleşmiştir tüm ruh." S.158
"Kendini görmemeyi öğrenmek gerekir, çok şey görmek için." S.150
"Söyle, bu derinlik ne kadar derin." S.129