"Sübhâneke lâ ilâhe ğayruke, iğfir lî zenbî va'slih lî amelî, inneke tağfiru' z-zunûbe limen teşâü ve ente'l-Ğafûru' r-Rahîm. Yâ Ğaffâr iğfir lî, yâ Tevvâb tüb aleyye! Ya Rahmân! İrhamnî yâ Afüvvü u'fü annî! yâ Raûfu uruf bî, yâ Rabbi evzi' nî en eşküre ni'metekelletî en' amte aleyye. Ve tavviknî hüsne ibâdetike. Yâ Rabbi! Es'elüke mine'l-hayri küllihî ve eûzü bike mine'ş-şerri küllihî. Yâ Rabbi! Iftahî bihayrin va' htim lî bihayrin ve âtinî şevkan ilâ likâike min ğayri darrâi mudurretin ve la fitnetin mudilletin. Ve kini's-seyyiâti ve men teki's-seyyiâti yevmeizin fekad rahimteh. Ve zâlikel-fevzü'l-azîm."
(Sen münezzehsin, senden başka bir ilah yoktur: Benim günahımı bağışla, amel(ler)imi düzelt! Şüphesiz sen dilediğinin günahlarını bağışlarsın. Sen Gafûr'sun, Rahîm'sin. Ey Gaffâr (olan), beni bağışla! Ey Tevvâb (olan), tevbemi kabul eyle! Ey Rahman, bana merhamet eyle! Ey Afuv, beni affeyle! Ey Raûf, bana şefkat göster! Ey Rabbim, bana bahşettiğin nimetlerine şükretme alışkanlığı kazandır! İbadetinin güzelliği ile beni kuşat! Ey Rabbim, senden hayrın tümünü isterim, şerrin tümünden de sana sığınırım! Ey Rabbim, bena hayırlı (amelleri) aç (kolaylaştır), yine (ömrümü) hayırla sona erdir! Şiddetli bir sıkıntı olmaksızın ve saptırıcı bir fitneye düşmeksizin sana kavuşma heyecanını bana ver! Kötülüklerden beni koru! "O gün kötülüklerden kimi korursan, ona şüphesiz rahmet etmiş olursun. Bu büyük kurtuluştur (Mü'min/Gâfir 9).”
Sayfa 229 - Taberânî'nin Mu'cemu'l-Kebîr'inde geçer..