Gözlerinden göğüme sayısız yıldız akar Bir gülüşün içimde binlerce lâmba yakar
Bir aydınlık denizin sonsuz derinliğinde Yüzüyorum gözünün yeşil serinliğinde
Reklam
Ah hep o kelimeyi bulmak için bütün bu Çabalarım Seni çağıracak olan.
Yaslan göğsüme sevdiğim Benim gönlüm gök gibidir açık deniz gibidir Pas tutmaz benim içim yeryüzü gibidir toprak gibidir Sen ki bulut gibisin Ay gibisin güneş gibi bazan.
Bir tünelden mi geçiyorsun kalbim Uçsuz mağaralarda damıtarak yalnızlığını Hayatı yorumlamak değil yaptığımız Sürekli bir hüzün yağmurunda ıslanmak belki
Reklam
İçimin dağlarını duman basmış Ağaçların dalları bir o yana bir bu yana Ve yapraklar ve kuşlar birbirine karışmış Savruluyorlar gökyüzüne Ve onlara bir hareket eden her şeye inat Sonbaharla birlikte efkâr Demir atmış içimin derinliklerine.
Bu şehirden gidiyorum Gömerek geceyi içime Sabahın hüznünü beklemeden Gidiyorum bu şehirden.
Yalnız imkânsızlığı mı anlatır bir bulut Yağmağa hazır bekliyorsa gökyüzünde.
Şu yalnızlık çıkmazında önümde niye sen varsın Niye her şey bir anda kayıyor sen kayıyorsun Kalbim niçin bu kadar yabancı sen niye yoksun Bir sam yüklü geceleri içimden atamıyorum Niye bunları bir anda unutamıyorum Hadi tut elimden gök gibi ölü kadar yalnızım.
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.