Toprağa bağlı yaşayan insanlarla denizin çağrısına kulak veren insanlar arasında; bakış açıları, yaşam biçimleri ve kültürel anlamda derin bir farklılık vardır. Geçim kaynaklarını topraktan kazanan insanlar, toprak karşısında, geçimlerini denizden kazanan insanlara göre büyük oranda bir üstünlük duygusuyla yaşarlar. Toprak, yaşamsal gereksinimlerini
sunduğu insan karşısında kendi iradesini adeta ipotek etmiştir. Oysa deniz, bir türlü evcilleştirilemeyen, tutsak alınamayan, iradesini kendi ellerinden başkasına emanet etmeyen, özgürlüğüne her şeyin ötesinde düşkün tavrıyla, insana kendi özgürlüğünün ve bağımsızlığının da hatırlatıcısıdır.