Kalabalığı bir yorgan yapıp üstüme örtmektense, yorganın ipliklerinden biri olmak istiyordum. Kinyasın kendi cümlesiydi beni etkileyen ve aslında tüm kitaba geniş çerçeveyle bakmamı sağlayan. Peki ya kalabalığı yorgan yapıp üstüne örten Kayra olabilir mi?
İki zıt ama bir o kadar da birbirine bağlı karakter yaratmış başta Günday. Sonradan bu tezatlık gün yüzüne çıkıp koparacak aralarındaki bağları. Aralarındaki sicimin kopan parçaları üzerinde sürükleniyor hikaye ve tabii okuyan da. Bu sayede içinde barındırdığı yeraltı edebiyatı yansımalarından güç alan rahatsız edici ögeleri daha okunabilir ve sürükleyici kılıyor.
Kitap sadece hayat, ölüm, sorumsuzluk, bıkkınlık üzerine değil eleştirel oklar üzerinde de toplanıyor. Karakterler ve olaylar üzerinden yerinde eleştiriler en çok tat katan kısımlardı benim için.
Gerek anlatım biçimi gerek de kurgusuyla etkilendiğim kitaplar listesine kitaplardan biri.
