Ben de bir süre yaşadıktan sonra öleceğim. Doğru söyledi Yeroşka Amca! Öldün mü mezarında ot biter... işte bu kadar! Öldükten sonra mezarında ot bitse n'olur sanki? Her şeyden önce yaşamasını bilmek gerek! Her şeyi yaşamalı, mutlu olmalı! Çünkü ben yalnız bir tek şey istiyorum: Mutlu olmayı! Ne olursam olayım, ölünce üzerinde ot biten öteki varlıklar gibi bir varlık ya da ilahi bir varlığın bir parçacığının yerleştiği bir çerçeve olayım, yine de en iyi şekilde yaşamam gerekir. Peki, mutlu olmak için nasıl yaşamalı? Neden şimdiye kadar mutlu olmadım sanki? (...) Şu anda neden mutluyum? Eskiden kimin için, ne için yaşıyordum sanki? Söz konusu kendi isteğim olunca ne titiz davranıyordum, kendimi memnun etmek için neler uyduruyordum! Öyle olduğu hâlde bütün o yıllar içinde bana utanç, bana acı veren davranışlardan başka hiçbir şey yapmadım! Meğerse mutlu olmam için hiç ama hiçbir şeye ihtiyacım yokmuş işte... (...) Asıl mutluluk, başkaları için yaşamak! Bu çok açık! İnsanın ruhunda mutlu olmak ihtiyacı olduğuna göre, mutlu olmak insanın hakkıdır demek, doğa yasalarına uygundur. Bir insan bu ihtiyacını karşılarken bencil davranırsa, daha doğrusu mutlu olmak ihtiyacını karşılamak için çaba harcarken yalnız kendisi için servet, ün, rahatlık, aşk gibi şeyleri ararsa, bu istekleri karşılamasına olanak vermeyecek koşullar ortaya çıkabilir. Demek ki doğa yasalarına aykırı olan mutlu olma ihtiyacının kendisi değil, işte bu isteklerdir. Peki, hangi istekleri dış koşullara rağmen karşılanabilir? Hangileri? Aşk, özveri!''
Yüreğimde eskiden kalan sevgi kırıntısı sebebiyle olsa gerek, zamanında beni o kadar çok seven bir varlığın bana karşı böyle aşikâr bir nefret duyması ilkin beni kahretti.
Sayfa 12 - yitiK ülkE yaYınLArıKitabı okudu
Reklam
Yıllar sonra bir gün resmi bir kuruluşa Şirince'de yaptığım binalarla ilgili bir sunum yapmam gerekti. O güne dek köyde tamir, tadil veya inşa ettiğim kırk adet yapıyı saydıktan sonra genel yaklaşımı şöyle özetledim. 1. Tarihi dokuya uygunluk temel ilke olarak benimsenmiştir. Yapılan her işin, gerek malzeme, gerek yapı tekniği, gerek üslup
Sayfa 169 - Liberus Kitap / III. ŞİRİNCE / İnşaat teorisiKitabı okudu
Tek bir soru. Sadece bir tane. Kayra sordu: “Nasılsın?” Bacaklarını iki kişilik salıncağa uzatıp sağ kolunu sırtını dayadığı demire yaslayıp sol kolunu da salıncağın kenarına koydu. Birkaç saniye çevreyi seyretti. Ve başladı konuşmaya. “Seni Kinyas en son Fransa’da görmüştüm. Paris’te. Ama Kayra, seni en son ne zaman gördüğümü
Sayfa 221Kitabı okudu
Eskiden hayata farklı bakanlar bulurlardı beni. Gerçek entelektüeller, anarşistler, nihilistler... Mıknatıs gibi çekerdim toplumun dışında yaşamayı seçmiş Robinson Crusoe’ları. Ama şimdi seyrek de olsa benimle karşılaştıklarında başlarını önlerine eğiyorlar, bakışlarımızın kesişmesini engellemek için. Çünkü anlayabildikleri kadar anlıyorlar benim
Sayfa 116Kitabı okudu
Evet, Nüzhet artık yoktu. Hayatımın anlamı olan kadın, binlerce kilometre uzaklıktaki bir ülkeye değil, yokluğa gitmişti. Karanlığa,boşluğa, sonsuzluğa...Eskiden ona duyduğum derin hasreti, bir gün yeniden görüşebilmek, yeniden başlayabilmek umuduyla bastırırdım.Artık o umut yoktu, aptalca da olsa beni hayata bağlayan bütün o mutluluk hayallerini artık kuramayacaktım. Nüzhet’in Chicago’ya giderken bıraktığı veda mektubunda yazdığı gibi,bitmişti. Yirmi bir yıl önce okuduğumda inanmadığım, kabul etmediğim bu tek kelimelik cümle, gerçek anlamını şimdi kazanıyordu. Evet,bitmişti. Bir katil, benim armağanım olan o mektup açacağıyla sahte umutlarıma, yalan hayallerime son vermişti. Belki de bir tür iyilik...Bir ömrü, bir aşka adamanın ne kadar muhteşem bir yanlış olduğu basit bir cinayetle kanıtlanmıştı işte. Nüzhet ölmüş, aşk bitmişti. Öyle mi ?Sahiden de bitmiş miydi? Kurtulmuş muydum o anlamlı illetten? İnsan ruhunun yarattığı o görkemli hastalık, böyle kolayca geçer miydi? Eğer öyleyse, içimde büyüyen bu sancıya ne demeli,benliğimi ele geçirmeye çalışan bu karamsarlığa, bu boşluğa, bu hiçlik duygusuna...Çünkü o aklımın ve ruhumun sultanıydı.Sultanı olmayan bir kul kendi başına nasıl yaşayabilir ki? Bu mümkün mü ?
Sayfa 364 - everestKitabı okudu
Reklam
519 öğeden 271 ile 280 arasındakiler gösteriliyor.