Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ay Şahrud…
Kim anlar ki eşkıyanın sağlamlığını Özleminin çiseyle yıkanmış şafak değerini, kim? Hani ellerine kuşlar inerdi Kardan üşüyen kuşlar Bahçen kuş sevinçleriyle inlerdi Ay Şahrud Eşkıya yüreğime çığ düştü Üşüyorum ha, aç ellerini Tunay Bozyiğit | Nefesimi Süreyim
Tunay Bozyiğit
Tunay Bozyiğit
Beni hapiste vurdular Keje, ölmedim. Hastalandım, bir ciğerimi orda bıraktım gene ölmedim. Çok dövdüler beni, kan kustum ama ölmedim. Yaşadım, seni bir kez daha görebilmek için yaşadım. Şimdi bana dediler ki kimse sesini duyamıyormuş. Susmuşsun… Benimle de konuşmayacak mısın Keje. Sesini duyamayacak mıyım?
Reklam
Sevgi gizli oldukça kalpte büyür ve şiddetlenir. Mesela sevgi onu öldürdü gizledi" Denilir. Ancak seven kişi sevgisini açığa vurur, açıklar ve ilan ederse zayıflar ve yok olmaya yüz yutar. Sevgi bir hazinedir. Hatta kulun kalbine ve içine yerleştirilmiş en büyük hazinedir. Ona hırsızların ulaşabileceği bir yol yoktur Eğer açılıp saçılırsa bu durumda yol kesen eşkıya ile hırsızlara hazinenin yeri gösterilmiş olur. Zira nefisler kıskançtır. Sevgiliyi bir başkasının daha sevmesi nefse hoş gelmez. Sevgiliyi kıskandığında ise Sevgiliyi seven diğer kalplere saldırır ve onlardan söz konusu sevgiyi çıkarır.
Eşkiya dünyaya hükümdar olmaz....
Irkçı faşizm hiçbir zaman diyalog kurmaz. Kendisini üstün gördüğü iddiasını tartışmaya açmıyor bile. O kadar üstenci, o kadar bağnaz, o kadar kibirlidir. Bugün Gazze’de yaptıklarını gayet normal gösteren bir vehim dünyasında yaşıyor ABD’li veya İsrailli Siyonist ırkçılık. İşgalci olduğu topraklarda insanların direniş hakkını pişkince terörizm olarak görüp kendi varoluş hakkına bir saldırganlık olarak da sunabiliyor. Hani, “bunun da savunulabilir tarafı var mı artık?” dediğiniz yerde çocuğuyla, kadınıyla, doktoruyla, öğrencisiyle, gazetecisiyle, insani yardım gönüllüsüyle katledilen Gazze halkının direniş eylemlerini terörizm, onların katledilmesine itiraz edilmesini anti-semitizm olarak niteleyebiliyor. ... yenisafak.com/yazarlar/yasin-...
Reklam
Küçük İskender
Çek perdeleri, kapat ışıkları bu telaşlı yokoluşun fosforu aydınlatır bizi uykum geldi diyorum tutulamayacak yeminsin, yemin ederim heryeri keserim, herkesi, herşeyi keserim bıçağımı taşıyan elde kader çizgim de gizli! bitiyor sancıda safları sıklaştıran o garip haz bitiyor bir kez olsun samimi bak bak! Gecenin eteklerine eşkiya ayrılıklar siniyor!
Ayrılıklar uyandırmalı kör yüreğimi. cehennem yangınlarından ölmeden çıktıysa bedenim artık benim olmalıyım, benim. Yeter yüreğimi bir çift gözün ateşine rehin verdiğim... Ateş artığı değildir karşılığımız... Pusatını dağ sisinden alan, firarini mermisine emanet eden bir namludur bu eşkıya sevda ki zulasında asılı durur kefenlediği ölümü... Ellerinin çeliğine su verilmiştir ta Ademden beri. Bilir ve intihar cüretiyle yoklar yüreğinin tetiğini...
Çıkardı
Harâmi hırlıydı şimdiki beyden, Eşkiya eskiden dağa çıkardı. Konuğa kem gören şu köhne köyden, Eskiden essahtan ağa çıkardı!.. Hanzonun, hırbonun, nüfusu azdı. Doksan bin içinde dokuz olmazdı! Sığırın hepisi öküz olmazdı,
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.