Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Eğitimini tamamladıktan sonra İstanbul'a dönen Ezgi, ilk iş olarak Erol'dan boşanma kararı aldı. Erol, bunu beklemiyordu ama karısının gerekçesi büyüktü. "Çocuğumun kürtaj edilmesine sesin çıkmadı. Amacın benim yanımda gibi görünmek, ortayı bulmaktı. Bunu anlayabiliyordum. Eğer sen gerçekten yanımda olmuş olsaydın, o bebeğin kürtaj edilmesine izin vermezdin. Sana her dokunduğumda o bebeğe ihanet etmiş olacağım. Mutlu olmak şöyle dursun, her an acı çekeceğim. Beni bu ıstıraptan kurtar ve boşanmayı kabul et."
"Gelir eşiniz sizin dudağınızı patlatır, saat on iki oldu mu o patlattığı dudaklardan öpmek ister. Bu nasıl bir gurursuzluktur...
Reklam
Kocanın yaptığı tecavüz müdür değil midir tartışmaları süredursun isteksiz ve kaba kuvvete dayanılarak yapılan her cinsel ilişki, ister resmi ister gayri resmi olsun kadınlar tarafından tecavüz olarak kabul ediliyor.
"İnsanlar sanki şiddet olmadan yaşayamıyorlar, hayatın olmazsa olmazı gibi. Şiddet olmadan da hayat yaşanır hatta çok daha güzel yaşanır."
Kız verilmişti ve evlenecekti, namus korunmaya alınmıştı.
"Kız kısmısı okur muydu, kızlarla erkeklerin ne yaptıkları belli." İşte bu cümle Ayla'nın hayatını değiştirdi. Gerekçeleri 'Namus'tu.
Reklam
Düşünün ki bu kızlar henüz temel bir hayat görüşü olamayacağı düşüncesiyle oy kullanamıyorlar. Herhangi bir kararın sorumluluğunu alamayacak yaştalar. Ama evleniyorlar.
Esra Erol izliyordur :D
“Nasıl! Çocuklarını bir adama feda eden kadınlar da mı var?” diye atıldı. “Servet, yüksek çevre, bunu anlarım, öbür dünya, belki o da olur! Ama çocuklar, çocuklarından yoksun kalmak!”
Esra Erol ve türevleri;
Seyirci, bir röntgencinin ruh sapkınlığını paylaşmaya itilmektedir. Bu tarzı en bayağı örnekleriyle öne çıkaran yapımcılar izlenirlik oranlarında üst sıralara tırmanmaktadır. Artık, mahremiyetten söz edilemez, bütün bir ülke seyirlik bir kumpanyadır. Politik ve ekonomik hadlere tecavüz edilmez; güçlüler ve seçkinlerin asla kurban edilmediği bir kumpanyadır bu.
Öğretmenliğe başladığım ilk yıllarda kendimi, eline gitarı ilk aldığında bir gün Joe Satriani'yle sahneye çıkacağını zanneden hevesli bir ergen gibi hissediyordum. Oysa hayat kariyer planımı Esra Erol'un evlilik programı orkestrasında basçı olmama göre tasarlamış. Bir tek farkla, o basçı sürekli gülümsemek zorunda, benimse suratım asık dolaşmaya hakkım var en azından.
Sayfa 51
139 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.