Esra B.
@esra05
Öğretmen
215 okur puanı
Mart 2015 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
Hani insanlığın tarih boyunca sorduğu bir soru var ya ; ‘Uzayda bizden başka zeki canlı var mı ?’ diye. Sadece bu soruya bakarak bile, insan dediğin canlının ne kadar bencil ve kibirli olduğunu anlayabilirsin.
Sayfa 313Kitabı okudu
O kadar zekiyiz ki gezegenimizdeki diğer bütün canlıların yaşamaya devam edebilmeleri bizim insafımıza kalmış. O kadar zekiyiz ki zekamızı perde gerisinde durmadan dünyayı, insanı, hayatı, tabiatı yok ediyoruz. Bu yetmiyor, insanlığın kaderini süper seki makinelerin insafına bırakmaya hazırlanıyoruz. Böyle bir durumda vicdanı hesaba katmayan, sevgili önemsemeyen,kalbin hissedişini açığa alan bir süper aklın neler yapabileceğini hiç düşündün mü ?
Sayfa 82Kitabı okudu
Akılla yapılan bütün faaliyetler, bütün gelişmeler hep gönüle hoş görünmek için değil midir ? Akıl şehitler tasarlar, gönüle güzel görünecek bir çevre için, akıl teknoloji üretir, gönlüne göre bir hayat yaşayabilmek için, akıl bir yıl çalışır, gönlünce geçecek bir hafta tatili hayal ederek…
Sayfa 80Kitabı okudu
Okur Takip Önerileri
Yere çökmüş sıramı beklerken, muayene masasının üzerinde karşılaştığım manzara için "Hiç unutmayacağım" desem de o kadar çoklar ki hangi birini unutmayacağım? Bunca unutmayışa hafızanın bile sınırları kapalı.
"Rabbim" dedi, "Beni bağışla.Dilimin söylediğinden beni hariç tut." Yutkundu boğazındaki yumruyu itmeye çalışarak, "İstersen de tutma. Ama bundan sonra cennetin yokluğu değil, beni cehennemin yokluğu korkutur."
Sayfa 311Kitabı okudu
Başkasının açlığıyla karnını doyuracağını sanmak kadar saçma bir şey olabilir miydi?!
İnsanın hakiki yurdu, yuvası başka insanlardır. Yani ben, kendim olabilmek için başkalarının varlığına, katkısına gerek duyarım.
Kızılderililerin Eskiden potlaç adını verdikleri bir ritüeli vardı. Bütün kabileler bir araya gelip cömertlikte ve yıkıcılıkta birbirleri geçmek için yarışırlardı. Bu büyüklük ve ulvi üstünlük göstermenin bir yoluydu.
İnsan eşyalara çok bağlanmamalıydı. Eşyalarını veriyorlar, hatırı sayılır miktarını da yakıp yıkıyorlardı. Kürklerini, kanolarını yakanlar yani maddi olanı en çok s***** edenler en büyük payeyi alıyorlardı.
Pek çok kere, hiç konuşmamak en iyisi, diye düşündü. Konuşmak önemi fazlaca abartılmış bir meziyet.
Bu kadar genç olman ne güzel. Önünde daha ne kadar çok kış ve bahar var, bir düşün. Ne kadar çok mutluluk, kırgınlık, üzüntü var. Kaç kez yeni ayakkabı alacağını, kaç kez gazete okuyup küçük kuşların arasında ne kadar çok yediklerine ve insanların ne kadar aptalca işler yaptıklarına şaşıracağını bir düşün.
Nietzsche'nin belirttiği gibi, tek bir şeyi görebilmek için gözlerimizi pek çok şeye kapamamız gerekir.
Ölümden en fazla korkanlar, ölüme içlerinde pek de dolu dolu yaşanmamış bir hayatla yaklaşanlardır.
İki insanın arasında büyük bir mesele varsa ve bu konuda konuşmazlarsa başka önemli bir konuda da konuşamazlar.
"Başka bir biçimde yaşayabileceğini düşünmeye cesaret.edemiyorsun: Koyun gibi güdülmek yerine özgür yaşamak, taktikler uygulamak yerine açık davranmak, bir hırsız gibi gecenin karanlığında sevmek yerine açık açık sevebilmek düşüncelerine yer vermiyorsun.kafanda. Kendini küçümsüyorsun, Küçük Adam."
Hem ben kimim ki...? Senin kendi fikrin var ve gelecekte bunu bilmemeyi, ondan yana olmamayı ve onu ifade etmemeyi, hayatının büyük bir ayıbı olarak göreceksin.