Araf'ta olmak ortada durmak veya taraf olmamak demek değildir. Ortada durmak, çoğunluğun tarafında olmak demektir, çünkü karar vermediğiniz zaman çoğunluk tarafından alınan karara onay veriyorsunuz demektir. Dolayısıyla, karar kötü yöndeyse sessiz kaldığınız zaman kötünün yanında yer almış olursunuz. Belki de siz ve sizin gibi düşünenler diğer tarafta olsaydı çoğunluk farklı yönde kümelenebilirdi. Dolayısıyla belki de tarafsızlık diye bir şey yoktur. Tarafsız gibi göründüğünüz zaman çoğunluğun yanındasınız. Zaten kötülük de iyilerin sessiz kalmasıyla başlamaz mı?
Uyuyamayan, uykusuzluk hastalığı çeken kişiler, karanlığın getirdiği sınırsız özgürlük ve gerçeklikle baş edemeyen kişilerdir aynı zamanda. Bu insanlar, gün boyunca, her şeyi izlemekle oyalanırlar. Oysa gece artık izlenecek bir şey yoktur. Sadece, yaşamın o belirgin sesi duyulur içten içe. Gündüzden soyutlanıp, kurtulmuş olan anlamsızlık, artık saklı değildir. Hayatta olma bilinci kendini daha güçlü bir şekilde hissettirir geceleri, ölümün varlığı da öyle. ''Yaşamın anlamı'' gece duyumsanır ve sorgulanır. Kimse bunu öğle yemeği sırasında tartışmaz. Yaşam gecenin konusudur.