essabikun

Cezaların en büyüğü: İbn Kayyım (rahimehullah) şöyle demiştir: "Bir kul kalbin katılığı ve Allah'tan uzaklıktan daha ağır bir cezaya çarptırılmamıştır. Ateş katı kalpleri eritmek için yaratılmıştır. Allah'tan en uzak kalp, katı kalptir. Eğer kalp katılaşırsa göz de kurur. Kalp katılığı şu dört şeyde sınırı aşmaktan olur: Yemek, uyku, söz, insanlara karışma." Ömer b. Hattâb (radıyallahu anhu) şöyle demiştir: "Gayretlerinizi azaltmayın. Öyle ki ben onur verici şeylerden, düşük gayretliler kadar geride kalanını görmedim."
Reklam
İbrahim et-Teymi (rahimehullah) şöyle demiştir: "Üzülmeyen kimsenin cennet ehli olmamaktan korkması gerekir. Çünkü onlar (cennet ehli) şöyle demişlerdir: "Bizden hüznü giderip yok eden Allah'a hamdolsun." Endişelenmeyen kimse, cennet ehli olmamaktan korkmalıdır. Çünkü onlar (cennet ehli) şöyle demişlerdir: "Biz daha önce ailemiz içindeyken endişeliydik."
Yusuf b. Atıyye, Mualla b. Ziyad'dan şöyle nakletmiştir: Hiram b. Hayyan bazı geceler çıkar ve olabildiğince yüksek sesle şöyle bağırırdı: "Cennetten dolayı hayretler içindeyim! Cenneti isteyenler nasıl uyurlar! Cehennemden dolayı da hayretler içindeyim! Cehennemden kaçanlar nasıl uyurlar! Sonra da şu âyeti okurdu: "Yoksa o ülkelerin halkı geceleyin uyurlarken kendilerine azabımızın gelmeyeceğinden emin mi oldular?" (A'raf : 97) Ebu'l-Cevza şöyle demiştir. "Eğer bir gün insanların yöneticisi olursam, yollara kuleler yaptırır ve üzerine insanlara 'Cehennemden sakının! Cehennemden sakının!" diye seslenen görevliler tayin ederim."

Reader Follow Recommendations

See All
İbn Kayyım (rahimehullah) şöyle demiştir: "Kalbin daima -zâhirinde meşgul bile olsa- Allah (azze ve celle)'ye yolculuk halinde olması. Bu sevginin etkileri dört yerde kendini gösterir: Birinci yer: Yatağına yatıp duyu organlarının ve âzâlarının meşguliyetinin bulunmayıp rahat ettiği anda. Kişi ancak sevdiğini düşünerek uyur. Dikkat et! Televizyonun karşısında, hayasız şarkılar dinlerken ya da boş konuşmaların başında değil! İkinci yer: Uykudan uyandığında. Öyle ki, insan ilk uyandığında aklına sevdiği gelir. Uykusunda sevdiğini terketse de ruhu kendisine iade edildiğinde tekrar sevdiğini hatırlar, kalbi onunla dolar. Çünkü sevdiğinin sevgisi kalbinin içindedir. Üçüncü yer: Namaza girdiğinde. Öyle ki namaz, hallerin mihenk taşı ve amellerin mizanıdır. Zira seven kişi için sevdiğiyle baş başa kalmaktan, O'na münâcât etmekten, huzurunda durmaktan daha güzel bir şey yoktur. Öyle ki, sevdiği karşısında bulunmuş olur. Namaz, sevenlerin göz aydınlığıdır. Ruhlarının sevinç, kalplerinin lezzet kaynağıdır. Öyle ki namaza kalktığında Allah Teala dışındaki şeylerden Allah'a kaçar, zikriyle huzur bulur. Kulun imanı ve Allah'a sevgisi en iyi namaz ölçeğiyle ölçülür. Dördüncü yer: Zorluklar ve korku anı. Kalp, bu durumlarda ancak kendisine en sevimli olan şeyleri anar ve sadece kendi katında en sevgili olana kaçar."
İradeyi kuvvetlendirmenin şekilleri, kişinin sarılması gereken sebepler: 1) Allah'a, yüce sıfatlarına, kaza ve kaderine iman unsurlarını güçlendirmek, Allah'a tevekkülde içtenlik ve Allah'a hüsnü zan beslemek. 2) Nefsin hevâlarına karşı direnme ve şehvetlerine muhalefet yolunda pratik yapmak. 3) Çeşitli ibadetler yapmak. Örneğin:
Reklam
Vehb b. Munebbih (rahime Malta) şöyle demiştir: "Kim Allah'a kulluk ederse kuvveti artar kim de tembellik ederse üşengeçliği artar." Seriyy es-Sakatî şöyle demiştir: "Sana galip gelen en büyük güç nefsindir. Kendi nefsini terbiye etmekten aciz kalan kimse başkasını terbiye etmede daha da acizdir."
Şakik b. İbrahim şöyle demiştir: İnsanlara tevfik kapısı şu altı şeyden ötürü kapanır: • Nimete şükür yerine nimetin kendisiyle meşguliyet. • İlme rağbet edip ameli terketmeleri. • Günaha koşmaları ve tevbeyi geciktirmeleri. • Salihlerin sohbetinde bulunmaya aldanıp onları yaptıklarında örnek almamak. • Dünya kendilerinden kaçmasına rağmen dünyanın peşinden gitmeleri. • Ahiret kendilerine yaklaşmasına rağmen ahiretten yüz çevirmeleri. İbn Kayyım (rahimehullah) bu söze yorumunda şöyle demiştir: "Bunun kaynağı rağbet ve korkunun olmamasıdır. Yakînin zayıflığıdır. Basiretin azlığıdır. Bunun kaynağı nefsin alçaklığı, kepazeliği, en hayırlı olanın değersizle değiştirilmesidir. Zira nefis onurlu, üstün olsa alçak olana razı gelmezdi."
Allah ile yaşamak ne lezzetli ne iyi ne hoş ne yüce ve ne güzeldir... Allah'tan başka ilah yoktur. Allah ile yaşayıp da psikolojik sorunları olan ya da depresyonda bir insan bulmamız imkansızdır. Aksine Allah ile olup da hasta ya da depresyonda olduğunu düşünmek Allah'a karşı kötü zan beslemektir. Allah Teâlâ'nın maiyyetini [beraberliğini] hor görmektir.
Reklam
171 syf.
·
Not rated
·
Read in 6 days
Ramazan Dersleri
Ramazan DersleriHalid el-Huseynan
9.7/10 · 41 reads
336 syf.
·
Not rated
·
Read in 22 days
"Adamın biri İbn Abbas'a hakaret edince İbn Abbas ona şöyle karşılık verdi: "Ben de şu üç özellik olmasına rağmen sen bana hakaret ediyorsun: Ben Allah'ın kitabından bir ayeti ele aldığım zaman bütün insanlarında benim o ayetten anladığım şeyi anlamalarını istemişimdir. Müslüman hakimlerden bir hâkimin iki kişi arasında adaletle hükmettiğini duyduğum zaman sevinirim. Belki ben bu hâkimin karşısına hiç çıkmayacağım bile. Otlak hayvanlarım olmamasına rağmen Müslümanların beldelerinden bir beldede yağmurun yağdığını öğrendiğim zaman yine sevinirim." Taberani, "Mu'cemu'l Kebir" (10/266)
Sayfa 312Kitabı okudu
Ali (ra) şöyle demiştir: "Ey ilim talebeleri! İlimle amel edin. Zira asıl alim, öğrendikten sonra öğrendiği ile amel eden ve ameli ile sözü uyum içinde olandır. İleride öyle insanlar gelecek ki ilmi taşıyacaklar lakin ilim onların köpürcük kemiğinden (yani boğazlarından) aşağıya geçmeyecek, gizli halleri açık hallerine, amelleri de ilimlerine muhalif olacaktır. İlim halkalarında oturacaklar lakin birbirlerine karşı gururlanıp övüneceklerdir. Öyle ki yanı başında oturan arkadaşının onu bırakıp diğer bir arkadaşının yanında oturması dahi onu öfkelendirecektir. İşte bunlar bulundukları bu meclislerden amelleri Allah'a yükselmeyen kimselerdir."
Imam Ahmed (rh) bir adama şöyle demiştir: "Eğer sen kendini düzeltseydin hiç kimseden korkmazdın." El-Adabu'ş Şer'iyye, (1/445)
Sayfa 216Kitabı okudu
296 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.