esma

Bedir'de
Savaş başladı ve yiğitler orada İslam'ın sancağını yere düşürmeme adına melekleri hayran bırakacak bir samimiyetle cihad ediyorlardı. Başlar veriliyor, kelleler alınıyordu. Verenlerden biri Ümeyr olacaktı. Savaşmış, savaşmış en sonunda müşrik kılıçların muhatabı olmuş, yaralanmış yere düşmüştü. Abi Sa'd onu o halde görünce koşa koşa yanına gelmişti: "Ey Ümeyr'im! Ey ismi gibi küçük olan taze gül, yaralandın mı?" demişti Ümeyr gözünde yaş, yüzünde sevinç: "Sa'd, ben gidiyorum, Allah ve Resûlü uğruna feda olarak gidiyorum. Sevdiğim, özlediğim şehadet uğruna gidiyorum." dedi. Ümeyr, abi Sa'd'ın kollarında son nefesini verdi. Sa'd ağlamaya başladı ve gözyaşları içinde çatlayan dudaklarının arasından şu cümleler süzülüyordu: "Güle güle Ümeyir'im! Az yaşadın ama öz yaşadın. Benden sonra geldin; hem imana, hem bu hayata... Ama benden önce gidiyorsun; hem şehadete, hem cennete..."
Reklam
İmanına hayran olduğumuz Sa'd...
"Vallahi anneciğim! Seni ne kadar sevdiğimi sen benden daha iyi bilirsin. Ama unutma ki seni ne kadar çok seviyorsam bu sevginin on katı, hatta daha fazlası kadar Allah ve Resûlü'nü seviyorum. Eğer birini diğerine feda edeceksem, iyi bil ki feda edeceğim sen olursun, Allah ve Resûlü değil. Yeminle söylüyorum ki yüz canın olsa ve her gün bir tanesi gözümün önünde çıksa ben yine de hak dinimden dönmeyeceğim."
Sayfa 38 - Sa'd b. Ebî VakkasKitabı okudu
İslam'ı söz meclislerinde yıkamayacaklarını anlayan kara yüzlü adamlar, İslâm'ın mensuplarını şiddet minderine çekmek istiyorlardı. Bu, dün böyleydi, ne yazık ki bugün de böyle. Ama Müslümanlar uyanık olmalı ve feraset ile bu tarz oyunlara gelmemeliydiler.

Reader Follow Recommendations

See All
On yedi yaşında iman şerbetini içti Sa'd... Daha tertemiz, saf ve ümmi iken, zihni ve aklı başka şeylerden kirlenmemiş iken... Tertemiz başlamış ve tertemiz noktalayacağı bir hayat için şimdi Mekke'nin sokaklarını arşınlıyordu.
Onlar (sahabeler), bizlerin, Müslümanlığımızın aynalarıdır. Vahyin oluşturmak istediği ideal insan modelinin, bir hayalden veya ütopyadan ibaret olmadığının somut, yaşamış/yaşanmış delil ve örnekleridir.. Allah Resûlü'nün (sas) mübarek ellerinde yetişmiş yeryüzünün en nasipli insanlarıdır.
Reklam
Reklam
371 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.