Bir gün çarşıda bir hırsız, Hz. Ömer'in (ra) sarığını çalıp kaçtı. Hz. Ömer (ra) hırsızın peşinden hızla koşarak:
"Allah şahit olsun ki, onu sana hediye ettim, sen de kabul ettim de! De ki cehennem ateşi sana dokunmasın!" diye bağırıyordu...
Genç bir kadına tecavüz olayı.
Olay sonrasında şüphelilerden biri sorguya alınmıştı. Anlattıları ikna ediciydi ve hikâyesi de akla yatıyordu. Kurbanı olayın olduğu saatlerde görmediğini ve pamuk tarlasını geçtikten sonra sola dönerek dosdoğru evine gittiğini anlatmıştı. Meslektaşlarım şüphelinin anlattıklarını not alırken, gözlerimi adamın üzerinden ayırmadım ve hikâyesini anlatırken, sola dönerek evine gittiğini söylediği anda ellerinin önce sağ yönü, yanı tecavüzün gerçekleştiği bölgeyi gösterdiğini fark ettim. Onu izlemiyor olsaydım sözel (sola döndüm) ve sözel olmayan (sağ yönü gösteren eli) arasındaki çelişkiyi fark edemeyecektim. Ancak bunu gördüğüm anda yalan söylediğini anladım. Bir süre bekledikten sonra onu yeniden sorguya aldım ve en sonunda suçu işlediğini itiraf etti.
Savaş... Hayatım boyunca nefret ettim. Hiç sevmiyorum bu ismi. İsmini duyunca bile ürküyorum. Her şeyi darmaduman, alt üst eden o kahrolası Savaş. Savaş, her şeyi elimizden alıp götürüyor. Geriye acı kalıyor sadece acı. Tutunacak bir dal arıyoruz onu da buluyor muyuz? Sanmıyorum. Bedel ödeyen taraf neden kadınlar ve çocuklar oluyor? En masumu olan
DİKKAT SPOİLER VARDIR !
“Nasılsın iyi misin? Sorarsam söyler misin?
Yabancı sen kimsin? Çağırsam gelir misin?”
Şarkı sözü
YABANCI SEN KİMSİN?
Yabancı. İnsan dünyaya düşmüştür bir kere.. Bu kitabı alış hikayemle başlayayım. Tesadüf bu ya veya yerini bulma da diyebiliriz, dünyaya geldiğim(düştüğüm) hastaneye 20 metre mesafedeki bir sahaftan