Zaman kavramını ele alan ve özellikle bunu çizgisel olmayan şekilde anlatan kitapları çok seviyorum. Kitap gerçekten ilk sayfasından merak uyandırıyor. Bunu laf olsun diye söylemiyorum. Gerçekten künye kısmını geçtikten sonraki ilk sayfayı okurken bana hak vereceksiniz diye düşünüyorum. Sonrasında zaten sizi alıp götürüyor.
Kitapta ne olduğunu anlamaya çalışırken bir anda kendinizi, evrendeki yerinizi ve yaşamın amacını sorgularken buluyorsunuz. Kitap hiç beklemediğim bir şekilde karakterlerin ağzından muhteşem sorular sorarak sizin de beyninizi zorluyor. Okumanızı kesinlikle öneririm.
Kitabın henüz başında olmasına rağmen kitabı çok iyi anlattığını düşündüğüm şu alıntı ile incelemeyi sonlandırmak istiyorum;
"Zihin sadece tecrübe ettiği ile sınırlı kalıyordu. En karmaşık denklemlerin içinden çıksa da, çözümsüz gibi görünen soruları çözse de bunları yaparken başlangıçta öğrendiği basit sayıları kullanıyordu. Üstüne koyuyordu, geliştiriyordu; gün geliyor kendi bile yaptıklarına şaşıyordu. Ama her çözüm ilk öğrendiği temelden kaynaklanıyordu. Hür düşündüğünü zannetse de bu dünyaya geldiği andan itibaren gördüğü, duyduğu ve tecrübe ettiği bilgilere bağımlıydı."