… +263
Küçük Marie'm! Onu oyun oynamaya götürdüler; arabanın camından kalabalığa bakıyor ve artık o beyefendiyi hiç düşünmüyor. Belki de hâlâ ona bir gün okuması ve on beş yıl sonra bugüne ağlaması için birkaç sayfa yazacak zamanım var.
Evet, benim kalemimden hayatımı ve ona bıraktığım ismin neden kanlı olduğunu öğrenmesi gerek.
Nasıl başladıysa öyle bitti bu aşk...
`♡
"-Yusuf!
+Ne?
-Yusuf... Neden geldin buraya?
Buraya benim için mi geldin?
+Evet! ..
-Yoksa gelmem diye mi korkuyorsun?
+Gelirsin...Biliyorum...
Ne olursa olsun artık seni hiç bırakmayacağım!"
"-... Ama durmayalım...Çabuk gidelim!
+Nereye gidelim?
-Nereye istersen götür Yusuf... Gidelim!"
Sayfa 122Kitabı okudu
Bir kitabın girişi karışık olmalıdır. Neden? Bililerinin ayağı takılsın da düşsün diye! Hah! Beceriksizliğimize mazeret üretiyor olmayalım? Olabilir. Bizden her şey beklenir. Ama herkesi içeriye almaya niyetimiz olmadığını söyledik öyle değil mi Gregor? Evet, sayın başkanım.
Yaşayamadığımız hayatların yasını tutmak kolay. Başka yeteneklerimizi geliştirmiş, bazı teklifleri kabul etmiş olmayı dilemek kolay. Daha çok çalışmış, sevmeyi daha iyi becermiş, paramızı daha iyi idare etmiş, daha popüler biri olmuş, o gruptan ayrılmamış, Avustralya’ya gitmiş, kahve teklifini reddetmemiş ve daha çok yoga yapmış olmayı dilemek çok
Sayfa 271Kitabı okudu
Sahabe ve onların ardından gelen selef-i salihin nifaka düşmekten korkar, bundan dolayı şiddetli endişe duyar, kederlenirlerdi. Mümin, kendisi için küçük nifaktan korktuğu gibi, ölüm anında bu durumun kendisine hâkim olmasından ve onu büyük nifaka sürüklemesinden de korkar. Nitekim (insanmn içindeki) gizli, kötü hile ve tuzakların, kötü bir sona neden olduğu daha önce geçmişti. Peygamber (sav), duasında sık sık şöyle buyururdu: "Ey kalpleri evirip çeviren! Kalbimi, dinin üzere sâbit kl!" Ona: "Ey Allah'ın Rasûlü, sana ve getirdiğine iman ettik. Bizim adımıza korkuyor musun?" diye sorulunca, Rasûlullah (sav) şöyle cevap verdi: "Evet. Şüphesiz kalpler, aziz ve yüce olan Allah'ın iki parmağı arasındadır. O, kalbi dilediği gibi evirip çevirir."
*Hadisi, İmam Ahmed ve Tirmizî, Enes'ten rivayet etmiştir.'
"Evet dayı, annemde kalmak istiyorum... Annemde kalmak istiyorum..." diye tekrar ettim ne söyleyeceğimi. Kalbime kocaman bir hançer saplanmış, sanki söküp alacaklar gibi acıyordu. Ne kadar zormuş ayrılık. Ne kadar zormuş bir ailenin dağılması. Peki neden bana sormuyorsunuz? Hiç söz hakkım yok mu benim?
Sayfa 20Kitabı okuyor
