Bir şey farkettim de biz neden bu katliama, soykırıma sesini çıkarmayana karşı böyle hoşgörülü alçakgönüllüyüz. Yok efendim bu din savaşı değil bu sadece Müslüman davası değil vs diyoruz öyle olsa ne olacak. Diyelim ki Müslüman davası din davası veya savaşı böyle olunca olanlara göz mü yumulmalı? Ölenlerin ırkı dini çok mu önemli? Kafası kopan bebeklere dine göre mi merhamet ediliyor. Hani çocuklar masumdu savunmasızdı, yada hiçbir suçu olmayan insanlara destek olunmalıydı. En kanlı savaşlarda bile dokunulmadı sivillere o zaman ayrım yoktu da şimdi mi çıkardık ortaya? Merhametin zerresi bulunmayan insanlara yok bu şu davası bu davası bu yüzden tepki gösterelim demekten sıkıldım ve utanıyorum. Her ne davası olursa olsun insan canından önemli mi ki bunlar savunmasız insanlar bebekler hayvanlar kadınlar! Şiddete tepki göstermek için (bu şiddetten çok daha fazlası) illa bir şey mi ortaya atmak gerek. Her kim olursa olsun buna sessiz mi kalmalıyız ki bir yerlere dokunmaya çalışıyoruz. Bu Her ne savaşı ve davası olursa olsun ses çıkarmak zorundasınız bu sizin keyfinize göre bir şey değil. Sırf zararı size dokunmuyor diye üç maymunu oynayamazsınız. Ve o iğrenç zihniyetlerinizi belki değiştirebilirsiniz diye türlü şekillere sokmak zorunda değiliz. Evet bu Müslümanlık davası, evet insanlık davası evet ölenler Müslüman ve kimin hangi dinden olduğu sizi zerre ilgilendirmez ama şiddete ses çıkarmak için herhangi bir dine mensup olmak zorunda değilsiniz ama dur demek zorundasınız bu cılız bir tepki olsa bile! Çünkü kötü olan bir şeye tepki göstermek için şart arıyorsanız bu zulmü yapandan daha aşağılıksınız demektir!
n'oluyor biliyor musun "nihayetinde yalnızız" klişe yalnızım evet ama burası işte akan kan kapanan yara en çok da atılan dikiş bi başkası geliyor merhaba'ya veda bende o meraba h bile yok bütün şişeyi sıkmış üstüne bütün şişeyi içse ya sıkıldım burdan da senden de "gelmemek gelmek fiilinin olumsuzu değil yeni bir fiil gelmemek bütün mastarları dövsek ya.."
Reklam
192 syf.
5/10 puan verdi
·
Read in 11 days
İlk kitap Baldair, Jax ve Erion’un ilişkisine odaklıydı. Ben bu kitap da öyle olur diye düşünmüştüm. Fakat değilmiş. Kendimi de ilk kitap gibi diye hazırladığım için bunu okurken biraz sıkıldım. Ve üçünü görmek istediğim için de Raylynn karakterine biraz ısınamadım. Yarım bırakmak istemediğim için bitirmeye zorladım. Gizem var evet, biraz da heyecanlı ama bilmiyorum. Beklentimi karşılamadı sanırım.
Prensin Kılıcı
Prensin KılıcıElise Kova · Yabancı Yayınları · 2022193 okunma
624 syf.
·
Not rated
İlk sayfaları okurken Atv nin ucuz bütçeli ağa konak hikayeli filmlerini izliyormuşum gibi gerildim sıkıldım yarım mı bıraksam derken kendimi sonlara doğru olayların içinde buldum konusu ilgi çekici evet ama dili çok ağır gereksiz betimlemeler insanı yoruyor daldan dala atlayan konular kafa karıştırıcı.. Bundan sonrası spoiler olabilir çünkü
Bir Rüya İçin Ağıt
Bir Rüya İçin AğıtŞehnaz Haşimoğlu · Lapis Yayıncılık · 2022373 okunma
410 syf.
3/10 puan verdi
·
Read in 5 days
oncelikle JDKSHFKSHFKSJKFSKHDKSXHİSHDİSHDJSHXJ bu konu kesin yatmadan once geldi yazarin aklina bakin suraya yaziyorum. ayrica ben konu cok komik diye baslamistim bu yuzden asil konu baslayana kadar illallah getirdim. ana karakterin ne kadar people pleaser oldugunu okuyoruz cunku bilmem kac sayfa boyunca. ben sıkıldım bunlari okumaktan. her yerde
The Fall Of Bradley Reed
The Fall Of Bradley ReedMorgan Elizabeth · independently published · 01 okunma
Evet, çoğu kez, insanlık ilgilendirmiyor beni. Amerika’yı ben keşfetmedim, aya ilk ayak basan da ben değilim çünkü. Tanrıyı okey taşı çalarken yakaladığımızdan beri aramıza almıyoruz da! Bana ne felsefeden, felsefeden ayrılan, felsefeyi terk eden, felsefeyi selsefil bırakan bilim dallarından. Gerçek’i kendi ellerimle eğittim: bir hayvanım ben. Temel dürtülerimle onurluyum. Gerisi takı, gerisi düs. Arılığımda saldırganlık ve seks tartışılır. Statülerinizden, eşleşmelerinizden ve en önemlisi üremeniz- den sıkıldım; bunu a n l a t a m ı y o r u m. Bölünerek çoğalmamız ne hoş olurdu, baştaki bedenimizden zerre kalmayana kadar!.. hesap ödenmemiş demektir. Düellomuz başka bir boyutun yamaçlarında olacak. Silahları akıl saçacak. Biz seçeceğiz.
Reklam
299 syf.
6/10 puan verdi
Kitap; başka dünyalardan bir kadın ve bir erkeğin zamansız karşılaşmasını ve giderek karmaşıklaşan yol hikayesini anlatıyor. "-Nereye? diye düşünmeden gitmek isteyenlerin varabilecekleri tek yer geçmişleridir." Kendini bulabilmek için bazen düşmek gerekir. çıkmazlara giren hayatlarından kaçmaya çalışan iki yabancı birbirlerini tanımaya ve acılarını paylaşmaya başlıyorlar. Anlatmak ve anlaşılmak isterken, her karakter kendi geçmişine yolculuğa çıkıyor ve keskin bir iç hesaplaşmaya dönüşüyor. Birçok insanın hayatında yaşadığı psikolojik çöküntüler, tranvalar var ve zaman geçtikçe içimize attığımız, kapandığını, kabuk bağladığını sandığımız bu yaralar zamanla günyüzüne çıkıyor ve daha çok can yakıyor. Sessiz kaldıkça , konuşmadıkça geçeceğini o pişmanlık dolu sesin susacağını sanıyoruz ama giderek büyüyen acı bir çığlığa dönüşüyor. "-Hayatın en acımasız taraflarından biri de en çok unutmak istediklerimizi, bir gün mutlaka anlatmak zorunda kalmamız." .... Yazarın okuduğum ilk kitabıydı ve çok beğendiğimi söyleyemem.Evet kurgu güzel akıcı bir anlatımı var. Fakat karakterlerin iç hesaplaşmalarıyla birlikte gelen psikolojik tahliller çok yormuş, olayların önüne geçmiş. Her bölümde farklı bir karakterin bakış açısıyla devam ediyor kitaba biraz renk katmış ama kurtarmamış.Bu nedenle ben çok sıkıldım kitabı okurken , kitabın yarısında olaylar hızlanıyor tam heyecanlı bir son beklerken çok sıkıcı bir şekilde bitiyor.
Düşerken
DüşerkenTarık Tufan · Profil Kitap Yayınları · 20186.3k okunma
544 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 31 hours
Çalıntı Sözler
Öncelikle herkesin seveceği bir kitap değil. Aslında benimde pek seveceğim bir kitap değil gibiydi, çünkü böyle kötü çocuk, masum kız tarzı aşk kitaplarından hoşlanmıyorum ama bu kitabı sevdim. Başta klişe lise dramıyla başlasa da sonrasında oldukça güzel bir akışa geçiyor ki klişe kısımlarından da gayet keyif aldım. Baş karakter Lennon gayet sempatik bir karakter. Kitap her ne kadar kötü havalı erkek kurgusuna dayansa da, kız karakterimizin hikayeyi dengede tuttuğunu söyleyebilirim. Çünkü sessiz ve her söylenene evet diyen bir kız değil. İlk yüz sayfada geçmişi, sonrasında asıl konuyu okuyoruz. Lennon kendisi için geçmişte sessiz ve her şeye evet diyen biri dese de bence hiçbir zaman öyle değildi. Sadece kendine güvenmeyen deneyimsiz biriydi ama ona rağmen hiçbir zaman onu itici ve ezik birisi olarak görmedim. Bence her zaman güçlüydü. Erkek karakter olan Phoenix'i ise kitabın yarısına kadar dövmek istedim. Yaklaşık 400. Sayfaya kadar aşağılık ve sığ seks, uyuşturucu, alkol, parti erkeğiydi. Ondan sonra onun geçmişine dair bir şeyler öğrendikçe o karakteri de sevdim. Sonlara doğru her şey çok güzeldi ve çok güzel bitti bence. 350-400 arası ufak bir sıkıldım ama kitap aktı gitti. +18 bir kitap bu yüzden herkese uygun değil ama ben baya sevdim. Bir puanı içindeki üsluptan dolayı kırdım. Çok fazla küfür ve itici sözler var. Onun haricinde hayatımın kitabı değildi ama iyiydi yani. Kafa dağıtmak için okunabilir. Son sayfaları çok çok tatlıydı ama 460 civarında gelişen o olaya gerçekten gözlerim doldu. Her ne kadar her karakteri çok sevsem de favorim Storm'un büyükannesiydi.
Çalıntı Sözler
Çalıntı SözlerAshley Jade · Pukka Yayınları · 2023189 okunma
160 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 days
Puanım: 4/5 Merhaba öncelikleee Romantik kitapların bu kadar ince olmasına pek alışkın değilim. Sayfa sayısına bakmadan sipariş etmiştim ve gelince şaşırdım ama zaten çerez olarak okumak istediğim için bir yandan iyi oldu. Başlamadan önce birkaç inceleme okudum. Ve herkes neden bu kadar kısa sürdü diye isyan etmişti. Evet kısaydı,bir oturuşta bitirebilirsiniz bu kitabı. Ama bence bu çokta kötü bir şey değil. Sadece iki insanın birbirine açılma süresi uzadığı için birlikte yaşadıkları anlar daha kısa anlatılmıştı. Son kısıma geldiğimde,çok hızlı bir son olduğunu düşündüm. Aradaki o geçişi okuyucuya yedirmiş olsaydı çok daha güzel olabilirdi. Ama yinede okunur mu derseniz. Okunur tabiki. Son olarak söylemek istediğim bir şeyler var. Ben artık okuduğum romantik kitaplarda,kadın karakterin dilinin tutulmasından,kendini aşağı görüp erkeği yüceltmesinden sıkıldım. Evet birinden çok etkilenebilir ama bu kendini yermesi gerektiğini göstermiyor. Ve genel olarak bu hisleri hep kadının iç sesinden veya ağzından dinliyoruz. Aksi çok nadir gelişiyor. Bu da durumu klasikleştiriyor bana kalırsa..
Aynı Çatı Altında
Aynı Çatı Altında
Aynı Çatı Altında
Aynı Çatı AltındaAli Hazelwood · Nemesis Kitap · 20221,090 okunma
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.