Gelişme, bütün toplumlar üzerinde aynı etkiyi yaptı. Aynı tür makinalar, fabrikalar, klinikler, televizyon stüdyoları ve beyin ta­kımlarından sökün edip gelen ürünlere bağımlılığın yeni bir ağı­na düşürüldü her bir kimse.
Japonya dış dünyaya kapanmayacaktı, fakat o dış dünyaya kendini ezdirmemesi için modernleşmesi, sanayileşmesi gerekiyordu. Sanayileşmenin önderliğini üstlenen devlet fabrikalar, işletmeler kurdu. Kısa süre sonra bu fabrika ve işletmeler kimi feodal önderlere devredildi. Böylece bunlar sanayici-kapitalist oldular. Japonya bir bakıma Avrupa'da daha önce görülmüş merkantilist siyasaları izlemekteydi. Ne var ki Avrupa'dan farklı olarak Japonya'nın acelesi vardı. Bir an önce emperyalist güçlerle boy ölçüşebilecek duruma gelmek istiyordu. Feodallikten gelip sanayici-kapitaliste dönüşmüş aile ve kişiler Batı'daki kapitalistlerden farklı davranışlar gösterdiler. Yalnızca kazancı düşünmediler. Hep kamusal bir sorumluluk taşıdılar. İşçilerle ilişkiler de farklıydı. Bunalım da olsa, görevini yapan işçi işten çıkartılmıyordu. Çalışamaz duruma da gelse, ölünceye değin firma, işçisine sahip çıkıyordu. Patron-işçi ilişkileri geleneksel ilişki kalıpları içinde yürütülüyordu.
Reklam
Suç mudur yoksa, gel söyleyiver, gürültülerle çalkalanırken fabrikalar, mitralyözle taranıp biçilirken ortalık, suç mudur «seni seviyorum» demek?
Bundan böyle (bunun için) bir medeniyetin sayesinde insanlar, umumen ne derece rahat ve emin yaşarlar ise şu medeniyetin derecesi dahi ona nisbeten ileridedir Medeniyetin parlaklığını, büyük büyük köyler, kiliseler, kal'alar, fabrikalar ve rovelver toplar ile ölçenlerden değiliz; medeniyetin mikyası (ölçütü), umumun ondan istifadesidir. Diğer ölçü kabul edemiyorum.
Sayfa 162Kitabı okudu
I. Dünya Savaşı sonrasında seferberliğin bitmesiyle gelecek sorunları dolaşıyordu Churchill'in kafasında. Üç milyon işçi ne yapacaktı şimdi? O fabrikalar farklı ürünler üretmek için nasıl dönüştürülecekti? Kılıçlar nasıl saban demiri haline gelirdi?
Sayfa 476 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, çev. Süha SertabiboğluKitabı okudu
1802/ ilk Fabrikalar Kanunu (uygulanamayan hükümleri var)
Reklam
1864'te Niş, Silistre ve Vidin Eyaletleri'nin birleştirilmesiyle oluşturulan Tuna Vilayeti'nin (bugünkü Bulgaristan) valiliği de Midhat Paşa'ya verildi. Bu görevi sırasında da büyük başarılara imza atan paşa, vilayetteki anarşi hareketlerini şiddetli tedbirlerle bastırdığı ve ziraatı teşvik ettiği gibi çiftçilerin kredi ihtiyaçlarını karşılamak üzere bugünkü Ziraat Bankası'nın nüvesi olan memleket sandıklarının kurulmasın sağladı. Tuna üzerinde bir gemicilik şirketi ile bir de araba şirketi kurdurdu, yeni yol ve köprüler inşa ettirdi. Yeni belediyeler, hükümet konakları, fabrikalar, hastaneler ve hapishaneler vücuda getirdi. Hırsızlık ve eşkıyalık hareketlerinin önüne geçmeyi başardığı gibi Bulgar İsyanlarını bastırmada da başarılı oldu. Bu görevi sırasında birkaç kere suikasta uğradıysa da hepsinden kurtulmayı başardı.
Yakın Tarih Dersleri İkinci bir adam Atatürk sonrası Türk Cumhuriyeti devletini yönetemedi. Mustafa Kemal Atatürk gibi bir ileri görüş dahisinin yerini doldurmak kolay değildi. İkinci dünya savaşı birinci dünya savaşının başarısızlığı emperyalizmin tarafından giderilmek istendi. Bugün devam eden birinci dünya harbidir. Batı emperyalizmi
221 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 6 days
Yanan Ormanlarda Elli Gün
Yazar; kitabında şehir demeye dilin varmadığı Doğu Anadolu’daki gün görmeyen mağara köylerinde hayvanlar la beraber yaşayan ve burada ki yoksul luktan sefaletten bahsetmekte. Çaresiz ve bilinçsizce felaketlere yol açacağını bilmeyen ve çıkarı uğruna ağaçları kesip yakan,tarla açan köylülerle rant isteği bitmeyen müteahhitlerin kereste biçmeleri anlatılmakta. Şeyhlerin cahil halkı nasıl sömürdüğünü söylemekte yazar. Bu orman davasını bakan avukat; gazete ci, doktoru,öğretmenin ne olduğundan habersiz okuma yazma bilinmeyen köylülerin, aralarındaki mesafe birkaç kilometre olan ve herbirinde beş,on hane sayından ibaret olan köylerin planlı bir şekilde birleştirilmesi ve bu köylere okul sağlık,elektrik su ihtiyaçların karşılanma sından ve fabrikalar kurularak iş imkanlarından ve bu şekilde olursa kalkınabilirden bahsetmekte.
Yanan Ormanlarda Elli Gün
Yanan Ormanlarda Elli GünYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 2021978 okunma
Yanan Ormanlarda Elli Gün
Tarları verimsiz.Şöyle dişe dokunur hiç bir gelir kaynağı olmayan bu yerlerde fabrikalar yapılabilir. Çamlıklar safiye yeri olsa; Ankaralılar,bozkırı seven İstanbullular yazları gelebilir.
Sayfa 221 - YkyKitabı okudu
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.