Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bundan böyle (bunun için) bir medeniyetin sayesinde insanlar, umumen ne derece rahat ve emin yaşarlar ise şu medeniyetin derecesi dahi ona nisbeten ileridedir Medeniyetin parlaklığını, büyük büyük köyler, kiliseler, kal'alar, fabrikalar ve rovelver toplar ile ölçenlerden değiliz; medeniyetin mikyası (ölçütü), umumun ondan istifadesidir. Diğer ölçü kabul edemiyorum.
Sayfa 162Kitabı okudu
I. Dünya Savaşı sonrasında seferberliğin bitmesiyle gelecek sorunları dolaşıyordu Churchill'in kafasında. Üç milyon işçi ne yapacaktı şimdi? O fabrikalar farklı ürünler üretmek için nasıl dönüştürülecekti? Kılıçlar nasıl saban demiri haline gelirdi?
Sayfa 476 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, çev. Süha SertabiboğluKitabı okudu
Reklam
1802/ ilk Fabrikalar Kanunu (uygulanamayan hükümleri var)
1864'te Niş, Silistre ve Vidin Eyaletleri'nin birleştirilmesiyle oluşturulan Tuna Vilayeti'nin (bugünkü Bulgaristan) valiliği de Midhat Paşa'ya verildi. Bu görevi sırasında da büyük başarılara imza atan paşa, vilayetteki anarşi hareketlerini şiddetli tedbirlerle bastırdığı ve ziraatı teşvik ettiği gibi çiftçilerin kredi ihtiyaçlarını karşılamak üzere bugünkü Ziraat Bankası'nın nüvesi olan memleket sandıklarının kurulmasın sağladı. Tuna üzerinde bir gemicilik şirketi ile bir de araba şirketi kurdurdu, yeni yol ve köprüler inşa ettirdi. Yeni belediyeler, hükümet konakları, fabrikalar, hastaneler ve hapishaneler vücuda getirdi. Hırsızlık ve eşkıyalık hareketlerinin önüne geçmeyi başardığı gibi Bulgar İsyanlarını bastırmada da başarılı oldu. Bu görevi sırasında birkaç kere suikasta uğradıysa da hepsinden kurtulmayı başardı.
Yakın Tarih Dersleri İkinci bir adam Atatürk sonrası Türk Cumhuriyeti devletini yönetemedi. Mustafa Kemal Atatürk gibi bir ileri görüş dahisinin yerini doldurmak kolay değildi. İkinci dünya savaşı birinci dünya savaşının başarısızlığı emperyalizmin tarafından giderilmek istendi. Bugün devam eden birinci dünya harbidir. Batı emperyalizmi
221 syf.
10/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Yanan Ormanlarda Elli Gün
Yazar; kitabında şehir demeye dilin varmadığı Doğu Anadolu’daki gün görmeyen mağara köylerinde hayvanlar la beraber yaşayan ve burada ki yoksul luktan sefaletten bahsetmekte. Çaresiz ve bilinçsizce felaketlere yol açacağını bilmeyen ve çıkarı uğruna ağaçları kesip yakan,tarla açan köylülerle rant isteği bitmeyen müteahhitlerin kereste biçmeleri anlatılmakta. Şeyhlerin cahil halkı nasıl sömürdüğünü söylemekte yazar. Bu orman davasını bakan avukat; gazete ci, doktoru,öğretmenin ne olduğundan habersiz okuma yazma bilinmeyen köylülerin, aralarındaki mesafe birkaç kilometre olan ve herbirinde beş,on hane sayından ibaret olan köylerin planlı bir şekilde birleştirilmesi ve bu köylere okul sağlık,elektrik su ihtiyaçların karşılanma sından ve fabrikalar kurularak iş imkanlarından ve bu şekilde olursa kalkınabilirden bahsetmekte.
Yanan Ormanlarda Elli Gün
Yanan Ormanlarda Elli GünYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 2021978 okunma
Reklam
Yanan Ormanlarda Elli Gün
Tarları verimsiz.Şöyle dişe dokunur hiç bir gelir kaynağı olmayan bu yerlerde fabrikalar yapılabilir. Çamlıklar safiye yeri olsa; Ankaralılar,bozkırı seven İstanbullular yazları gelebilir.
Sayfa 221 - YkyKitabı okudu
Günaydın
Çayın suyu kaynıyordur, bir ağaçtan bir yaprak düşüyordur, bir korna sesi, ıssız bir dağ başında sabahın güneşine birden patlayıveren bir kır çiçeği mazot kokusu, unutulmuş bülbül sesi, kır çiçekleri üzerine serpilmiş sakin, arı çiy tanecikleri, motorlar ve fabrikalar, zift kokusu, güneşte eriyen bir nesneler, hep bunlar, her yerde, aynı anda..
Peugeot SA'nın (şirketin resmi adı) var olduğunu hangi anlamda söyleyebiliriz? Pek çok Peugeot markalı araç var, ama bunlar elbette şirketin kendisi değil. Dünyadaki tüm Peugeot araçlar aynı anda hurdaya ayrılıp metal haline getirilse bile Peugeot SA ortadan kalkmazdı, yeni arabalar üretip yıllık raporlar yayınlamaya devam ederdi. Şirket fabrikalara, makine parklarına, galerilere sahip ve bünyesinde tamirciler, muhasebeciler ve sekreterler istihdam ediyor, fakat tüm bunlar da Peugeout'yu oluşturmuyor. Bir felaket Peugeot'un tüm çalışanlarını öldürebilir ve fabrikanın idari ofislerini ve üretim banklarını yok edebilir. Bu durumda bile şirket borç alabilir, yeni çalışanlar işe alabilir, yeni fabrikalar inşa edebilir ve yeni makineler satın alabilir. Peugeot'nun yöneticileri ve hissedarları da var, ancak bunlar da şirketi oluşturmazlar. Tüm yöneticiler işten çıkarılabilir ve tüm hisseler satılabilir, ama şirket bu durumda da var olmaya devam edecektir. Tüm bunlar Peugeot SA'nın yenilmez veya ölümsüz olduğu anlamına gelmiyor elbette. Bir yargıç şirketin kapanması yönünde karar verirse, şirketin fabrikaları, işçileri, muhasebecileri, yöneticileri ve hissedarları yerlerinde kalırlar ama Peugeot SA o anda ortadan kalkar. Kısacası, Peugeot SA'nın fiziksel dünyayla temel bir bağı yoktur. Peki şirket gerçekten var mıdır?
Mesleğini icra edemeyen lisans ve önlisans mezunlarıyla doluydu fabrikalar,depolar ve marketler... Her giren birgün mesleğini yapmanın hayaliyle çalışırdı.Bir süre sonra bir şeylere katlanamayıp istifa ederlerdi , ve ardından şunlar söylenirdi. "Yolun açık olsun ,darısı başımıza..."
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.