Başkasına merhamet etmek, ondan daha kuvvetli olduğumuzu zannetmektir ki, ne kendimiz bu kadar büyük, ne de başkalarını bizden daha zavallı görmeye hakkımız yoktur.
Bir yanda deniz, bir yanda İtalya; işte yoksul Rus kulübeleri belirmeye başladı
aşağılarda. Şu ötelerde usul usul ağaran ev benim evim mi? Ya pencerenin önünde oturan kadın...
annem mi?
" Ruhunun gözleriyle hatırla beni ki bir gün resmimi yapabilesin. İstersen başlangıç noktan yüzüm olsun, ama kesinlikle yeniden resme dön. Bu benim son isteğim. Tanrı'ya inanır mısın? "
Çocuklardan Tanrıya Mektuplar, çocukların Tanrı'ya soruları, görüşleri, fikirleri, sitemleri vb. gibi düşüncelerini dile getiriyor.
Hemen hemen her sayfada bir mektup var ve çok kısalar. Bir çırpıda rahatlıkla okuyabilirsiniz.
Kimisi dileklerini, kimisi isteklerini, kimisi itiraflarından bahsetmiş.
Bir çocuğun perspektifinden bu tarz sorular ve yorumları okuduğunuz zaman, gerçekten değişik bir hissiyat oluşturuyor sizde. Şahsen ben de böyle oldu.
Yediden yetmişe herkesin okumasını öneririm. Gerçekten her insanda farklı bir etki bırakabilecek bir kitap.
Gene yürekten bir coşkuyla, "Şerefe!" diye haykırdılar; biralar bir dikişte bitirildi. Ne ki, dışardaki hayvanlar bu sahneyi seyrederken bir tuhaflık sezinlediler. Domuzların yüzlerinde değişen bir şey vardı, ama neydi?